‘Önder Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü tüm insanlığın özgürlüğüdür’
Çilaxa ve Til Hemîsli yurttaşlar, tek taleplerinin Önder Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması olduğunu belirterek, “Önderliğin özgürlüğü tüm insanlığın özgürlüğüdür” dedi.
Cizîr Kantonu’nun Çilaxa, Til Koçer ve Til Hemîs kentlerindeki yurttaşlar, Önder Abdullah Öcalan üzerinde devam eden mutlak tecride karşı tepkilerini dile getirdi.
Ebdulsetar Xidêr adlı yurttaş, İmralı Zindanı’nın ağır koşullarına rağmen Önder Abdullah Öcalan’ın zindanı bilim ve felsefe merkezine dönüştürdüğünü, tezlerinin nesiller için takip edeceği bir çizgi olduğunu söyledi.
Önder Abdullah Öcalan’ın hak, eşitlik ve toplumsal adalet çağrısında bulunan tek önder olduğunu belirten Xidêr, Önderlik ideolojisi üzerinde derinleşen insanların kendilerini ve toplumlarını örgütleyebilecek etkin şahsiyetlere dönüştüğünü ifade etti.
Ebdulsetar Xidêr son olarak, “Ne yapsalar da bizi Önderliğimizden uzaklaştıramazlar. Çizgisinin takipçisi olacağız” diye konuştu.
‘HALK OLARAK DAHA ÇOK ÇALIŞACAĞIZ’
Önder Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için mücadele ve direnişi büyütme çağrısında bulunan Bengîn Ebdo adlı yurttaş, “Önder Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sağlayabilmemiz için ciddi bir direniş göstermemiz, düşünce felsefesi üzerine büyük bir çalışma yapmamız isteniyor. Gerçek bir mücadele yürütmezsek Önderliğin fiziki özgürlüğünü sağlamamız mümkün değil. Bu temelde mücadele etmeli ve Önder Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü talep etmeliyiz. Önder Abdullah Öcalan en zor koşullarda bizim için mücadele ediyor ve direniyor. Düşüncelerini kendisine rehber edinen bir halk olarak, Önderliğin fiziki özgürlüğünü elde etmek için ciddi bir şekilde çalışmalıyız" diye konuştu.
‘ÖNDER ABDULLAH ÖCALAN’A KARŞI İNSANLIK SUÇU İŞLENİYOR’
Senaa Yûnis adlı yurttaş ise Önder Abdullah Öcalan üzerindeki mutlak tecride tepki göstererek, “Ailesi ve avukatlarıyla görüşmek her tutuklunun hakkıdır. Ancak Önder Abdullah Öcalan’a yönelik yapılanlar insanlığa karşı suçtur, uluslararası yasalara ve ilkelere göre de siyasi bir suçtur. İlgili kişiler Önderliğin davasına sahip çıkmalı ve görüşmeler için yol açmalıdır” dedi.
“Tecritle Önderliği bizden uzaklaştırmak istiyorlar” diyen Sena, “Bunun gerçekleşmesi mümkün değil. Önder Abdullah Öcalan’ın düşünceleriyle büyüyen ve farkında olan bir halkız. Düşmanın bize ve Önderliğimize yönelik komplolarının ne olduğunu biliyoruz. Önderliği bizde uzaklaştırması mümkün değil. Özgür olana kadar Önder Abdullah Öcalan’ın düşüncelerini takip edeceğiz” şeklinde konuştu.
‘KADINLAR BİRÇOK KAZANIM ELDE ETTİ’
Son olarak Fayize El Casim adlı yurttaş da, Önder Abdullah Öcalan’a minnettar olduklarını, Önderlik sayesinde kadınların askeri, sivil ve ekonomik alanlarda eşitlik ve birçok kazanım elde ettiğini ve toplumda öncü rollerini oynadıklarını belirterek teşekkür etti.
Fayize, “Önder Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için eylemlerimizi daha da artırmalıyız. Türk devleti, Önderliğimizin fiziki özgürlüğü sağlanmadan rahat durmayacağımızı bilmelidir” şeklinde konuştu.
