Dêrazorlu kadınlar: Önderlik fiziki özgürlüğüne kavuşturulmalı
Önder Abdullah Öcalan’ın demokratik ulusun sembolü olduğunu belirten Dêrazorlu kadın yöneticiler, “Önderlik fiziki olarak bizden uzak tutuluyor olabilir ancak ruhu ve fikirleri daima bizimle” dedi.
Kuzey ve Doğu Suriye’de hayata geçirilen demokratik ulus projesi bölgesel ve dünyadaki güçleri endişelendirmektedir. Çünkü Önder Abdullah Öcalan tarafından sunulan bu proje iktidarlar için tehlike oluşturmakta. Önder Abdullah Öcalan’ın kapitalist sisteme ilişkin değerlendirmelerini ve fikirlerini kendisine tehlike olarak gören uluslararası güçler Önder Öcalan’a karşı gerçekleştirdikleri uluslararası komploya devam ediyor.
İmralı tecridi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve uluslararası kanunlara aykırı bir şekilde sürdürülerek Önder Öcalan’ın ailesi ve avukatlarıyla görüşmesi engelleniyor.
’15 ŞUBAT KARA BİR GÜNDÜR’
Dêrazor Kadın Komitesi Batı Bölgesi Yönetim üyesi İtab Cedan, Önder Abdullah Öcalan’ın sunduğu demokratik projenin bütün dünyada ses getirdiğini ve bölgedeki tüm bileşenleri hiçbir ayrım gözetmeden aynı çatı altında birleştirdiğini aktardı.
Önder Abdullah Öcalan’a dönük gerçekleştirilen 15 Şubat 1999 komplosunu özgürlük isteyen haklar için “Kara gün” olarak nitelendiren İtab Cedan, “Önderlik esir alınarak Önder Öcalan felsefesini benimseyen halklar esir alındı” dedi.
Uluslararası kamuoyunun işgalci Türk devletinin Önder Öcalan’a dönük suçları karşısında sessiz kalmasına tepki gösteren İtab Cedan, kapitalizme karşı mücadele eden, eşitlik ve adaleti savunan herkesi Önder Abdullah Öcalan fiziki özgürlüğüne kavuşuncaya kadar eylemlerini güçlendirmeye çağırdı.
‘DEMOKRATİK ULUS SEMBOLÜ’
Dêrazor Sağlık Komitesi Eş Başkanı Meryem El Ewad da Önder Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi kınayarak, tecridin var olan gerginliği daha da karmaşık hale getirdiğini, Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye bölgelerine dönük işgal ve tehditlerinin bunun en canlı örneği olduğunu dile getirdi.
Önder Abdullah Öcalan'ın avukatlarından Rezan Sarıca ve Nevroz Uysal, müvekkilleriyle 8 yıl aradan sonra 2-22 Mayıs, 12-18 Haziran ve 7 Ağustos 2019 tarihlerinde görüşebilmişti.
22 yıldır İmralı’da ağır tecrit koşulları altında tutulan Önder Abdullah Öcalan, telefonla görüş hakkından ilk defa 27 Nisan 2020 tarihinde yararlandırılmıştı. Önder Öcalan, sanal medyada yer alan kimi paylaşımlardan kaynaklı kamuoyunda kaygıların büyümesi üzerine geçtiğimiz 25 Mart günü kardeşi Mehmet Öcalan’la yine telefonla görüşmüştü. Ancak Mehmet Öcalan bu görüşmenin yarıda kesildiğini duyurmuştu.
Önder Abdullah Öcalan’ın özgür kadın fikirlerinin önemine dikkat çeken Meryem El Ewad, “Önderlik demokratik ulus fikrini yaydı ve kadının toplum içinde güçlü durmasını sağladı. Türk devleti Önder Abdullah Öcalan’ı fiziki olarak bizden uzak tutuyor olabilir ama ruhu ve fikirleri hep bizimledir ve daima demokratik ulus projesinin sembolü olarak kalacaktır” şeklinde konuştu.
