‘İlk kurşunun atılması zalim ve işgalcilere karşı bir uyarıydı’
HPG’li şehitlerin aileleri, 15 Ağustos silahlı mücadelenin ilan edilmesi ve düşmana karşı ilk kurşunun atılmasının zalim ve işgalcilere karşı bir uyarı olduğunu belirtti. Aileler, Kürt ve Kürdistan halkına HPG mücadelesine sahip çıkmaya ve kazanımları korumaya çağırdı.
15 Ağustos Atılımı, işgalci Türk devletine karşı silahlı mücadelenin ilanının 40’ıncı yıldönümü. 15 Ağustos'ta Şehit Komutan Egîd (Mahsum Korkmaz) öncülüğünde Kürdistan'ın dört parçasında ve dünyada yankılanan “ilk kurşun” eylemini gerçekleştirildi. Eylem Kürt ve Kürdistan halkı ile gençlerin bugünde devam eden mücadele ve direnişe katılımlarının yolunu açtı.
Şehit Komutan Egîd’in eliyle ilk kurşunun atılması ve işgalci Türk devletine karşı silahlı mücadelenin başlatılması 15 Ağustos Atılımı olarak tanınmakta.
Ayten Reşo, Halk Savunma Güçleri’nin (HPG) 3 şehidinin; 1992 yılında Kürdistan Özgürlük Hareketi’ne katılan ve 1995’te Garzan bölgesinde şehit düşen Rênas (Nîdal Reşo), 1996 yılında Kürdistan Özgürlük Hareketi’ne katılan ve 1997 yılında Başûrê Kurdistan’da şehit düşen Bedran (Hesen Reşo) ve 2014 yılında İç Güvenlik Güçleri’ne katılan ve 2017 yılında şehit düşen Nedîm Reşo’nun kız kardeşi.
Ayten Reşo, 1994 yılında Kürdistan Özgürlük Hareketi’nin saflarına katılan ve Şam hükümeti tarafından 2017’de Suriye’de yakalandıktan sonra işgalci Türk devletine teslim edilen ve hala zindanda kalan Fuad’ın da (Mihemed Reşo) kız kardeşi.
15 Ağustos Hamlesi sayesinde askeri güçlerin kurulduğuna dikkat çeken Ayten, “Bu güç, varlığımızı, kültürümüzü, dilimizi ve toprağımızı sömürgecilerin saldırılarından korudu. Biz hakların verilmediğini, alındığını çok iyi biliyoruz. Düşmanla yumuşak politika işe yaramıyor” dedi.
Ayten, kardeşlerinin Şehit Komutan Egîd’in cesareti nedeniyle harekete katıldıklarını belirterek, “Şehit Egîd, Kurmênc Dağı’nda ve Kürdistan’ın diğer bölgelerinde birçok Kürt gencini etkiledi ve onlar sömürgecileri karşı mücadele eden kahraman savaşçılar haline gelmiştir. Kardeşim Nîdal da halkını zulüm ve kölelikten kurtarmak için silah alanlar arasındaydı” ifadelerini kullandı.
Ayten Reşo, “Kürtlerin kendilerine yönelik işgal politikalarını ve düşmanlığı bitirmek için böyle bir hamleye ihtiyacı vardı. Meşru savunma hakkı kapsamında saldırılara yanıt vermek bizim yanıtımızdır” diye belirtti.
‘ÖZGÜR KÜRDİSTAN FEDAKÂRLIK İSTİYOR’
Kürdistan Özgürlük Hareketi’ni, kadrolarını ve örgütlenme biçimini çocukluğundan beri yakından tanıyan, Kürdistan'da kahramanlık destanları yazan ve 1995’te yoldaşlarıyla birlikte işgalci Türk devletinin kurduğu pusuda şehadete ulaşan şehit Cîhad'ın (Ednan Şêxo) ablası Zehîde Şêxo, "1993 yılında harekete katılan kardeşim, özgür bir Kürdistan’ın ancak fedakârlıkla ve Şehit Komutan Egîd gibi bir cesarete sahip olmakla kurulacağına inanıyordu" dedi.
15 Ağustos Atılımı’nın ve Şehit Komutan Egîd'in halk üzerindeki etkisine dikkat çeken Zehîde, "Komutan Egîd, Kürt davasına ve Önder Abdullah Öcalan'ın fikirlerine bağlı olduğu için işgalciliğe karşı silahlı mücadeleyi ilan etti. 15 Ağustos atılımıyla, hiçbir gücün özgürlük isteyen bir halkın iradesini kıramayacağını kanıtlamak istedi” şeklinde konuştu.
