Görev böyle yapılmaz Sayın Bogdanov! – Diyaa ISKENDER

Görev böyle yapılmaz Sayın Bogdanov! – Diyaa ISKENDER
23 Jun 2023   04:45

2 gün süren tartışmaların ardından Kazakistan'ın başkenti Astana'da Suriye'deki duruma ilişkin 20. uluslararası toplantı sona erdi ve sonuç olarak Suriye ve Türkiye rejimleri arasında Rusya ve İran'ın umduğu gibi bir yakınlaşma olmadı ve taraflar arasında uzlaşma sağlanmadı.

Görüşme sonucunda önceki 19 görüşmede olduğu gibi Suriye topraklarının birliğinin ve egemenliğinin önemine dair her zamanki gibi kati bir ifadeyle bir açıklama yapıldı.

Bu toplantıda ilgili ilginç olan, Rusya Devlet Başkanı Orta Doğu ve Kuzey Afrika heyeti başkanı Mihail Bogdanov'un görüşmeden birkaç saat önce yaptığı açıklamalardı. Bogdanov, Özerk Yönetim'i "bölücü proje" olarak nitelendirerek, ABD'nin Özerk Yönetim ile Suriye rejimi arasındaki diyaloğu engellediğini, Washington'un Özerk Yönetim gölgesindeki Kürt örgütlerini desteklediğini ve bunun kendileri için kabul edilemez olduğunu söyledi. Suriye topraklarının birliğini tehdit ettiğini iddia etti.

Bu tür anlamsız tartışmalardan kaçınan Özerk Yönetim, açıklamalara şu yanıtı verdi: "Özerk Yönetim, Suriye ulusal kararında bağımsızdır ve yerel ve uluslararası güçler arasındaki davalara ve ihtilaflara karışmaz. Suriye ulusal projesidir. Özerk Yönetim, krizi çözmek için Suriye'nin tüm taraflarıyla diyalog kurmaya hazırdır.”

GÖREV BÖYLE YAPILAMAZ, SAYIN BOGDANOV!

Özerk Yönetim'in 18 Nisan'daki açıklamasını tamamen görmezden gelen Rus yetkililerin Özerk Yönetim'i "bölücü proje" olarak tanımlaması yeni bir şey değil. Bu bildiride Özerk Yönetim, Suriye topraklarının birliğini ve Suriye halkının çektiği sıkıntıların sona erdirmeye, tüm siyasi partileri deklarasyona ve insancıllığını tanımlayan diğer birçok maddeye katılmaya davet etmiştir. Ancak bu deklarasyon hem Şam hükümeti hem de "garantör" devletler tarafından görmezden gelindi.

Özerk Yönetim'in çalışmaları hakkında bazı yorumlarımız olabilir, ancak DAIŞ, Cebhet El Nusra ve ortaklarıyla mücadeledeki rolü inkar edilemez. Ayrıca bölgeyi ve çevre devletleri terörizm ve tehditlerinden korumak için 11 binden fazla şehit verdi ve çok sayıda savaşçısı da yaralandı. Şam hükümeti kaçtıktan sonra 5 milyon insanın yaşadığı Suriye topraklarının üçte birini yönetmedeki rolünü inkar edemeyiz.

BOGDANOV VE ONUN GİBİ KİŞİLER BUNLARI GÖRMEZ

İsrail'in yüzeyi kadar Suriye topraklarını da işgal eden işgalci Türk devleti, bu bölgelerde Türkleştirme politikaları yürütüyor ve yurttaşları Türk lirası kullanmaya, bina ve kurumlara Türk bayrağı asmaya, Türkçe ders vermeye, Türkleşmeye zorluyor. Şehir ve köylerin isimleri değiştirildi. Ağaçlar kesildi, çeteler desteklendi, vahşi her türlü eylem yaşandı.

Ayrıca Erdoğan, Soçi ile Ankara arasında İdlib ile ilgili anlaşmaların uygulanmasını geciktiriyor. Ilımlı silahlı örgütlerin ayrılması, Halep-Lazkiye yolunun açılmasını geciktiriyor. İşgalci Türk devleti, her gün Kuzey ve Doğu Suriye'ye kimyasal silah ve bombalarla saldırmaya devam ediyor. Yurtsever, asker ve sivil şahsiyetleri her gün hedef alıyor.  En son 20 Haziran'da Qamişlo-Tirbespiyê yolunda Qamişlo Kanton Meclisi Eş Başkanı Yusra Derwêş ile Eş Başkan yardımcısı Leyman Şiwêş ve Meclis üyesi Fırat Tuma hedef alındı.

Rus makamları bu suçlara ve ihlallere karşı konuşmadı.

2254 sayılı karara göre Suriye krizini çözmenin anahtarı, en büyük siyasi güç olan Özerk Yönetim ile diyalogdan geçiyor. Bu yönetimin askeri, ekonomik ve demografik önemi vardır. Çatışan taraflar üzerinde anlaşmaya varmak ve Suriyelilerin rüyasını gerçekleştirmek için her zaman diyalog çağrısında bulundu.

Özerk Yönetim'in Suriye krizinin başından beri Suriye krizinin çözümüne yönelik tüm toplantı ve diyaloglardan dışlandığını herkes biliyor. 2015 yılında BM'nin 2254 sayılı Kararının yayınlandığı tarihten itibaren Rusya, İran ve Türkiye'nin katıldığı, Astana, Soçi ve anayasa komitesindeki birçok toplantıya dahil edilmedi.

Bu dışlanma, Suriye halkının ve krizin çözümü yararına değildir.

Muhalif siyasi partileri siyasi çözüme inananlardan dışlamadan, Özerk Yönetim ile Şam hükümeti temsilcileri arasında bir görüşme görmemiz için Rusya ve İran Şam hükümetine baskı yapacak mı? Müzakerelerin başlayabilmesi ve çatışmanın sona ermesi için, Suriye’nin çektiği acıların sonunun başlangıcını yaşamak için, yeni, demokratik, ademi merkeziyetçi, adil ve güçlü bir yapıya ulaşana kadar çatışmanın gelecekte tekrarlanmamasını sağlamak için bu diyaloglar şarttır.

(rr)

ANHA