PAJK’lı tutsak: Mücadeleyi büyütelim tecridi kıralım

Türkiye ve Bakurê Kürdistan’daki Türk zindanlardaki PKK’li ve PAJK’lı tutsaklar, mücadeleyi dışarıda da büyütme ve ortak mücadeleyle tecridi kırma çağrısı yaptı.

PAJK’lı tutsak: Mücadeleyi büyütelim tecridi kıralım
7 Aralık 2020   07:47
QAMİŞLO-ZİLAN DERSİM

PKK’nin kuruluş yıl dönümü olan 27 Kasım’da Türkiye ve Bakurê Kürdistan’daki Türk devleti zindanlarındaki tutsaklar tecrit ve zindanlardaki hukuk dışı keyfi uygulamalara karşı dönüşümlü bir açlık grevine başladı.

Dışarıda da yankı bulan greve desteklerin daha da büyütülmesi çağrısı yapan tutsaklar, mücadelenin ortaklaştırılarak sonuç alabileceğinin önemine dikkat çekiyor.

1997 Mayıs’ında tutuklanan ve Şakran Aliağa F Tipi Kadın Cezaevinde bulunan tutuklulardan F.S., ailesiyle yaptığı telefon görüşmesinde aynı mesajı vererek, ağırlaştırılmış tecridin devam ettiğini ve ancak zindanlar ile toplumun ortak mücadelesiyle kırılabileceğine dikkat çekti.

‘HALKIMIZ SESSİZ KALMAMALI’

F.S., ailesiyle görüşmesinde başlatılan açlık grevi eyleminin, cezaevlerinde sürdürülen baskı ve tecrit uygulamalarının kırılması için son derece önemli olduğunu belirterek, “Bu mücadele Önder Apo’nun felsefesine, mücadele ruhuna bağlılık ve kilitlenmedir” dedi.

Topluma da açlık grevleri eylemlerine sahip çıkma çağrısı yapan F.S. insan hakları komitesi ve barolarının da artık bu baskılar karşısında sessiz kalmaması gerektiğini, halkın ve demokratik kurumların direnişe en güçlü şekilde sahip çıkmalarının önemine dikkat çekti.

‘KANSER HASTASI FATMA ÖZBAY’IN TEDAVİSİ ÜZERİNDE DURULMUYOR’

Cezaevlerindeki yaşanan hak ihlallerine de dikkat çeken F.S., baskıların aralıksız şekilde devam ettiğini, sağlık sorunları olan tutsakların tedavilerini yapılmadığını, kaydetti. F.S., Kaldıkları Şakran Aliağa cezaevinde kanser hastası Fatma Özbay’ın tedavisinin gerektiği gibi yapılmadığını, hastaneye zamanında götürülmediği gibi, genel karantina odasında tutulduğu bilgisini verdi.

KORONA KARANTİNA ODALARINDA 40 KİŞİ KALIYOR

Cezaevlerinde her geçen gün yayılan koronavirüs salgınına da dikkat çeken F.S., kaldıkları cezaevinde 2 karantina odası olduğunu, bu odalarda da 40 kişinin kaldığı bilgisini paylaştı.

Karantina odalarında kalanların sayısının azaltılması için defalarca girişimlerde bulunmalarına rağmen bu taleplerinin dikkate alınmadığını belirten F.S., sosyal mesafeye dikkat edin diye kendilerini uyaranların 40 kişiyi bir odaya koymalarının kabul edilemez olduğunu söyledi.

F.S., defalarca sorunlarını cezaevi müdürüne iletmek için girişimlerde bulunduğunu da söyleyerek, tüm taleplerine rağmen müdürün kendileriyle görüşmediğini, belirtti.

 ‘BASKINLARA MARUZ KALIYORUZ’

Cezaevlerinde sistematik bir şekilde maruz kaldıkları baskılara da özellikle dikkat çeken F.S., gardiyanların tutsaklara keyfi uygulamalarda bulunduğunu söyledi.

 “Çok sayıda gardiyan koğuşlara girerek odaları dağıtıyor. Yapılan baskınlar kısa aralıklarla sürekli yaşanıyor. Bireysel eşyalarımızı keyfi şekilde kontrol ediyorlar. Kitap, fotoğraf, mektup ve radyolara el konuldu ” bilgisini paylaştı.

Aramalarda kendilerinin sürekli olarak sözlü ve psikolojik şiddete maruz bırakıldıklarını, buna karşı savcılığa birçok kez dilekçe yazmalarına rağmen dilekçelerinin dikkate alınmadığı, söyledi.

Tüm baskılara karşı açlık grevi eylemine başladıklarını hatırlatan F.S., toplumun da gerekli desteği vermesiyle tüm bu baskı ve tecrit uygulamalarının son bulacağını kaydetti ve dışarıdaki herkese mücadeleyi büyütme çağrısı yaptı.

ANHA