HRW: Türkiye işgal bölgelerinde 60’ın üzerinde kişiyi yasadışı şekilde tutukladı

İnsan Hakları İzleme Örgütü bugün yaptığı açıklamada, Türkiye ve destekli çetelerinin, Kuzey ve Doğu Suriye’de en az 63 vatandaşı gözaltına alarak müebbet hapis cezasını gerektirebilecek suçlamalardan yargılamak üzere yasadışı şekilde Türkiye'ye götürdüklerini ifade etti.

HRW: Türkiye işgal bölgelerinde 60’ın üzerinde kişiyi yasadışı şekilde tutukladı
3 Feb 2021   09:53
HABER MERKEZİ

İnsan Hakları İzleme Örgütü tarafından elde edilen belgeler, alıkonulan kişilerin Suriye'de gözaltına alındıklarını ve Kuzey ve Doğu Suriye'de işgalci Türkiye'nin Dördüncü Cenevre Sözleşmesi kapsamındaki yükümlülüklerini ihlal eder şekilde Türkiye'ye nakledildiklerini göstermekte.

YARGILANMAK ÜZERE TÜRKİYE’YE NAKLEDİLİYORLAR

İnsan Hakları İzleme Örgütü Orta Doğu Direktör Yardımcısı Michael Page, “Türkiye yetkilileri, işgalci bir güç olarak, Kuzey ve Doğu Suriye'de işgal kuralları uyarınca keyfi gözaltı ve kişileri kendi topraklarına nakletme yasağı da dahil olmak üzere halkların haklarına saygı göstermekle yükümlüdür" dedi.

Page, “Bunun yerine yetkililer, Suriyelileri gözaltına alarak Suriye'de gerçekleştiği iddia edilen faaliyetlerle ilgili kuşkulu ve belirsiz suçlamalardan yargılanmak üzere onları Türkiye'ye götürerek yükümlülüklerini ihlal ediyorlar” dedi.

Türkiye’nin Kuzey ev Doğu Suriye’ye (Serêkaniyê ve Girê Spî) gerçekleştirdiği askeri operasyon sonrasında bölgenin kontrolünü ele geçirmesinin ardından, Türkiye yetkilileri ve Türkiye destekli muhalif Suriye hükümeti karşıtı grupla ilişkili bir silahlı grup olan Suriye Milli Ordusu, Ekim ve Aralık 2019 tarihleri arasında Suriye'nin kuzeydoğusundaki Serêkaniyê Suriye vatandaşlarını gözaltına aldı. Kürtler ve Araplardan oluşan bu kişiler, iddia edilen suçlar Suriye'de gerçekleşmesine rağmen savcılık makamları tarafından Türk Ceza Kanunu kapsamında suç işlemekle itham edildiler ve Türkiye'deki cezaevlerine nakledildiler.

TÜRKİYE'YE YASADIŞI OLARAK TRANSFER EDİLİYORLAR

İnsan Hakları İzleme Örgütü, Suriye'de 63 Suriye vatandaşının gözaltına alınmasına ilişkin toplamı yaklaşık 4.700 sayfadan oluşan dava dosyalarına ulaştı ve belgeleri inceledi. Avukatlardan ve alıkonanlara yardım eden bir grup olan Kürt İnsan Hakları Gözlem Komitesinden elde edilen belgeler arasında nakil ve sorgu kayıtları, iddianameler, polis tutanakları ve tıbbi raporlar yer alıyor. İnsan Hakları İzleme Örgütü ayrıca tutuklu sekiz kişinin yakın akrabalarından altı kişiyle ve iki tutuklunun avukatlarıyla da görüşme yaptı. Tutuklu bu sekiz kişiden beşine ilişkin belgeler incelenen dosyalarda yer alıyor.

Diğer gruplar tarafından yayınlanan raporlar ve başkaca deliller, Türkiye'ye yasadışı olarak transfer edilen Suriyelilerin gerçek sayısının yaklaşık 200 olabileceğini göstermektedir. Türkiye hükümeti yanlısı haber kaynaklarında yer alan haberlerin, yakın zamanda gözaltına alınan ve Türkiye'ye nakledilen Suriye vatandaşlarına atıf yapması uygulamanın devam ettiğini gösteriyor.

İnsan Hakları İzleme Örgütü tarafından incelenen matbu iddianamelerde, Türkiye'deki savcılık makamları suçun yerini Şanlıurfa, Türkiye olarak belirtirken, dosyada yer alan nakil belgeleri ve ayrıntılı raporlar iddia edilen herhangi bir suç fiilinin Suriye'de gerçekleştiğini ortaya koymaktadır. Tutukluların savcılığa verdiği ifadelerin de yer aldığı kayıtlar, onların Suriye'de gözaltına alındıklarını ve daha sonra Türkiye'ye nakledildiklerini gösteriyor.

Ekim 2020'de Şanlıurfa Ağır Ceza Mahkemeleri, 63 Suriyeliden beşini müebbet hapse mahkûm etti. Birinin babası "oğlum 36 yıl hapis cezası aldı, cezayı azaltmak için [istinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesine] Gaziantep'e gönderdiler, ancak aynı şekilde geri döndü. Yargıcın cezası kara bir ceza ... bu cezalarda merhamet yok” dedi.

BELGELER

İnsan Hakları İzleme Örgütü, Suriye'de gözaltına alınan ve 11 Ekim 2019- 6 Aralık 2019 tarihleri arasında Türkiye'ye nakledilen 63 Suriye vatandaşına ait isimlerin, iddianamelerin, tıbbi raporların ve iddia edilen delillerin ayrıntılı şekilde yer aldığı Türkiye hükümetine ait 4.700 sayfalık resmî belgeyi elde etti. İnsan Hakları İzleme Örgütü bu belgeleri Kürt İnsan Hakları Gözlem Komitesi'nden ve tutukluların iki avukatından aldı.

İnsan Hakları İzleme Örgütü, bu belgelerin Türkiye mahkemeleri ve polisine ait gerçek belgeler olduğunu tespit etti. Bunlar arasında iddianameler, nakil belgeleri, tıbbi raporlar ve polis tutanakları yer alıyor. 63 kişinin tümü hakkında iddianame olmasa da iddianameler büyük ölçüde aynı metnin taslak kopyaları gibi görünüyor.

Türkiye, Ekim 2019'da işgal ettiği Kuzey ve Doğu Suriye'nin bazı bölgelerinde işgalci bir güç konumundadır. Çünkü Şam'daki Suriye hükümetinin rızası olmadan bölgede etkili bir kontrole sahiptir. Dördüncü Cenevre Sözleşmesi'nin 49. maddesi, “himaye gören şahısların işgal altındaki topraklardan işgalci gücün topraklarına zorla götürülmelerinin ya da bireysel veya kitlesel olarak zorunlu göç ettirilmelerinin her koşulda yasak" olduğunu öngörmektedir. Bu yasak, zorla nakil veya zorla göç ettirilenlerin sivil veya savaşçı olup olmadığına bakılmaksızın geçerlidir.

(zd)