‘İran yakıtı’... Sorunu çözmek mi yoksa derinleştirmek mi?

İran petrol gemisi Lübnan’a giderken, Venezuela’ya ulaşan yakıtın, araba motorlarında yaşanan sorunla beraber İran mazotunun kalitesine dair soruları gündeme getirdi.

‘İran yakıtı’... Sorunu çözmek mi yoksa derinleştirmek mi?
17 Sep 2021   07:10
BEYRÛT-ZIYAD EBÛ XEZALE

İran yakıt gemisi Lübnan'a giderken, depolanmış petrolü ile dünyanın en büyük eyaleti olan Venezuela'ya verilen yakıtın düşük kalitede olduğunun ortaya çıkması Lübnan’ın bu petrole endişe ile yaklaşmasına neden oldu.

ABD'nin yakıt sektörüne yönelik sert yaptırımlarına karşı koymak için Venezuela'ya geçen İran petrol gemilerinin daha sonra iyi olmadığı, yüksek düzeyde uçucu özeliğe sahip olduğu ve araç motorlarına büyük zarar verdiği belirtiliyor. Bu durum İran petrolüne ihtiyatlı yaklaşıma neden oldu.

Diğer yandan, ABD’nin yakıt sektörüne yönelik sert yaptırımlarına karşı İran yakıt gemisi Venezuela’ya geçti. Ancak yapılan sevkiyatlar da yakıt sorununu çözmekten uzak.

Bölgesel ve uluslararası güçlerin karşı tutumuna rağmen, Hizbullah, İran'ın ilk akaryakıt tankeri Suriye'ye ulaştığını duyurdu. Ardından paylaşılan haberlerde yakıtın Hizbullah üzerinden Lübnan’a ulaştığı yönünde.

Konuya ilişkin Kuzey Afrika ve Orta Doğu Bölgesi Petrol ve Gaz Uzmanı Laurie Haitian, “İran’ın Venezuela’ya gönderdiği yakıtın iyi olması Lübnan’a gönderilen yakıtın da iyi olacağı anlamına gelmiyor. Fakat yakıtın Suriye’de tankerlerle karayolundan Lübnan’a ulaşmasından sonra Lübnan’ın benzinin kalitesini test edecek” dedi.

Yakıtın uygun şekilde test edilmemesi ve yakıtın iyi olmadığı doğruysa büyük bir olumsuz etki yaratacak. Maddi koşulların yarattığı olumsuz etkiler zirveye ulaşırken bir yandan ise halk bozulan araba motorlarını düşünüyor. Lübnan buna ne kadar tahammül edebilir. Sorunun büyümesiyle birlikte ağırlıklı olarak yakıt sıkıntısı çeken kara taşımacılığı sektörüne çok büyük zarar verilecek.

Uzmanlar, İran'ın benzininin oktan 92 olması halinde arabalar için herhangi bir tehlikenin olmadığını söyledi. Lübnan 1990'lardan beri aynı benzini sağlıyor. Ancak araç sahipleri, Lübnan devleti gayri resmi olarak geçmesi gereken kamyonlar üzerinde uygun testler yapamadığı için benzin eksikliğinden duydukları endişeyi dile getirdi.

‘İRAN PETROL GEMİLERİ KARABORSA’DA’

Lübnan'daki akaryakıt krizi karşısında tek bir soru var; İran benzini ve mazotu satış fiyatı ne olacak, acaba devlet ve İran’dan iki fiyat mı belirlenecek?

Lübnanlıların her iki konuda zorlanacak olması tehlikeyi artırıyor. Ancak iki olası senaryo var, üçüncüsü yok. İki fiyat ve iki pazar var. Akaryakıt fiyatı dolar olarak piyasada olsaydı ve İran yakıtı da aynı anda Suriye üzerinden Lübnan'a geçseydi, biri Lübnan devleti için diğeri de Şam'dan belirlenen iki fiyat olurdu.

Öte yandan İran yakıtı, diğer şirketlere darbe vurmak için piyasa fiyatından daha düşük bir fiyattan satılabilir.

Sorun sadece fiyatlarda değil fakat konu aynı. Raporlara göre, İran mazotu Lübnan'ın elektrik sorununu bir kerede çözemez. Fakat Lübnan mazot sorununa çözüm bulana kadar ya da tam çözüm bulamazsa bile geçici bir çözüm bulana kadar elektrik sorunu azaltamaya çalışacak.

‘İRAN PETROLÜ VE OLASI YAPTIRIMLAR’

İran’ın yakıtının kalitesinden, karaborsaya girmesi hatta ABD’nin yaptırım fobisine kadar İran’ın Lübnan’a destek verdiği tablosu ortaya çıkıyor. Bu basın camiasında ‘Hizbullah’ın’ başarısı olarak okunuyor. Hasan Nasrullah birçok münasebette Lübnan’a gönderilen yakıtı ön plana çıkardı ve bunu başarı olarak adlandırdı.  Ancak ABD’nin dış bağlar ve mezhepçilik tarafından parçalanmış bir ülkeye karşı öfkesini arttırabilir.

Hizbullah, Sünni ve Maroni siyasi dönemleri kapsadıktan sonra, mezhep bugün Şii siyasi döneminin bir parçası olduğunu kanıtlamıştır. Bu Tahran'ın çıkarınadır.

ABD'nin tutumuna gelince, Lübnan'ın Mısır gazını alması ve Suriye toprakları üzerinden Ürdün'e elektrik tedarik etmesi için şimdiye kadar Lübnan'a yaptırım uygulamadan İran gemilerinin ilk sevkiyatına izin verdi. ABD yönetiminin Lübnan devletini Tahran'dan akaryakıt gemilerinin taşınmasından sorumlu olmadığı, çünkü hükümet ve kurumların izni olmadan Hizbullah'ın aldığı bir karar olduğu iddia ediliyor.

Washington, İran gemilerinden Lübnan hükümetini sorumlu tutmuyor. Washington, Tahran'ın Lübnan'a yaptığı yardımı artırmak için gemilerini geçmesine izin verdi. ABD Başkanı Jeo Biden geçtiğimiz günlerde Lübnan ordusuna 47 milyon dolar yardım yapacağını açıklamıştı.

Washington'un Lübnan'a yaptırım uygulayıp uygulamayacağı fark etmiyor. Çünkü petrol gemilerinin Lübnan'a sevkiyatı İran'ın elini güçlendiriyor. Aynı zamanda Lübnan'ı daha önce hiç yaşanmamış derin ekonomik, sosyal ve siyasi krizlere sürüklüyor.

(na)

ANHA