Türk devletinin çete ve kontra ağı devrede-Erdoğan ALTAN

Türk devletinin çete ve kontra ağı devrede-Erdoğan ALTAN
23 Aralık 2021   02:53

Gerilla güçleri karşısında darbe alan işgalci Türk devleti, elinde kalan MİT’e bağlı eski kontra birimlerini ve DAİŞ çetelerini paralel bir şekilde sahaya sürerek, Kürdistan’ın dört parçasında Kürt-Arap halklarını teslim alma aracı olarak kullanmaya çalışıyor.

Başûrê Kurdistan’ın Metina, Avaşin ve Zap bölgelerine yönelik, 23 Nisan’da başlattıkları işgal saldırını Kandil’e kadar genişleterek bu alanda da hakimiyeti sağlamayı planlayan işgalci Türk devleti, amacına ulaşamadı. Saldırılar 9’uncu ayına giriyor ancak Türk devleti hedeflediği Kandil’e giremediği gibi KDP’ye bağlı özel güçlerle birlikte girdiği bazı alanlardan de çekilmek zorunda kaldı.

Hava saldırılarının tamamında kullanılan kimyasal dahil tüm ileri teknoloji silahlara rağmen sonuç alamayan işgalci Türk devleti, son olarak MİT’e bağlı eski kontra birimleri ve yenilmiş DAİŞ çetelerini yeniden sahaya sürüyor. Kürdistan’ın dört parçasında 2014 yılında başlatılan “Çöktürme Planı” kapsamında işgal ve soykırım saldırılarını sürdüren Türk devleti, söz konusu plana Arap toplumuna yönelik saldırıları da dahil etmiş durumda.

Yeni dönemde devreye konulan güçler de dikkat çekici. Zira bu güçler arasında 1990’lı yıllarda Bakurê Kurdistan’da yurtseverleri kaçırma, katletme ve kontra faaliyetlerinde yer alan Hançer Timleri’de var. Ancak sadece bu da değil. Saldırıların başından bu yana Başûrê Kurdistan’da KDP’ye bağlı Zerewani, Gulan ve Roj çeteleri adlı özel güçlerini devreye koyan AKP-MHP faşist devleti, bunlara ek olarak örgütlediği Irak Türkmen Cephesi’ne bağlı faşist kesimleri de aktif hale getiriyor.

Rojava’da ise MİT, yenilmiş DAİŞ çeteleri ve ENKS’nin de içinde bulunduğu Suriye Muhalefeti’ne bağlı çete grupları devreye konuluyor. Özellikle Başûr ve Rojava’da MİT üyelerinin, açık şekilde yurtseverleri arayarak ajan ağını oluşturmaya çalışması, işgalci Türk devletinin ne kadar zorlandığını gösteriyor.

HANÇER TİMİ KİMLERDEN OLUŞUYOR?

Saldırılarını başlattığı alanlarda hakimiyet sağlayamayan işgalci Türk devleti, tıpkı 1990’lı yıllarda olduğu gibi yurtsever Kürtlerin kaçırılması, işkence edilerek katledilmesi gibi kirli uygulamalarıyla bilinen Hançer Timi’ni yeniden sahaya sürüyor.

Lekolin.org sitesinin yayınladığı özel habere göre, Şırnak’ın Uludere ilçesinin Sêgirkê ve Şêxan köylülerinden oluşan Hançer Timi’ne öncülük eden Sêgirkê eski belediye başkanı Sabri Babat ve Ehmedê Emo’nun oğlu İsmet’in 29 Ekim-20 Kasım tarihlerinde Botan bölgesindeki Hozê ve Mêrê köylerindeki arazilerde gizlendikleri öğrenildi.

İşgalci Türk ordusuyla saldırılara katılan yerel işbirlikçilerden oluşan Hançer Timi’nden bir grubun, operasyon tamamlanana kadar arazide saklanarak Özgürlük Gerillalarına yönelik istihbarat ve askeri faaliyetler yürüttükleri belirtildi.

Bu itirafçı, kontra ve çetelerden oluşan ‘Hançer Timi’ son birkaç yıldır yargısız infazlar, gerillaya karşı geliştirdikleri operasyonlar ve Kürt legal kurumlarına karşı faaliyetlerle gündeme geldi.

Son dönemlerde Türk devletinin kirli savaş örgütü olan JİTEM tarafından Kürdistan’da oluşturulup yeniden örgütlenip iş başına geçen “Kelleci” ve “Hançer” isimli kontra grupları 2010 yıllarında Şırnak, Hakkari, Bingöl, Siirt ve Dersim alanlarında “kelle avcılığı” yapıyordu.

Edinilen bilgilere göre, Hançer ve Kelleci timlerinin içerisinde bulunan yerel işbirlikçi korucular, 30 kişilik gruplar halinde Isparta-Eğridir dağ komando tugayında, 9-15 hafta arasında özel harekat timleri tarafından eğitildikten sonra Kuzey ve Başûr Kürdistan’a gönderiliyor.

2010 yılından bu yana Hançer ve Kelleci Timleri arasında aktif bir şekilde operasyonlara katılan ve para için kendi halkının cellatlığını yapan işbirlikçi korucuların bazılarının isimleri şöyle; Fahri K., Rahmi B., Orhan T., Servet K., Ali T., Aydın T., Kemal B., Ahmet K., Yakup K., Suphi K., Cevdet K., Faysal Ö., Nesim K., Reşat G., Selahattin G. ve Refik A.

BAŞÛR’DA ROJ ÇETELERİ İLE ITC AJANLARININ SALDIRILARI

İşgalci Türk devleti bu politikalarını, Başûrê Kurdistan’da da Roj çeteleri ve AKP-MHP iktidarına doğrudan bağlı olan Irak Türkmen Cephesi’ndeki paramiliter gruplar üzerinden yürütmeye çalışıyor.

