Humus Suriye’de uyuşturucu ticaretinin merkezi haline geldi

Suriye’nin Lübnan sınırında bulunan Humus kentinde uyuşturucu ticareti her geçen gün yayılıyor. Kentin bazı yerlerinde uyuşturucu madde ekimi yapılırken birçok yerinde de uyuşturucu imalatı yapılan yerler bulunuyor.

Humus Suriye’de uyuşturucu ticaretinin merkezi haline geldi
21 Sep 2021   09:05
HUMUS-ORŞELÎM ELA EL-DÎN

Suriye’ye komşu ülkelere uyuşturucunun geçirilmeye çalışıldığına dair haberler her geçen gün çıkmaya devam ediyor. Suriye’ye komşu olan Ürdün ve Lübnan’a Suriye üzerinden gönderilen uyuşturucu madde hiçbir zaman olmadığı kadar artmış durumda.

The Economist dergisine göre Suriye ‘uyuşturucu devleti’ haline geldi. Artan uyuşturucu ticareti gençlere büyük zararlar veriyor. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın piyasaya sürdüğü ‘Captagon’ haplarının uyuşturucu madde olduğuna dikkat çeken The Economist dergisine göre Şam hükümeti maruz kaldığı ekonomik yaptırımların yükünü hafifletmek için bu hapların üretimini arttırdı. Hükümet bu hapları para kaynağı olarak görmeye başladı. Merkezi Kıbrıs’ta bulunan Değerlendirme ve Araştırma Merkezi’nin verilerine göre Suriye’de uyuşturucu madde ticareti hacmi 3.4 milyar doları aştı. Bu hacim Suriye’deki zeytinyağı ticaret hacmini geçmiş durumda. Suriye’de zeytinyağı ticaret hacmi yıllık 122 milyon dolar olarak ölçülüyor.

UYUŞTURUCU TİCARET YOLLARININ BAŞINDA HUMUS GELİYOR

Suriye’de uyuşturucu ticaretinden bahsedildiği zaman Humus kenti öne çıkıyor. Humus bulunduğu konum itibariyle Lübnan üzerinden Arap ülkelerine açılan bir pazar sunuyor.

Humus’ta bulunan kaynaklar uyuşturucunun Qelemon bölgesi üzerinden Lübnan sınırına geçirildiğini söylüyor. Uyuşturucu maddenin büyük çoğunluğu El Qisêr bölgesine gönderiliyor. Bu bölge Humus’un coğrafi olarak en büyük bölgesidir. Şam hükümeti ve Rusya’nın kontrolünde bulunan bu bölgede Hizbullah da bulunuyor. Bu nedenle bölgede büyük bir uyuşturucu savaşı yaşanıyor.

El Qisêr bölgesinde uyuşturucu üretimi engellenemeyecek kadar arttı. Son yıllarda burada haşhaş ekimi oldukça arttı. İklimin haşhaş için uygun olması da bir başka etken oldu.

UYUŞTURUCU MADDE DEPOLAMAK İÇİN UYGUN BİR YER

Güvenlik nedeniyle ismini vermek istemeyen bir kaynak Humus’taki uyuşturucu ticaretine ilişkin şunları söyledi: “Hizbullah üyeleri haşhaşı ekip Qelemon’da depoluyor. Burada depolanan uyuşturucu maddeler El Qisêr’de 7 ile 15 Suriye lirası arasında değişen fiyatlarla pazarlanıyor.”

Kaynaklar, Hizbullah’ın Şam hükümetinin desteğiyle bölgede hakim olduğunu ve büyük arazilerde haşhaş üretimi yaptığını ifade ediyor.

Bu bölgede yaşayan köylüler de haşhaş tarlalarında çalıştırılıyor. Köylüler günlük olarak 20 dolar karşılığında tarlalarda haşhaşın bakımını yapıyor.

Bölge halkı Şam hükümetinin yarattığı kötü ekonomik koşullar nedeniyle bu işi yapmak zorunda kalıyor. Hükümete bağlı memurlar aylık sadece 100 dolar alabiliyor.

Haşhaş tarlalarında çalışan kişilerin telefon kullanmasına izin verilmiyor. Buradaki şartları yerine getirmeyen kişiler de sorgulamaya tabi tutuluyor.

Haşhaş hasat edildikten sonra bir süre depolarda tutuluyor. Bu konuda Humuslu bir kaynak şunları söylüyor: “Lübnan’dan gelen Hizbullah üyeleri dışında kimsenin bu depolara yaklaşmasına izin verilmiyor. Suriyeli çalışanlar bile bu depolara sokulmuyor.”