(hb)
ANHA
Dêrazorlu kadınlar: Önderlik fiziki özgürlüğüne kavuşturulmalı
Kuzey ve Doğu Suriye’de hayata geçirilen demokratik ulus projesi bölgesel ve dünyadaki güçleri endişelendirmektedir. Çünkü Önder Abdullah Öcalan tarafından sunulan bu proje iktidarlar için tehlike oluşturmakta. Önder Abdullah Öcalan’ın kapitalist sisteme ilişkin değerlendirmelerini ve fikirlerini kendisine tehlike olarak gören uluslararası güçler Önder Öcalan’a karşı gerçekleştirdikleri uluslararası komploya devam ediyor.
İmralı tecridi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve uluslararası kanunlara aykırı bir şekilde sürdürülerek Önder Öcalan’ın ailesi ve avukatlarıyla görüşmesi engelleniyor.
’15 ŞUBAT KARA BİR GÜNDÜR’
Dêrazor Kadın Komitesi Batı Bölgesi Yönetim üyesi İtab Cedan, Önder Abdullah Öcalan’ın sunduğu demokratik projenin bütün dünyada ses getirdiğini ve bölgedeki tüm bileşenleri hiçbir ayrım gözetmeden aynı çatı altında birleştirdiğini aktardı.
Önder Abdullah Öcalan’a dönük gerçekleştirilen 15 Şubat 1999 komplosunu özgürlük isteyen haklar için “Kara gün” olarak nitelendiren İtab Cedan, “Önderlik esir alınarak Önder Öcalan felsefesini benimseyen halklar esir alındı” dedi.
Uluslararası kamuoyunun işgalci Türk devletinin Önder Öcalan’a dönük suçları karşısında sessiz kalmasına tepki gösteren İtab Cedan, kapitalizme karşı mücadele eden, eşitlik ve adaleti savunan herkesi Önder Abdullah Öcalan fiziki özgürlüğüne kavuşuncaya kadar eylemlerini güçlendirmeye çağırdı.
‘DEMOKRATİK ULUS SEMBOLÜ’
Dêrazor Sağlık Komitesi Eş Başkanı Meryem El Ewad da Önder Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi kınayarak, tecridin var olan gerginliği daha da karmaşık hale getirdiğini, Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye bölgelerine dönük işgal ve tehditlerinin bunun en canlı örneği olduğunu dile getirdi.
Önder Abdullah Öcalan'ın avukatlarından Rezan Sarıca ve Nevroz Uysal, müvekkilleriyle 8 yıl aradan sonra 2-22 Mayıs, 12-18 Haziran ve 7 Ağustos 2019 tarihlerinde görüşebilmişti.
22 yıldır İmralı’da ağır tecrit koşulları altında tutulan Önder Abdullah Öcalan, telefonla görüş hakkından ilk defa 27 Nisan 2020 tarihinde yararlandırılmıştı. Önder Öcalan, sanal medyada yer alan kimi paylaşımlardan kaynaklı kamuoyunda kaygıların büyümesi üzerine geçtiğimiz 25 Mart günü kardeşi Mehmet Öcalan’la yine telefonla görüşmüştü. Ancak Mehmet Öcalan bu görüşmenin yarıda kesildiğini duyurmuştu.
Önder Abdullah Öcalan’ın özgür kadın fikirlerinin önemine dikkat çeken Meryem El Ewad, “Önderlik demokratik ulus fikrini yaydı ve kadının toplum içinde güçlü durmasını sağladı. Türk devleti Önder Abdullah Öcalan’ı fiziki olarak bizden uzak tutuyor olabilir ama ruhu ve fikirleri hep bizimledir ve daima demokratik ulus projesinin sembolü olarak kalacaktır” şeklinde konuştu.
(hb)
ANHA
