Minbic’de 15 Şubat konulu panel düzenlendi

Rojava Önderlik Komitesi, Önderlik İnisiyatifi ortaklığıyla Minbic’de bir panel düzenledi. Panelde Önder Abdullah Öcalan’a özgürlük, tecridi kırma, önderliğin yasal haklarının verilmesi, aile ve avukatlarıyla görüşmesi için mücadele çağrıları yapıldı.

Minbic’de 15 Şubat konulu panel düzenlendi
Minbic’de 15 Şubat konulu panel düzenlendi
Minbic’de 15 Şubat konulu panel düzenlendi
Minbic’de 15 Şubat konulu panel düzenlendi
Minbic’de 15 Şubat konulu panel düzenlendi
Minbic’de 15 Şubat konulu panel düzenlendi
Minbic’de 15 Şubat konulu panel düzenlendi
Minbic’de 15 Şubat konulu panel düzenlendi
Minbic’de 15 Şubat konulu panel düzenlendi
Minbic’de 15 Şubat konulu panel düzenlendi
11 Feb 2021   19:36
MINBIC

Rojava Önderlik Komitesi ve Önderlik İnisiyatifi, Minbic Kültür Sanat ve Merkezi’nde “Halkların özgürlük şafağı için kültürün beşiği olan Minbic’den komployu boşa çıkaracağız” sloganıyla bir panel gerçekleştirdi. Panel de Uluslararası Komplo ve Önder Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit tartışıldı.

Panelin düzenlediği salonda üzerine “Barışın ve özgürlüğün mimarına karşı geliştirilen komploya hayır”, “Komplolarla halkların iradesini kıramazlar” yazılı pankartlar asıldı. Panele birçok demokratik sivil toplum örgütü temsilcisi katılırken hazırlanan sinevizyon gösterildi.  Önder Öcalan’ın Avukatı Mazlum Dinç ve Dr. Celal Zenati panele hazırladıkları video ile katıldılar.

Önder Öcalan’ın Avukatı Mazlum Dinç hazırladığı videoda şunları kaydetti, “Bölgedeki hegomon güçler kendi çıkarları için halkları kullanmak istiyor. Önderlik bu hegomon güçlerin karşısına durdu. Bu yüzden onu İmralı cezaevine koydular. Ancak Önderlik cezaevinde tüm saldırıları boşa çıkardı.”

Mazlum Dinç, komplonun amacının önderliğin fikrinin yayılmasını önlemek ve Arap Kürt ve bölgedeki oluşumlar arasında anlaşmazlık çıkarmak olduğunu belirtti.

Önder Abdullah Öcalan’ın özgür düşünceye sahip olduğunu, yalnızca Kürt halkı için değil demokrasi ve özgürlük isteyen tüm halklar için çalıştığını kaydeden Dr. Celal Zenatî ise şunları dile getirdi, “Öcalan üzerinde 21 yıldır ağır tecrit var. Ancak insanlık düşmanları Öcalan’ın fikirlerini yok edemedi. Çünkü Önder Abdullah Öcalan cezaevinde yazdıkları kitapları ile mücadele etti ve halklara mücadele çağrısı yaptı.

Panelin ilk bölümü “Komplo” adıyla Hesen Ehmed tarafından yönetildi. Ehmed, “Önder Abdullah Öcalan’a karşı gerçekleştirilen Uluslararası Komplonun üzerinden 22 yıl geçti. Önder Abdullah Öcalan istihbari suçla esir alındı. Bununla Türk devletinin Ortadoğu’daki rolü ortaya çıktı” diye belirtti.

Devletlerin, uluslararası örgütlerin, istihbarat kurumlarının ve diplomatik güçlerin  komploya dahil olduğunu söyleyen Ehmed, “Önderliği esir alarak Kürtlerin özgü fikirleri hedef alındı. 15 Şubat 1999’da Türk MİT’i İsrail ve ABD istihbaratının desteğiyle Önder Abdullah Öcalan’ı Kenya’nın başkentinde esir alındı. Öndere Abdullah Öcalan’ın yazdığı kitap ve savunmalarında, Türk devletinin, İsrail’in, Ortadoğu ve batılıların projeleri yerine demokratik ulus projesini önermiştir. Öcalan, uluslararası kanunlara karşı bir suç işlemedi, insanlık dışı bir suç işlemedi. Öcalan, bütün bölge halklarını bir araya getiren bir düşünceye ve teoriye sahiptir. Ortadoğu halkları arasında ortak yaşamı, eşitliği savunmuştur” ifadelerini kullandı.

Panelin ikinci bölümü ise “Çözüm” konu başlığı altında, Jineoloji Araştırma Merkezi Sözcüsü Yasmin Qoce tarafından yönetildi.

Kapitalist modernite yerine Demokratik ulus projesinin en uygun demokratik çözüm olduğunu vurgulayan Yasmin Qoce, “Önder Abdullah Öcalan demokratik ulusun tüm gizli formüllerin gerçekliklerinden çıkan yeni bir formül olduğunu söylüyor” şeklinde konuştu.

Daha sonra katılımcılar, Türk devleti öncülüğünde komplonun ve tecridin devam ettiğini ve bölgede faşizmin uygulandığını ifade etti.

Komplonun ihanet, ajan ve insanlığın düşmanları tarafından gerçekleştirildiğini belirten katılımcılar, demokratik ulusun ahlak ve köleliğe karşı özgürlüğü savunduğunu bu nedenle aşiret ve şeyhlerin demokratik ulus projesinin temel unsuru olduklarını kaydetti.

Katılımcılar, özgürlük isteyen halkların taleplerinin, adaletin sağlanması için tek çözümün demokratik ulus projesinin uygulanması olduğunu söyledi. 

Panel önemli sonuçlar alınarak sona erdi. Panelde Önder Abdullah Öcalan’a özgürlük, tecridi kırma, Önderliğin kanuni haklarının verilmesi, aile ve avukatlarıyla görüşmesi çağrıları yapıldı.

Panelde, davanın ilgili insan hakları örgütleri tarafından tanınmasına devam edilmesi ve gerekli araştırmaların yapılması  gerektiğine vurgu yapıldı. Ayrıca Önder Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin sonlandırılması için uluslararası ve hukuk örgütleriyle iletişimin devam etmesi gerektiği ifade edildi.

Önder Abdullah Öcalan fikirlerinin ve demokratik ulus projesinin tanınması için panel ve seminerlerin devam etmesinin önemine dikkat çekildi.

 (cno/zd)

ANHA