Hak ihlallerinde sınır tanımayan Türkiye yargılanmalı
İşgalci Türk devletinin hiçbir ahlaki kuralı tanımadan, kutsal yerlere saldırdığını belirten Rebîh Îzedîn, uluslararası toplumu ve insan hakları kuruluşlarını Türk devletinin şehitliklere ve inanç merkezlerine yönelik ihlallerini durdurmaya çağırdı.
Türk devleti ve çeteleri, işgal ettiği bölgelerde ağır suçlar işlemeye devam ediyor. Efrîn Kantonu’nda bulunan mezarlıklar ve kutsal yerler de Türk devletinin ihlallerinden payını alıyor. İşgalciler, Şêranê ilçesine bağlı Metîna köyündeki Şehit Refik Şehitliği ile Cindirêsê ilçesine bağlı Qazqlî köyündeki Şehit Seydo Şehitliği’nin yanı sıra Efrîn merkezdeki Kefer Şîl yolu üzerinde bulunan Şehit Avesta Xabûr Şehitliği’ni de tahrip etti.
Buna karşılık, 4 Suriye insan hakları örgütü, işgalci Türk devletine bağlı çeteleri Efrîn'deki mezarlık ve kutsal yerlere yönelik ihlalleriyle ilgili olarak Birleşmiş Milletler’in (BM) inanç özgürlüğü ile ilgilenen birimlerine suç duyurusunda bulundu.
‘BÖLGENİN KİMLİĞİ DEĞİŞTİRİLMEYE ÇALIŞILIYOR’
Minbic Şehit Aileleri Meclisi Eş Başkanı Rebîh Îzedîn, işgalci Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye’nin güvenliğini ve demokratik ulus projesini yok etmek istediğini belirtti. Rebîh Îzedîn, “Türk işgalciliği, cinayet, kaçırma ve şehit mezarlıklarını yıkma suçlarını işleyerek, başta Efrîn olmak üzere işgal ettiği bölgelerin gerçek kimliğini değiştirmeye çalışıyor” dedi.
‘İŞGALCİ TÜRK DEVLETİ BU TÜR SUÇLARI HANGİ DİNE DAYANDIRIYOR?’
İşgalci Türk devleti ve ona bağlı çetelerin inanç yerlerine yönelik saldırılarında hiçbir ahlaki kuralı tanımadıklarını vurgulayan Rebîh Îzedîn, şunları sordu: “İşgalci Türk devleti bu tür suçları hangi dine dayandırıyor? İslam devleti olduğunu iddia ediyor. Şehitlik ve mezarlıkların hiçbir kutsallığı yok mu? Hiç tereddüt etmeden bu eylemler nasıl yapılır?”
Birleşmiş Milletler'e (BM) yapılan suç duyurularına rağmen BM’nin sessiz kaldığını dile getiren Rebîh Îzedîn, uluslararası topluma ve insan hakları kuruluşlarına bu eylemlere karşı ciddi bir tavır alma ve işgal altındaki topraklarda devam eden bu ihlallerinden dolayı Türk devletini cezalandırma çağrısında bulundu.
(mt)
ANHA
Hak ihlallerinde sınır tanımayan Türkiye yargılanmalı
Türk devleti ve çeteleri, işgal ettiği bölgelerde ağır suçlar işlemeye devam ediyor. Efrîn Kantonu’nda bulunan mezarlıklar ve kutsal yerler de Türk devletinin ihlallerinden payını alıyor. İşgalciler, Şêranê ilçesine bağlı Metîna köyündeki Şehit Refik Şehitliği ile Cindirêsê ilçesine bağlı Qazqlî köyündeki Şehit Seydo Şehitliği’nin yanı sıra Efrîn merkezdeki Kefer Şîl yolu üzerinde bulunan Şehit Avesta Xabûr Şehitliği’ni de tahrip etti.
Buna karşılık, 4 Suriye insan hakları örgütü, işgalci Türk devletine bağlı çeteleri Efrîn'deki mezarlık ve kutsal yerlere yönelik ihlalleriyle ilgili olarak Birleşmiş Milletler’in (BM) inanç özgürlüğü ile ilgilenen birimlerine suç duyurusunda bulundu.
‘BÖLGENİN KİMLİĞİ DEĞİŞTİRİLMEYE ÇALIŞILIYOR’
Minbic Şehit Aileleri Meclisi Eş Başkanı Rebîh Îzedîn, işgalci Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye’nin güvenliğini ve demokratik ulus projesini yok etmek istediğini belirtti. Rebîh Îzedîn, “Türk işgalciliği, cinayet, kaçırma ve şehit mezarlıklarını yıkma suçlarını işleyerek, başta Efrîn olmak üzere işgal ettiği bölgelerin gerçek kimliğini değiştirmeye çalışıyor” dedi.
‘İŞGALCİ TÜRK DEVLETİ BU TÜR SUÇLARI HANGİ DİNE DAYANDIRIYOR?’
İşgalci Türk devleti ve ona bağlı çetelerin inanç yerlerine yönelik saldırılarında hiçbir ahlaki kuralı tanımadıklarını vurgulayan Rebîh Îzedîn, şunları sordu: “İşgalci Türk devleti bu tür suçları hangi dine dayandırıyor? İslam devleti olduğunu iddia ediyor. Şehitlik ve mezarlıkların hiçbir kutsallığı yok mu? Hiç tereddüt etmeden bu eylemler nasıl yapılır?”
Birleşmiş Milletler'e (BM) yapılan suç duyurularına rağmen BM’nin sessiz kaldığını dile getiren Rebîh Îzedîn, uluslararası topluma ve insan hakları kuruluşlarına bu eylemlere karşı ciddi bir tavır alma ve işgal altındaki topraklarda devam eden bu ihlallerinden dolayı Türk devletini cezalandırma çağrısında bulundu.
(mt)
ANHA
