‘Irak’ta tek çıkış yol devrim’

Reportaj Summay

‘Irak’ta tek çıkış yol devrim’
11 Apr 2022   04:22

Iraklı profesör Sadık Atmış, Irak'ın meçhul bir akıbete doğru ilerlediğini, Irak'ta iktidardaki Arap ya da Kürt partilerin ülke çıkarlarını düşünmediğini ve Türkiye'nin de hedefine ulaşmak için Irak'taki durumdan yararlandığını söyledi.

Irak'ta anayasal boşluk durumu devam ediyor. Siyasi partiler bugüne kadar cumhurbaşkanı seçemedi. Bunun nedeni, Sadr liderliğindeki "Vatanın Kurtuluşu Koalisyonu" ile "Koordinasyon Çerçevesi" güçleri arasındaki çatışma. Irak Cumhurbaşkanı Berhem Salih 9 Nisan'da siyasi çalkantı devam ederse ülkenin tehlikeli bir duruma girebileceği konusunda uyarıda bulundu.

Konuyu değerlendiren Iraklı profesör Sadık Atmiş, ANHA'ya verdiği demeçte, "Irak'ın halkın kutsallıklarını ihlal eden tüm iktidar partilerini dağıtabilmesi için büyük ve güçlü bir halk ayaklanmasına ve devrime ihtiyacı var" dedi.

Röportajın içeriği şöyle:

*Irak’ta hükümetin kurulamamasının nedeni nedir?

Bir çok neden var. Birincisi: Sayın Sadr pozisyon değiştiriyor. Bugün aldığı tavrı yarın değişiyor. Bu Irak halkı tarafından iyi bilinmekte. Sayın Sadr’ın tüm önerileri sadece sözde kalıyor ve Irak toplumunu esas almıyor. İkincisi, siyasi sürece hakim olmak isteyen Irak partilerinde yurtseverlik ruhu yok.

Artık kişisel çıkarlar aktif bir rol oynuyor. Üçüncüsü, siyasi hareketler arasındaki düşmanlık, özellikle Sadr ve Maliki arasındaki çatışmalardır. Bu düşmanlık, meclisteki en büyük bileşeni veya Şii meclisini etkiliyor. Şii Meclisi artık bölünmüş durumda ve pek çok konuda anlaşamıyor.

Dördüncüsü: Hala devam eden problemler yaratılıyor. Problemlerin ortadan kaldırılması için planların yapıldığını zannediyorsunuz. Bu partiler siyasi süreçte yenilgiye uğradıklarından ve yolsuzlukları aşikar olduğundan, gerilimi devam ettirmeden durumu sürdüremediler.

Bu partilerin yaşamı gerilimlerin devam etmesi üzerine kurulu. Bu partiler siyasi çalışmalardan uzaktır ve plansız bu işi yürütemezler. Aralarında varılan anlaşmalar siyasi bir gündeme değil, çoğunluk bloğunu oluşturacak parlamenter sayısının artırılmasına dayanıyor. Bu, ilk etapta siyasi aptallığı, ikinci olarak da en basit siyasi meselelerin cehaletini gösterir.

Hatırlattığımız bu noktalar yurttaşların hayatını olumsuz etkiliyor ve ülke belirsiz bir kadere doğru gidiyor.

*Bazıları Türk devletinin ve Kürdistan Demokrat Partisi'nin Irak'a karşı büyük planlar yaptığını iddia ediyor. Türk devleti, bu partinin desteğiyle Başûrê Kurdistan’daki işgalini genişletmeye çalışmakta ve mevcut kargaşadan yararlanarak Irak'a daha fazla müdahale ediyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye, hedeflerine ulaşmak ve Irak siyasi arenasını çatışmaların sahnesi haline getirmek, İran ve ABD ajanlarıyla rekabet etmek için Irak'taki durumu iyi kullanıyor. Bu temelde Türk devleti, Başûrê Kurdistan'daki konumunu kullanarak, Kürdistan Bölgesi ile oynamak, topraklarını işgal etmek, sınır bölgelerini harap etmek ve sınır köylerini bombalamak için oradaki yetkililerle anlaştı. Ayrıca ön cephelerini Kürt devrimine karşı özellikle Başûr, Rojava ve Bakurê Kurdistan'da kullanıyor.