(df)
ANHA
‘Önder Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü tüm insanlığın özgürlüğüdür’
Cizîr Kantonu’nun Çilaxa, Til Koçer ve Til Hemîs kentlerindeki yurttaşlar, Önder Abdullah Öcalan üzerinde devam eden mutlak tecride karşı tepkilerini dile getirdi.
Ebdulsetar Xidêr adlı yurttaş, İmralı Zindanı’nın ağır koşullarına rağmen Önder Abdullah Öcalan’ın zindanı bilim ve felsefe merkezine dönüştürdüğünü, tezlerinin nesiller için takip edeceği bir çizgi olduğunu söyledi.
Önder Abdullah Öcalan’ın hak, eşitlik ve toplumsal adalet çağrısında bulunan tek önder olduğunu belirten Xidêr, Önderlik ideolojisi üzerinde derinleşen insanların kendilerini ve toplumlarını örgütleyebilecek etkin şahsiyetlere dönüştüğünü ifade etti.
Ebdulsetar Xidêr son olarak, “Ne yapsalar da bizi Önderliğimizden uzaklaştıramazlar. Çizgisinin takipçisi olacağız” diye konuştu.
‘HALK OLARAK DAHA ÇOK ÇALIŞACAĞIZ’
Önder Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için mücadele ve direnişi büyütme çağrısında bulunan Bengîn Ebdo adlı yurttaş, “Önder Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sağlayabilmemiz için ciddi bir direniş göstermemiz, düşünce felsefesi üzerine büyük bir çalışma yapmamız isteniyor. Gerçek bir mücadele yürütmezsek Önderliğin fiziki özgürlüğünü sağlamamız mümkün değil. Bu temelde mücadele etmeli ve Önder Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü talep etmeliyiz. Önder Abdullah Öcalan en zor koşullarda bizim için mücadele ediyor ve direniyor. Düşüncelerini kendisine rehber edinen bir halk olarak, Önderliğin fiziki özgürlüğünü elde etmek için ciddi bir şekilde çalışmalıyız" diye konuştu.
‘ÖNDER ABDULLAH ÖCALAN’A KARŞI İNSANLIK SUÇU İŞLENİYOR’
Senaa Yûnis adlı yurttaş ise Önder Abdullah Öcalan üzerindeki mutlak tecride tepki göstererek, “Ailesi ve avukatlarıyla görüşmek her tutuklunun hakkıdır. Ancak Önder Abdullah Öcalan’a yönelik yapılanlar insanlığa karşı suçtur, uluslararası yasalara ve ilkelere göre de siyasi bir suçtur. İlgili kişiler Önderliğin davasına sahip çıkmalı ve görüşmeler için yol açmalıdır” dedi.
“Tecritle Önderliği bizden uzaklaştırmak istiyorlar” diyen Sena, “Bunun gerçekleşmesi mümkün değil. Önder Abdullah Öcalan’ın düşünceleriyle büyüyen ve farkında olan bir halkız. Düşmanın bize ve Önderliğimize yönelik komplolarının ne olduğunu biliyoruz. Önderliği bizde uzaklaştırması mümkün değil. Özgür olana kadar Önder Abdullah Öcalan’ın düşüncelerini takip edeceğiz” şeklinde konuştu.
‘KADINLAR BİRÇOK KAZANIM ELDE ETTİ’
Son olarak Fayize El Casim adlı yurttaş da, Önder Abdullah Öcalan’a minnettar olduklarını, Önderlik sayesinde kadınların askeri, sivil ve ekonomik alanlarda eşitlik ve birçok kazanım elde ettiğini ve toplumda öncü rollerini oynadıklarını belirterek teşekkür etti.
Fayize, “Önder Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için eylemlerimizi daha da artırmalıyız. Türk devleti, Önderliğimizin fiziki özgürlüğü sağlanmadan rahat durmayacağımızı bilmelidir” şeklinde konuştu.
(df)
ANHA