`İLK KURŞUNUN ATILMASI ZALİMLER VE İŞGALCİLER İÇİN BİR UYARI OLDU'
Önder Abdullah Öcalan'ın 1999 yılında kaçırıldığı yıl harekete katılan şehit Demhat'ın (Mistefa Omer) annesi Asya Cafer, oğlunun Şehit Komutan Egîd'in yarattığı destanın etkisiyle Kürdistan Özgürlük Hareketi’ne katıldığını söyledi.
Şehit Komutan Egîd'in Kürt davasındaki öncü rolüne vurgu yapan Asya Cafer, "Komutan Egît ve yoldaşları, halk için büyük fedakârlıklar yaptılar. Düşmanın, alnının tam ortasında patlayan ilk kurşun, zalimlere ve işgalcilere bir uyarıydı. Kürdistan'a saldıranlara verilecek karşılık sert olacaktır. Kürtler, eski Kürtler değildir. Artık taviz vermezler. Haklarını mutlaka alacaklardır. Komutan Egid'in Kürdistan Özgürlük Hareketi’nin ilkelerine bağlılığı ve cesareti, ilk kurşunu atması ve silahlı mücadeleyi duyurması, hareketin direniş tarzını değiştirerek birçok gencin harekete katılmasını sağladı” dedi.
15 Ağustos Atılımı’nın kazanımlarını hatırlatan Asya Cafer, "Bu kazanımlar sayesinde bölgeyi işgal saldırılarına karşı koruyan askeri güçlerimizi kurduk. Ayrıca haklarımızdan vazgeçmeyeceğimizi ve gerekirse güç kullanarak ve zorla haklarımızı elde edeceğimizi de tüm dünyaya gösterdik" ifadelerini kullandı.
Yurtseverlere ve Kürt halkına Kürdistan Özgürlük Hareketi’ne sahip çıkma çağrısında buluna Asya Cafer, Kürt davasını zafere ulaştıracak hakikatin yolunun bu olduğunun altını çizerek "Gerillalar var olduğu müddetçe bizler de var olacağız. Bu temelde onların fedakârlıklarına layık olmak için mücadeleyi büyütmeli ve Önder Abdullah Öcalan'ın fikirleri doğrultusunda örgütlenmeliyiz” diye konuştu.
(mab-df)
ANHA
‘İlk kurşunun atılması zalim ve işgalcilere karşı bir uyarıydı’
15 Ağustos Atılımı, işgalci Türk devletine karşı silahlı mücadelenin ilanının 40’ıncı yıldönümü. 15 Ağustos'ta Şehit Komutan Egîd (Mahsum Korkmaz) öncülüğünde Kürdistan'ın dört parçasında ve dünyada yankılanan “ilk kurşun” eylemini gerçekleştirildi. Eylem Kürt ve Kürdistan halkı ile gençlerin bugünde devam eden mücadele ve direnişe katılımlarının yolunu açtı.
Şehit Komutan Egîd’in eliyle ilk kurşunun atılması ve işgalci Türk devletine karşı silahlı mücadelenin başlatılması 15 Ağustos Atılımı olarak tanınmakta.
Ayten Reşo, Halk Savunma Güçleri’nin (HPG) 3 şehidinin; 1992 yılında Kürdistan Özgürlük Hareketi’ne katılan ve 1995’te Garzan bölgesinde şehit düşen Rênas (Nîdal Reşo), 1996 yılında Kürdistan Özgürlük Hareketi’ne katılan ve 1997 yılında Başûrê Kurdistan’da şehit düşen Bedran (Hesen Reşo) ve 2014 yılında İç Güvenlik Güçleri’ne katılan ve 2017 yılında şehit düşen Nedîm Reşo’nun kız kardeşi.
Ayten Reşo, 1994 yılında Kürdistan Özgürlük Hareketi’nin saflarına katılan ve Şam hükümeti tarafından 2017’de Suriye’de yakalandıktan sonra işgalci Türk devletine teslim edilen ve hala zindanda kalan Fuad’ın da (Mihemed Reşo) kız kardeşi.
15 Ağustos Hamlesi sayesinde askeri güçlerin kurulduğuna dikkat çeken Ayten, “Bu güç, varlığımızı, kültürümüzü, dilimizi ve toprağımızı sömürgecilerin saldırılarından korudu. Biz hakların verilmediğini, alındığını çok iyi biliyoruz. Düşmanla yumuşak politika işe yaramıyor” dedi.