Başûrê Kurdistan’ın egemen güçlerinin, yani KDP ve Kürdistan Ulusal Birliği'nin (YNK) Türkiye ile dolaylı işbirliği, Başûrê Kurdistan iktidar partilerinin tüm ulusal, özgürlük ve demokratik ilkeleri nasıl ihlal ettiğini gösteriyor. Merkez partilerin, Türkiye veya İran ile kendi çıkarları için nasıl bir politika izlediklerini ve bunun Kürt davası, halkı, Kürdistan özgürlük devrimi üzerindeki sonuçlarını görmezden gelmeyin.

*Türkiye'nin, Irak'taki çatışmayı tırmandırma niyeti nedir ve Irak, topraklarına yönelik saldırılara neden sessiz kalıyor?

Türkiye coğrafi olarak genişlemeyi hedefliyor. Türk siyasi partileri, amaçlarının Osmanlı devletinin hegemonyasını yeniden kurmak olduğunu teyit etti. Bu nedenle geniş bir alanı işgal etmeyi planlıyor. Bu işgalin amacı Bakur ve Rojavayê Kurdistan'daki Kürt devrimlerini yok etmek, diğer tüm kesimleri Türkleştirmek, Türkiye'nin ırkçı politikalarını hayata geçirmektir.

Türkiye'nin, özellikle ekonomik çalkantıların ve Türk lirasının çöküşünün ortasında olduğu bu aşamada, ekonomik hegemonyasını güçlendirmek gibi bir siyasi hedefi de var. Çünkü ekonomisi çöküyor. Türk mallarını satmak için Başûrê Kurdistan ile Türkiye arasındaki sınırı açmak ve Başûrê Kurdistan ile Irak’ı Türkiye’nin pazarı haline getirmek istiyorlar.

*KDP, cumhurbaşkanı adayı meselesini ortadan kaldırarak YNK’nin rolünü zayıflatmaya çalışıyor. Sizce bunun asıl amacı nedir ve KDP adayını kimler, neden destekliyor?

Kürdistan Demokrat Partisi ile Kürdistan Yurtseverler Birliği arasındaki çatışmaların geçmişi 1990'lara kadar uzanıyor. Bu çatışma Kürt halkının çıkarına değildir çünkü bu savaşlar olası siyasi ve ekonomik kazanımlarla ilgilidir. Bu nedenle her iki taraf da Kürt halkının düşmanlarıyla işbirliği yapacaktır. Şüphesiz Türkiye ile işbirliği halka, Kürt davasına ve onun kurtuluş devrimine düşmanlıktır.

*Irak'taki mevcut durum nedir?

İster Kürt ister Arap olsun, Irak'taki tüm hakim partiler kendilerini ulusal çıkarları için görmüyor. Ancak vatandaşların onurunu çalmaya ve ihlal etmeye devam etmeye hazırlar. Irak belirsiz bir duruma doğru gidiyor. Bu partiler hâlâ baskın durumda, bu partileri yöneten aşiret ve militan milisler hâlâ var.

Bütün bunlar devletin ve devlet kurumlarının yokluğunun işaretleri. Şimdi sokaklara hakim olan silahlı gösteriler, aşiret ve kabile gelenekleri Irak’ı kontrol ediyor. Bu, tüm siyasi süreci tamamen yok ediyor. Büyük bir halk ayaklanması olmadıkça bu krizin sonu gelmeyecek. Halkın silahlı devrimi ve halkın öfkesi Irak için tek umut. Bütün Iraklılar bu devrimi bekliyor ve ne zaman başlayacağını bilmiyoruz.

Yazar Dr. Sadiq Atmiş, 1965'ten 1968'e kadar Musul Üniversitesi'nde ders verdi. Irak'ın Şetra şehrinde doğdu. Ayrıca tarımsal ekoloji alanında yüksek lisans ve lisans derecesine sahip.

Ayrıca Almanya'da Alber Dovic Üniversitesi'nde İslam bilimi okudu ve İngiliz Dini, Sosyal ve Eğitim Araştırmaları Enstitüsü'nde seminerler verdi. Furtenburg Baden Kantonu'nun güneyindeki hükümete Arap ve Müslüman göçmenlerin meseleleri hakkında tavsiyelerde bulundu. Çalışmalarının çoğu, bilimsel dergilerde Arapça ve Almanca olarak yayınlandı.

(rr)

ANHA