‘Önder Abdullah Öcalan'ın savunmalarını okuyarak gerçekliğimize dönüyoruz’
Komün ve meclis üyeleri, Önder Abdullah Öcalan'ın kitaplarını okuyup tartışmaya devam ediyor. Bu tartışmalara katılan komün ve meclis üyeleri, Önder Abdullah Öcalan'ın kitaplarından kendi gerçekliklerini tanıdıklarını ifade etti.
Halep'in Şêxmeqsûd Mahallesi'ndeki komün ve meclis üyeleri, Önder Abdullah Öcalan'ın savunmalarının ikinci bölümünü tartışmalarla okumaya devam ediyor.
Önder Abdullah Öcalan bu savunmasında, kapitalizmin ortaya çıkışıyla birlikte insanın doğal toplumdaki değişim süreçlerini, sınıfların oluşumu, milliyetçilik, cinsiyetçilik ve sanayileşmenin gelişmesini yorumluyor. Kürt davasının tarihteki rolünü, Kürt halkının bugüne kadar nasıl kaldığını, onlara dayatılan gerçekliği ve PKK’yi değerlendiriyor.
Yaklaşık bir buçuk aydır Halep'in Şêxmeqsûd Mahallesi’ndeki komün ve meclis üyeleri savunmaları okuyor. Bu okuma tartışmaları, Şehit Gulê Selmo Meclisi'nde veya Şêxmeqsûd Mahallesi’ndeki Şehit Bakur Komünevi'nde yapılmakta.
30 üyenin katıldığı okuma tartışmaları haftada iki gün (Çarşamba ve Perşembe) yapılıyor. Üyeler, şu ana kadar Önder Abdullah Öcalan'ın ‘Demokratik Uygarlık Manifestosu-Özgürlük Sosyolojisi’ kitabının beşinci bölümünü bitirdi.
Bu tartışmalara katılan Sedîqa Îbo şöyle diyor: "Şimdi halkın korunması konusunu anlatan kitabın ikinci bölümünü okuyoruz. Bu bölümde, demokratik toplum ve ekoloji, halkın krizden kurtuluşu ve daha birçok diğer fikirler ele alınıyor. Kitabı okurken daha önce doğal toplumda insanların haklarının nasıl korunduğunu anladım. O zamanlar adalet, eşitlik ve demokrasi önemliydi. Ancak kapitalizmin gelişiyle sınıflar ortaya çıktı, toplum alt üst oldu. Kadınların öncülük rolü ihmal edildi.”
‘TARİHİN ANALİZİ İNSANIN KENDİNİ TANIMASINI SAĞLIYOR’
Önder Abdullah Öcalan’ın savunmasında kadınların ne kadar inkar edildiği, baskı altına alındığı ve kendi gerçekliğinden nasıl uzaklaştırıldığından bahsettiğini belirten Sedîqa Îbo, “Kadın bir tanrıçaydı ama kapitalist sistem kadını bir araç haline getirip haklarını ihlal etti” dedi.
Kitabın kişiliğini değiştirdiğini söyleyen Sedîqa, "Savunmanın henüz başındayız ama kişiliğimde büyük bir değişiklik oldu. Birçok kavrama bakış açım değişti. Kadınların her alandaki tarihsel rolüne ilişkin gerçekliğin farkına vardım. Kitap, insanı geçmişine ve gerçekliğine döndürüyor. Bu temelde insan, gerçek anlamda kendini ve varlığını tanıyor” diye konuştu.
‘EĞİTİM KİŞİLİĞİ GELİŞTİRİR’
Newal Mihemed de “Bir Halkı Savunmak” kitabının seçilme nedenini şu şekilde izah etti: “Üyelerin talepleri doğrultusunda bu kitabı seçtik. Önder Abdullah Öcalan'ın fikirlerine dair anlayışımızı genişletmek, kendimizi organize etmek ve fikirlerimizi zenginleştirmek istiyoruz. Okuma oturumlarında yoğun tartışmalar oluyor. Kadınlar kitaplarla ilgili görüş ve analizlerini paylaşıyorlar. Birçoğu kendini geliştirmeye karar verdi.”
`ÖNDER ABDULLAH ÖCALAN'A LAYIK OLMALIYIZ’
Newal, Önder Abdullah Öcalan'ın "Nasıl Yaşamalı" adlı kitabında şu ifadeleri hatırlattı: "Uygulamada erkeklerden çok kadınlara güvenmek daha iyidir. Çünkü tarihimizde erkekler her zaman kenara çekilmiştir. Kadınların fedakârlıkları erkeklerden daha fazladır.”