Burada depolanan haşhaş uyuşturucu için kullanılan özel yollardan El Qisêr, El Hêş ve El Hermel bölgelerine gönderiliyor. Burada da haşhaş kurutularak dışarı gönderilmek üzere hazırlanıyor. Bir kısmı da Suriye piyasasına sürülüyor.

Suriye’de uyuşturucu maddeler genellikle Tartûs, Banyas ve Lazkiye’ye gönderiliyor. Buradan da deniz yollarıyla Ürdün ve körfez ülkelerine sevk ediliyor. Şam hükümetine bağlı güvenlik güçleri Hizbullah ile çatışmamak için Hizbullah’ın kontrolündeki bölgelere girmiyor. Şam hükümeti de Hizbullah ile gerginlik yaşamak istemiyor. Uzun yıllar süren Suriye krizinde Hizbullah Şam hükümetine önemli destekler sundu.

UYUŞTURUCU MADDE ÜRETİM TESİSLERİ

Humus’ta bulunan bir başka kaynak da kentte bulunan uyuşturucu üretim tesislerinin Lübnan Hizbullah’ının kontrolünde olduğunu söyledi. Bölgenin büyük tesislerinden birinin Zêt beldesinde olduğunu söyleyen kaynak, bu tesisin aslen Lübnanlı olan Huh Ziêtêr adlı bir kişi tarafından kontrol edildiğini belirtti.

Bunun yanı sıra Xirbet Tîn Nûr ilçesinde Captagon üretim tesisi bulunuyor. Ebû Ali adlı bir kişi bu tesisi kontrol ediyor. Bu tesis İran’a yakın Hizbullah’ın hava savunma sisteminin bulunduğu bölgede bulunuyor.

Bir başka tesis El Eqebe beldesinde bulunuyor. Suriye-Lübnan yolu üzerinde bulunan bu tesis bir kadın ve bir erkek tarafından yönetiliyor. Tesiste Captagon hapları üretiliyor.

Kaynaklardan edinilen bilgilere göre bu tesislerde günlük 400 binin üzerinde Captagon hapı üretiliyor.

GENÇLER ÜZERİNDE CİDDİ BİR TEHDİT OLUŞTURUYOR

Konuya ilişkin konuşan Humus Uyuşturucu Madde ile Mücadele Yönetimi Üyesi X.M., “Humus, Lübnan yolu üzerinde bulunduğu için uyuşturucu ticaretinin merkezi haline geldi. Bu yıl Humus’ta bin 450 kg uyuşturucu madde ele geçirildi. Haşhaş ekim alanları yüzde 6 arttı. Bu rakamlar uyuşturucu ile mücadeleyi zorlaştırıyor” ifadelerini kullandı.

Uyuşturucu maddenin artmasıyla birlik uyuşturucu mafyaları da arttı. Bu konuda Psikolog Mihemed Zirêq, “Bu maddeleri kullananlar saldırgan oluyor ve kişilik bozuklukları yaşıyor. İradelerini kaybettikleri için kontrollerini de kaybediyorlar” dedi.

Dr. Heysem Seqir de 15-20 yaş aralığındaki gençlerin uyuşturucu madde bağımlısı olduğuna dikkat çekerek, “Ailenin yetersiz kalması ve gençlerin yaşadığı kişilik bozuklukları gençleri uyuşturucu madde kullanımına itiyor. Birçok genç çaresizlikten uyuşturucu maddeye yöneliyor. Suriye krizinin yarattığı olumsuz psikolojiden uzaklaşmak isteyen gençler uyuşturucu kullanmaya başlıyor” ifadelerini kullandı.

Uyuşturucu madde bağımlılığı ile mücadele eden uzmanlar, mücadelenin başarılı olması için ailelerin daha duyarlı olması gerektiğini söylüyor. Ailelerin çocuklarıyla ilgilenmeleri ve uyuşturucu maddenin zararları konusunda çocuklarını bilinçlendirmesi gerekiyor.

BM verilerine göre dünyanın 170 ülkesinde uyuşturucu ticareti yapılıyor. Dünyada 16 milyon kişi uyuşturucu maddeyi iğne yoluyla vücuduna veriyor. Her yıl ortalama 200 bin kişi uyuşturucu madde kullanımından yaşamını yitiriyor.

(rr)

ANHA