​​​​​​​Nesrin Abdullah: Seda ve Hind’in katillerini bulana dek mücadele edeceğiz

Kadın yöneticiler Seda ve Hind’in DAİŞ tarafından katledilmesinin ardından başlatılan operasyonlara ilişkin değerlendirmelerde bulunan YPJ Sözcüsü Nisrîn Abdullah, “Seda ve Hind’in katillerini bulana dek mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.

​​​​​​​Nesrin Abdullah: Seda ve Hind’in katillerini bulana dek mücadele edeceğiz
12 Feb 2021   08:52
QAMIŞLO-SILAVA ABDUREHMAN

Son dönemde DAİŞ’in bölgedeki eylemleri artmaya başladı. Özerk Yönetim projesine sahip çıkan çok sayıda yurtsever şahsiyet ve kanaat önderine yönelik suikast girişimleri oldu. Bazıları da katledildi. Son olarak Til Şayir Meclisi Eşbaşkanı Seda Feysel El Hermas ve yardımcısı Hind Letîf El Xîdêr’i kaçıran çeteler, iki kadını da katletti.

Seda ve Hind’in katledilmesinin ardından QSD, YPJ ve YPG’nin katılımıyla DAİŞ’in hücre yapılanmalarına karşı geniş çaplı operasyonlar başlatıldı.

Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan YPJ Sözcüsü Nesrin Abdullah, kadın yöneticilerin katillerini bulacaklarını vurguladı. DAİŞ’in hücre yapılanmasının bölgede aktif olmaya devam ettiğini kaydeden Nesrin, “DAİŞ’in hücre yapılanmaları özellikle Fırat bölgesinde yeniden kontrolü ele geçirmek için uğraşıyor. DAİŞ, bölgedeki siyasi ortamdan faydalanmaya çalışıyor. Kendini Suriye krizinin çözümü için garantör olarak gören devletlerin yarattığı siyasi boşluk DAİŞ’i cesaretlendiriyor. Diğer yandan Şam hükümetinin kontrolündeki bazı bölgelerde DAİŞ halen çok güçlü. Buradaki hücreler oradan destek alıyor. Türk devletiyle de maddi ve manevi olarak ilişki halinde olan DAİŞ, özellikle Türk devletinden büyük maddi destekler görüyor” şeklinde konuştu.

DAİŞ’e karşı direnmekten vazgeçmeyeceklerinin altını çizen Nesrin, “Birçok devlet DAİŞ’in yok edildiğini söylüyor. Ancak DAİŞ saldırmaya devam ediyor. Binlerce hücresi halen aktif olarak çalışıyor. Bu bölgede kendini yeniden var etmek için sürekli bir çaba içerisinde bulunuyor. Sadece hücrede değil cephede de yeniden aktif olmaya çalışıyorlar. Ellerinden çıkarılan toprakları yeniden elde etmek istiyor” dedi.

Nesrin devamla şunları kaydetti: “DAİŞ, Fırat bölgesinde çok sayıda kanaat önderi ve yurtsever aşiret liderini hedef aldı. Son olarak Seda ve Hind’in hedef alınması DAİŞ’in para için faaliyet gösteren küçük bir çete grubu olmadığını gösteriyor. DAİŞ ideolojik bir örgüttür ve amacı Irak-Şam devletini kurmaktır. Kendi radikal ideolojisini bu şekilde yaymaya çalışıyor. Kendi dışında hiçbir alternatifi kabul etmiyor.”

‘DAİŞ DEMOKRATİK PROJELERİ YOK ETMEK İSTİYOR’

DAİŞ’in Özerk Yönetim’i ve onu destekleyenleri sistematik bir şekilde hedef aldığına dikkat çeken Nesrin, “Onların radikal projelerine alternatif olan Özerk Yönetim projesini yok etmek istiyorlar” dedi.

Kadınların DAİŞ’e karşı direnişte büyük rol oynadığını kaydeden Nesrin, “DAİŞ’e karşı yürütülen savaşta YPJ cephedeki yerini aldı. YPJ, sadece kadınlar için kurulmuş bir savunma gücü değildir. Stratejik olarak her alanda mücadele etmeye devam etmektedir” ifadelerini kullandı.

‘KADINLARDAN İNTİKAM ALMAYA ÇALIŞIYORLAR’

YPJ’nin DAİŞ’e karşı savaşan ilk kadın ordusu olduğunu dile getiren Nesrin, “Tarihte DAİŞ gibi çok fazla radikal örgüt ortaya çıktı. Hiçbirinin karşısına bir kadın ordusu dikilmedi. DAİŞ de ilk defa bir kadın ordusuna karşı savaştı. YPJ, cesareti ve gücüyle önemli kazanımlar elde etti. Elde etmeye devam ediyor. Kadınların gücünü DAİŞ’e karşı gösterdi” diye konuştu.

Özerk Yönetim kurumlarında kadınların aktif rol aldığına dikkat çeken Nesrin, Seda ve Hind’in de öncü kadınlardan olduğuna işaret etti. Til Şayir Meclisi’nin kurulmasında Seda ve Hind’in büyük emeklerinin olduğunu ifade eden Nesrin, YPJ’nin DAİŞ’e karşı başlatılan operasyonlara katılarak Seda ve Hind’in katillerini bulmak için üzerine düşeni yaptığını belirtti.

Nesrin, DAİŞ’in kadın karşıtı politikalarına dikkat çekerek, “DAİŞ, Şengal’e saldırdığında ilk olarak kadınları hedef aldı. YPJ, o dönemde de tüm kadınların intikamını almak için DAİŞ’e karşı savaşma sözü vermişti.

‘KADINLAR ŞEHİTLERİN İZİNDE’

Kuzey ve Doğu Suriye’de kadınların ördüğü devrimin dünyada ses getirdiğini hatırlatan Nesrin, “Kadınlar, hiçbir ulus, inanç, kültür ve mezhebi dışlamadı. Demokratik ulus perspektifi etrafında herkese eşit mesafede durdu. Bugün ortaya çıkan örgütlü yapıda kadınlar Özerk Yönetim kurumlarında yerini almaktan geri durmamalıdır. İnsanlık için verilen büyük mücadelede bedeller ödüyoruz. Tüm kadınlar şehitlerin izinde direnişini sürdürmeli ve mücadelesini büyütmelidir” diyerek sözlerini tamamladı.

(rr)

ANHA

<iframe width="560" height="315" src="https://www.youtube.com/embed/Ivh_-9ta9ds" frameborder="0" allow="accelerometer; autoplay; clipboard-write; encrypted-media; gyroscope; picture-in-picture" allowfullscreen></iframe>