Türk devleti, gerilla güçlerine karşı pusulama ve istihbarat faaliyetlerini Roj çeteleri üzerinden Başûr’da oluşturduğu ajan ağı vasıtasıyla toplayıp daha sonra İHA-SİHA’larla suikastlar yapmaya çalışıyor.

Aynı şekilde yaptığı açıklamalar ile Şengal ve Mahmur Kampı’nı tehdit eden AKP-MHP iktidarı, buradaki saldırıları da kendisine doğrudan bağlı olan Irak Türkmen Cephesi eski başkanı Erşat Salih öncülüğündeki, paramiliter grupları devreye koyarak yapmaya çalışıyor.

KUZEY-DOĞU SURİYE’DE MİT’İN PARAVAN ÖRGÜTÜ ŞAFAK DERNEĞİ VE DAİŞ

Kuzey ve Doğu Suriye bölgelerine yönelik geniş çaplı işgal saldırısı için uluslararası güçlerden destek alamayan işgalci Türk devleti, Rojava’da öncü yurtsever şahsiyetlere yönelik İHA-SİHA’larla suikastler yapıyor. Diğer yandan Özgürlük Savaşçıları karşısında yenilen DAİŞ’in gizli ve uyuyan hücreleri tekrardan harekete geçiriliyor. Bölgedeki istihbarat faaliyetlerini de Suriye iç savaşından bu yana kendini yardım kuruluşu adı altında örgütleyen MİT’e bağlı paravan örgüt olan Şafak Derneği üzerinden yapıyor.

Özellikle işgal edilen bölgelerde iç çelişki ve çatışma yaşayan çete gruplarından umudunu kesen işgalci Türk devleti, söz konusu her iki aktör üzerinden sonuç almak istiyor. 

Şafak isimli dernek Suriye iç savaşının başladığı 2011 yılında kuruldu. 2013 yılının başlarında ise resmen Suriye Rejimine bağlı olmayan bir kurum olarak varlığını ilan etti. Bu paravan örgüt kendini Suriyelilerden oluşan bir örgütlenme olarak gösteriyor. Buna karşın tüm yönetici ve çalışanlarının MİT talimatlarıyla hareket ettiği ortaya çıktı.

Her geçen gün örgütlenme ağını genişleten sözde Şafak Derneği, TC’nin işgal ettiği Bab, Celabrus, Ezaz, Efrîn ve Haleb’in kırsal bölgelerinde son bir yıldır aktif şekilde istihbarat çalışmaları yürütüyor. Yine İdlib’in Sermede, Dene, Selqin, Kefer Texarim ve Cisir El Şixur bölgelerinde etkinliği fazla olan Şafak Derneği’nin bu alanlarda farklı bir taktiğe başvurarak milliyetçilik temelli nüfuz alanını genişletmeye çalıştığı belirtiliyor.

EŞZAMANLI OLARAK YÜRÜTÜLEN SALDIRILARI TESADÜF DEĞİL

MİT direktifiyle Roj çeteleri, ITC paramiliter grubu, DAİŞ ve Şafak Derneği’nin, Kürdistan’ın Bakur, Başûr ve Rojava bölgelerine, İHA-SİHA saldırılarının, KDP’nin Sêmalka Sınır Kapısı’nı kapatmasının aynı zamana gelmesinin tesadüf olmadığını ortaya koyuyor. Kuşku yok ki, bu durumun ortaya çıkmasının perde arkasında da işgalci Türk devleti yaşadığı yenilgi var.

KÜRT HALKI KONTRALARI İYİ TANIYOR

İşgalci Türk devletinin yaşadığı yenilgi ve sıkışmayı aşmak için kontra güçleri devreye koyarak geliştirdiği politika ve uygulamaları Kürt halkı 1990’lı yıllardan bu yana iyi tanıyor.

Özellikle İHA-SİHA’larla Şengal, Maxmur ve Rojava’da yapılan suikastlarla yoğunlaştırılan saldırılara Kürt halkı yabancı değil. Yine de durumun bir zafer değil de bir yenilgi hali olduğunu da biliyor. Tüm bu saldırılara rağmen halk direnişinin her geçen gün büyütülmesi aslında bu bilinçli halin açık ifadesi oluyor.

Bu yüzden son dönemlerde halk, Bakur’da Hançer Timi adlı kontra yapısında yer alan işbirlikçileri deşifre ederek, Kürt Özgürlük Hareketi’ne her şekilde sahip çıkıyor. YPS/YPS-J’nin son bir ay içinde halk tarafından deşifre edilen 3 işbirlikçiyi cezalandırmış olması da, bilinçli ve örgütlü halk mücadelesinin sonucudur.

Aynı durum Kuzey-Doğu Suriye bölgeleri açısında da geçerlidir. MİT ile işbirliği içinde olan çok sayıda ajan ve işbirlikçi QSD ile Asayiş güçleri tarafından yapılan operasyonlar sonucu tutuklandı. Yine DAİŞ çeteleri Hesekê ve Qamişlo kantonlarında intihar saldırıları hazırlığı sırasındayken, halkın duyarlı ve bilinçli tutumu sonucu saldırılar gerçekleştirilmeden etkisiz hale getirilebildi. Tüm bunlar Türk devletinin Kürt ve Arap halklarına dönük geliştirmek istediği işgal ve katliam politikalarının, bölgedeki bilinçli ve örgütlü halkın savunma güçlerine verdiği destekle, nasıl boşa çıkarıldığını göstermesi açısından da son derece öğretici oluyor.

ANHA