(mab/df)
ANHA
‘Önder Abdullah Öcalan'ın savunmalarını okuyarak gerçekliğimize dönüyoruz’
Halep'in Şêxmeqsûd Mahallesi'ndeki komün ve meclis üyeleri, Önder Abdullah Öcalan'ın savunmalarının ikinci bölümünü tartışmalarla okumaya devam ediyor.
Önder Abdullah Öcalan bu savunmasında, kapitalizmin ortaya çıkışıyla birlikte insanın doğal toplumdaki değişim süreçlerini, sınıfların oluşumu, milliyetçilik, cinsiyetçilik ve sanayileşmenin gelişmesini yorumluyor. Kürt davasının tarihteki rolünü, Kürt halkının bugüne kadar nasıl kaldığını, onlara dayatılan gerçekliği ve PKK’yi değerlendiriyor.
Yaklaşık bir buçuk aydır Halep'in Şêxmeqsûd Mahallesi’ndeki komün ve meclis üyeleri savunmaları okuyor. Bu okuma tartışmaları, Şehit Gulê Selmo Meclisi'nde veya Şêxmeqsûd Mahallesi’ndeki Şehit Bakur Komünevi'nde yapılmakta.
30 üyenin katıldığı okuma tartışmaları haftada iki gün (Çarşamba ve Perşembe) yapılıyor. Üyeler, şu ana kadar Önder Abdullah Öcalan'ın ‘Demokratik Uygarlık Manifestosu-Özgürlük Sosyolojisi’ kitabının beşinci bölümünü bitirdi.
Bu tartışmalara katılan Sedîqa Îbo şöyle diyor: "Şimdi halkın korunması konusunu anlatan kitabın ikinci bölümünü okuyoruz. Bu bölümde, demokratik toplum ve ekoloji, halkın krizden kurtuluşu ve daha birçok diğer fikirler ele alınıyor. Kitabı okurken daha önce doğal toplumda insanların haklarının nasıl korunduğunu anladım. O zamanlar adalet, eşitlik ve demokrasi önemliydi. Ancak kapitalizmin gelişiyle sınıflar ortaya çıktı, toplum alt üst oldu. Kadınların öncülük rolü ihmal edildi.”
‘TARİHİN ANALİZİ İNSANIN KENDİNİ TANIMASINI SAĞLIYOR’
Önder Abdullah Öcalan’ın savunmasında kadınların ne kadar inkar edildiği, baskı altına alındığı ve kendi gerçekliğinden nasıl uzaklaştırıldığından bahsettiğini belirten Sedîqa Îbo, “Kadın bir tanrıçaydı ama kapitalist sistem kadını bir araç haline getirip haklarını ihlal etti” dedi.
Kitabın kişiliğini değiştirdiğini söyleyen Sedîqa, "Savunmanın henüz başındayız ama kişiliğimde büyük bir değişiklik oldu. Birçok kavrama bakış açım değişti. Kadınların her alandaki tarihsel rolüne ilişkin gerçekliğin farkına vardım. Kitap, insanı geçmişine ve gerçekliğine döndürüyor. Bu temelde insan, gerçek anlamda kendini ve varlığını tanıyor” diye konuştu.
‘EĞİTİM KİŞİLİĞİ GELİŞTİRİR’
Newal Mihemed de “Bir Halkı Savunmak” kitabının seçilme nedenini şu şekilde izah etti: “Üyelerin talepleri doğrultusunda bu kitabı seçtik. Önder Abdullah Öcalan'ın fikirlerine dair anlayışımızı genişletmek, kendimizi organize etmek ve fikirlerimizi zenginleştirmek istiyoruz. Okuma oturumlarında yoğun tartışmalar oluyor. Kadınlar kitaplarla ilgili görüş ve analizlerini paylaşıyorlar. Birçoğu kendini geliştirmeye karar verdi.”
`ÖNDER ABDULLAH ÖCALAN'A LAYIK OLMALIYIZ’
Newal, Önder Abdullah Öcalan'ın "Nasıl Yaşamalı" adlı kitabında şu ifadeleri hatırlattı: "Uygulamada erkeklerden çok kadınlara güvenmek daha iyidir. Çünkü tarihimizde erkekler her zaman kenara çekilmiştir. Kadınların fedakârlıkları erkeklerden daha fazladır.”
(mab/df)
ANHA
