​​​​​​​Yasalar kadınlara karşı bir araca dönüştüğü zaman-Arîn SIWÊD

​​​​​​​Yasalar kadınlara karşı bir araca dönüştüğü zaman-Arîn SIWÊD
2 Jun 2023   00:21

Kadın hareketleri, örgütleri ve dernekleri, yasaları değiştirmek, iki cinsiyet arasında eşitliği sağlayan yasaları çıkarmak ve kadınlara yönelik ağır yasaları kaldırmak için kapsamlı adımlar attığını duyurdu.

Kadınların tepkileri ve mücadelesi sonucunda Lübnan, Tunus, Mısır, Fas, Filistin, Ürdün ve son olarak Bahreyn gibi birçok Arap ülkesi, tecavüzcülerin yasal cezadan kurtulmak için mağdurlarla evlenmesine izin veren maddeleri iptal etti.

Tüm dünya yasalarında cinsel saldırılar suç olarak kabul edilmesine rağmen Arap ülkelerindeki yasalar çoğu zaman saldırganları koruyor. Bu şekilde hukuk kadınları korumak yerine başka bir cezalandırma aracı haline dönüşüyor.

Şam rejiminin ceza kanununda kadınlara yönelik şiddet suç olarak sayılmadığı gibi birçok maddesinde kadınlara yönelik şiddet teşvik ediliyor.

-489. maddeye göre, şiddet ve tehditle evlenmenin cezası en az 15 yıl ağır çalışmadır. Ancak bu madde, evlilik kapsamındaki tecavüzü bir suç olarak görmemektedir. Ya da bu madde erkeklere yasal olarak eşlerine tecavüz etme hakkını vermektedir.

-508. madde şiddet mağduru ve tecavüzcülerin evlenmesidir. Tecavüzcü ile mağdur arasında evlilik gerçekleşirse tecavüzcü hakkındaki dava durdurulur ve ceza verilmiş olsa bile bu ceza da durdurulur.

Bu maddelere göre kadına yönelik cinsel şiddet faillerini evliliğe teşvik ettiğini görmekteyiz.

Tecavüzcüler bu kanunların yanı sıra, özellikle suçların tanımı konularında, delillerin ispatı ve şikayet hakkı, suçun sonuçları ve ceza kanunlarında ceza hukuku hükümlerinde kullanılan kavramlardan yaralanmaktalar. Cinsel saldırı davalarında birbirinden farklı birçok kanun bulunmakta, bu fiil bazen tecavüz, bazen fuhuş, bazen de namussuzluk olarak görülmektedir. Bu nedenle saldırganlar, cezadan kurtulmak ve ya hafif bir ceza almak için tüm bunları bir koruma aracı olarak kullanmaktadır.

Tecavüzcüler, daha hafif bir ceza almak için “Namus adına suç” bahanesini kullandıklarına dikkat çekmek isterim.

Bu yasalara karşı Kuzey ve Doğu Suriye’deki kadınlar, toplumsal cinsiyet eşitliğini ve kadın haklarını desteklemek için toplumsal bilinci dönüştürdüler. Bu bağlamda Kuzey ve Doğu Suriye Kadın Meclisi 2014 yılında kadın yasalarını çıkardı. Bu yasalar bölgede uygulanmakta.

Kuzey ve Doğu Suriye’de 30 maddeden oluşan kadın kanunlarında; kadınlar baskıdan korunmalı, işte ve ücrette kadın ve erkek arasında eşitlik sağlanmalıdır. Kadınlar özel yasaları kendileri onaylamalıdır. Ayrıca kadın ve erkeğin şahitliği arasında hukuken eşitlik olmalıdır.

Kadın Kurulu yasalarına göre, çocuk yaşta evlilik ve çok eşlilik yasaktır, sözde “namus” adı altında kadınların katledilmesi suçtur ve özel bir cezası bulunmaktadır. Özerk Yönetim, her türlü şiddet ve ayrımcılığa karşı mücadele edecek, yasal mekanizmaları ve hizmetleri geliştirerek kadınları şiddetten koruyacaktır.

Burada, kadın yasalarını çıkarmak, kadınları korumanın küçük bir parçası olduğunu belirtmek isterim. Eşitliğin sağlanmasında kadının öncü rolü vurgulanmalı. Kadınlar Ortadoğu düzeyinde ortak örgütlenmelerini güçlendirmeli, öz savunma direniş çizgisini sürdürmeli, özgürlük ve zaferi sağlamak için toplumun bilgi düzeyini güçlendirmeli.

(df)

ANHA