Ayten, kardeşlerinin Şehit Komutan Egîd’in cesareti nedeniyle harekete katıldıklarını belirterek, “Şehit Egîd, Kurmênc Dağı’nda ve Kürdistan’ın diğer bölgelerinde birçok Kürt gencini etkiledi ve onlar sömürgecileri karşı mücadele eden kahraman savaşçılar haline gelmiştir. Kardeşim Nîdal da halkını zulüm ve kölelikten kurtarmak için silah alanlar arasındaydı” ifadelerini kullandı.
Ayten Reşo, “Kürtlerin kendilerine yönelik işgal politikalarını ve düşmanlığı bitirmek için böyle bir hamleye ihtiyacı vardı. Meşru savunma hakkı kapsamında saldırılara yanıt vermek bizim yanıtımızdır” diye belirtti.
‘ÖZGÜR KÜRDİSTAN FEDAKÂRLIK İSTİYOR’
Kürdistan Özgürlük Hareketi’ni, kadrolarını ve örgütlenme biçimini çocukluğundan beri yakından tanıyan, Kürdistan'da kahramanlık destanları yazan ve 1995’te yoldaşlarıyla birlikte işgalci Türk devletinin kurduğu pusuda şehadete ulaşan şehit Cîhad'ın (Ednan Şêxo) ablası Zehîde Şêxo, "1993 yılında harekete katılan kardeşim, özgür bir Kürdistan’ın ancak fedakârlıkla ve Şehit Komutan Egîd gibi bir cesarete sahip olmakla kurulacağına inanıyordu" dedi.
15 Ağustos Atılımı’nın ve Şehit Komutan Egîd'in halk üzerindeki etkisine dikkat çeken Zehîde, "Komutan Egîd, Kürt davasına ve Önder Abdullah Öcalan'ın fikirlerine bağlı olduğu için işgalciliğe karşı silahlı mücadeleyi ilan etti. 15 Ağustos atılımıyla, hiçbir gücün özgürlük isteyen bir halkın iradesini kıramayacağını kanıtlamak istedi” şeklinde konuştu.
`İLK KURŞUNUN ATILMASI ZALİMLER VE İŞGALCİLER İÇİN BİR UYARI OLDU'
Önder Abdullah Öcalan'ın 1999 yılında kaçırıldığı yıl harekete katılan şehit Demhat'ın (Mistefa Omer) annesi Asya Cafer, oğlunun Şehit Komutan Egîd'in yarattığı destanın etkisiyle Kürdistan Özgürlük Hareketi’ne katıldığını söyledi.
Şehit Komutan Egîd'in Kürt davasındaki öncü rolüne vurgu yapan Asya Cafer, "Komutan Egît ve yoldaşları, halk için büyük fedakârlıklar yaptılar. Düşmanın, alnının tam ortasında patlayan ilk kurşun, zalimlere ve işgalcilere bir uyarıydı. Kürdistan'a saldıranlara verilecek karşılık sert olacaktır. Kürtler, eski Kürtler değildir. Artık taviz vermezler. Haklarını mutlaka alacaklardır. Komutan Egid'in Kürdistan Özgürlük Hareketi’nin ilkelerine bağlılığı ve cesareti, ilk kurşunu atması ve silahlı mücadeleyi duyurması, hareketin direniş tarzını değiştirerek birçok gencin harekete katılmasını sağladı” dedi.
15 Ağustos Atılımı’nın kazanımlarını hatırlatan Asya Cafer, "Bu kazanımlar sayesinde bölgeyi işgal saldırılarına karşı koruyan askeri güçlerimizi kurduk. Ayrıca haklarımızdan vazgeçmeyeceğimizi ve gerekirse güç kullanarak ve zorla haklarımızı elde edeceğimizi de tüm dünyaya gösterdik" ifadelerini kullandı.
Yurtseverlere ve Kürt halkına Kürdistan Özgürlük Hareketi’ne sahip çıkma çağrısında buluna Asya Cafer, Kürt davasını zafere ulaştıracak hakikatin yolunun bu olduğunun altını çizerek "Gerillalar var olduğu müddetçe bizler de var olacağız. Bu temelde onların fedakârlıklarına layık olmak için mücadeleyi büyütmeli ve Önder Abdullah Öcalan'ın fikirleri doğrultusunda örgütlenmeliyiz” diye konuştu.
(mab-df)
ANHA
