‘Kuzey Suriye yeni bir trajediyle karşı karşıya’

Yazar ve Suriyeli muhalif Elî El Emîn El Siwêd, “Şam hükümeti ve işgalci Türk devleti arasındaki gizli anlaşmalar artık açığa çıktı ve masanın altındakiler masanın üstüne çıktı. Aralarındaki herhangi bir anlaşma kuzey Suriye’nin demografik yapısını ve haritasını trajik bir şekilde değiştirecek bu da Türk devletinin çıkarına olacaktır. Türk devleti o bölgeleri işgal edecek ve topraklarına katacaktır” dedi.

‘Kuzey Suriye yeni bir trajediyle karşı karşıya’
1 Jul 2024   06:22
HABER MERKEZİ
YEHYA EL HEBÎB

Şam hükümeti ile işgalci Türk devleti arasındaki ilişkilerin ilerleme kaytetmesine ilişkin ANHA’ya değerlendiremelerde bulunan Yazar ve Suriyeli muhalif Elî El Emîn El Siwêd, “İşgalci Türk devleti, Halep kentini rejime teslim ettikten sonra iki taraf arasındaki ilişkiler iyileşmiş gibi görünüyor. Aralarındaki çatışmalar, sadece Astana ve Soçi tarafları arasındaki rollerin paylaşımıdır” dedi. 

El Siwêd, “Türk devleti, Halep’i rejime teslim etti. Silahlı gruplara da silahsız bölgeleri rejime teslim etmeleri konusunda baskı yaptı. Rejimle anlaşmasıyla Efrîn ve Suriye’nin kuzeyini işgal etti. Rejim güçlerinin güneye girişi İdlib vilayetinin yarısını ele geçirip yeniden kontrol altına alması bunun bir kanıtıdır. Bunun yanında Türk devletinin merkezleri rejim ordusunun ön cephesinde kaldı ve rejimi koruduktan sonra mevcut merkezlerine geri çekildi” bilgisini paylaştı.

ADANA ANLAŞMASI’NIN DEĞİŞTİRİLMESİ BAHANESİYLE MASA ALTINDAKİ İLİŞKİLER MASANIN ÜSTÜNE ÇIKTI

El Siwêd sözlerini şöyle sürdürdü: “Ankara-Şam arasındaki herhangi bir anlaşmadan ya da normalleşme ihtimalinden bahsettiğimizde, gizli ikili ilişkilerin ortaya çıkmasından bahsediyoruz. Masanın altındaki gizli ilişkiler masanın üstüne çıktı. Bu gelişmenin arkasında yeni anlaşmalar var. Bu anlaşmalardan Esad ile Erdoğan arasında yeni bir anlaşma yapılacağı görülüyor. Bana göre anlaşma, Esad’ın Adana Anlaşması’nı değiştirerek Suriye’nin kuzeyini bırakması ya da Türkiye sınırlarını Suriye sınırı boyunca 30 kilometre derinliğinde terk etmesidir.”

TÜRK DEVLETİNİN ÇIKARLARINI ESAS ALAN ANLAŞMA

Bu anlaşmanın Türk devletinin çıkarlarına veya Misak-ı Milli’ye göre olduğu uyarısında bulunan El Siwêd, “Eğer rejim o bölgeleri Türk devletine verirse, Esad rejiminin Türk devletini ödüllendirmesi olarak okunacaktır. Çünkü Suriye devrimini yenilgiye uğrattı. Suriye rejimi ise Adana Anlaşması’nı değiştirdiğini iddia edecek ve Suriye topraklarının Türk devleti tarafından işgal edilmesini meşrulaştıracak. Ya da muhalif olan 8 milyon Suriyelinin sorumluluğunu almayacaktır” diye belirtti.

SURİYE TOPRAKLARININ İŞGAL EDİLMESİNİN MEŞRULAŞTIRILMASI

Mevcut ve yeni hedefleri ilişkin El Siwêd şunları dile getirdi: “İki taraf arasındaki anlaşma Türk ordusunun Suriye’nin kuzeyi ve Fırat’ın doğusuna girişi için meşru bir çözüm bulunması konusunda olduğu görülüyor. Buna karşın Türk devleti Zawiye Dağı’ndan çekilecek ve M4 Yolu’nu rejime teslim edecek. Himêmin üssünde işgalci Türk ordusu ve rejim ordusunun askeri komiteleri arasında yapılan askeri toplantılar, bunun yakın olduğunu gösteriyor.”

SURİYE’NİN KUZEYİ YENİ BİR TRAJETİYLE KARŞI KARŞIYA : ART ARDA KARIŞIKLIK

İki taraf arasındaki anlaşmaların kuzey Suriye'nin haritasını ve demografisini trajik bir şekilde değiştireceğini belirten El Siwêd, bölgenin 30 kilometre derinlikte işgalci Türk devletinin kontrolünde olacağını, Türk devletinin İskenderun ve Kuzey Kıbrıs gibi bu bölgeleri de yavaş yavaş kendi topraklarına katacağı uyarısında bulundu.

Gelecekte yaşanabilecek olaylara ilişkinde El Siwêd, “Türk devleti ve Suriye rejiminin İdlib ile Kuzey ve Doğu Suriye’deki durum konusunda anlaşmaya yakın oldukları açıktır. Ancak hiçbir anlaşma ABD’nin onayı olmadan hayata geçemez. Ya da Soçi’deki taraflar ABD’nin başkanlık seçimleriyle meşguliyetini bu anlaşmayı hayata geçirmek için kullanacaklar” diye konuştu.

(df)

ANHA