Apê Yusif’in Qazi Mihemed’den Önder Öcalan’a hikayesi
İşgalci Türk devletinin torunlarıyla birlikte katlettiği Apê Yusif Gulo, bütün yaşamını adadığı mücadelesinde emeği, sevgisi, fedakarlığı, insanlara verdiği güvenle daima Kuzey ve Doğu Suriyelilerin hafızasında canlılığını koruyacak.
İşgalci Türk devleti tarafından, 9 Kasım’da Qamışlo’nun Hilêliyê Mahallesi'nde SİHA’yla hedef alınarak torunları Mezlûm ve Mihemed Gulo ile birlikte şehit edilen Apê Yûsif Gulo, 1940’da Bakûrê Kurdistan’ın Nusaybin ilçesine bağlı Celê köyünde dünyaya gelir. Yurtsever bir ailede büyüyen Apê Yusif, Türk iktidarının Kürtlere yönelik baskı ve suçları nedeniyle ailesiyle birlikte Rojava’ya göç eder.
Rojava’ya göç ettikten sonra tarım yaparak geçimini sağlayan babasına yardım etmek için ilkokul 2’nci sınıfta okulu bırakan Apê Yusif, okulu bırakmış olsa da okuma ve araştırma aşkından hiç vazgeçmedi. Apê Yusif, Mela Şêxmus Ebdullah’dan Kuran-ı Kerim dersi alır ve dinleri araştırmaya başlar.
O dönemde Komünist Parti’nin kurucusu Nûri Ferhan aracılığıyla Komünist hareket ile tanışan Apê Yusif, Kürt siyasi hareketinin öncülerinden Cegerxwin ile tanışır ve partinin toplantı, yürüyüş gibi birçok çalışmasında bizzat yer alır.
Apê Yusif daha sonra 100 hanenin bulunduğu Qamişlo’nun Hilêliyê mahallesine yerleşerek, burada Demokrat Parti kurucusu Mehmud Niyo ve Seydayê Keleş gibi yurtsever şahsiyetlerle tanışır.
YAŞAMINI KÜRT MÜCADELESİNE HİZMET ETMEYE ADADI
Bir yıl içinde Demokratik Parti’ye katılan ve partinin Qamişlo sorumlusu olan Apê Yusif, 60’lı yılların başında Başûrê Kurdistan’da Barzani devrimine katılmak ister ancak partinin çalışmaları nedeniyle katılamaz.
Yaşamını Kürt mücadelesine hizmet etmeye adayan Apê Yusif, Qazi Mihemed’den Mela Mistefa Barzani devrimine ve Önder Abdullah Öcalan öncülüğündeki Kürdistan Özgürlük Hareketi mücadelesine kadar, tanık olduğu Kürt halk devrimlerine desteğinde bir gün bile eksikliğe düşmedi. Apê Yusif birçok kez Önder Abdullah Öcalan ile bir araya geldi ve Önder Öcalan’a Kürt halk mücadelesine hizmet etmeye devam etme sözü verdi.
Apê Yusif, 1975’te savaşçı Osman Sebri, ölümsüz Kürt siyasetçi Hemid Hac Derwiş ve Nuredin Zaza tarafından kurulan Xoybun Hareketi’nde yer aldı. Hareketin üyeleri 1976’da solcular ve sağcılar olarak ikiye ayrıldı. Apê Yusif solcular arasında yer alarak, 1966’da ilk konferanslarını gerçekleştirdikleri Suriye Sol Partisi’ni arkadaşlarıyla kurar.
Mela Mistefa Barzani devrimine destek verdiklerini söyleyen Apê Yusif’in kardeşi Ehmed Gulo, kardeşinin o dönemde de devrime hizmet eden Rojava’daki şahsiyetler arasında yer aldığını ifade etti.
Ehmed Gulo, “Eylemlerimiz Barzani devriminin başarısızlıkla sonuçlandığı 1975 yılına kadar devam etti. Devletler arasında devrim ateşini söndürmek amacıyla yapılan anlaşmalardan sonra Barzani devrimi oldu” ifadelerini kullandı.
PKK DESTEĞİNDE HERHANGİ BİR İKİLEMDE KALMADI
Devrimin başarısız olmasından sonra Başûrê Kurdistan’dan Rojava’ya çok sayıda göç olduğunu dile getiren Ehmed Gulo, “Kardeşim güvenlik sorunu yaşayan ve yakalanma riski olan birçok göçmeni evinde sakladı. Yiyecek, içecek ve giysi ihtiyaçlarını karşıladı. Şehit Yusif Gulo, Bakûrê Kurdistan’da Kürt halk ayaklanmasının başından bu yana Önder Abdullah Öcalan’ın öncülüğündeki PKK’ye desteğinde ikilemde kalmadı” şeklinde konuştu.
Ehmed Gulo konuşmasına şu şekilde devam etti: “Önder Öcalan'ı ilk olarak 1986 yılında Şam'da ziyaret eden Yûsif Gulo, O’nun mücadelesinden ve direnişinden hemen etkilenmişti. Önder Öcalan'ın fikirlerini esas alarak mücadelesine başladı.”
Lübnan'ın Bekaa bölgesinde, Mahsum Korkmaz Akademisi'nde kongresini gerçekleştiren ve 1982 yılında işgalci Türk ordusuna karşı savaşmak üzere ülkeye dönme kararı alan PKK'nin, 15 Ağustos 1984'te silahlı mücadeleye başlamasının ardından Şehit Yûsif Gulo'nun oğlu Nûredîn Gulo, 1988 yılında Kürdistan Özgürlük Hareketi'ne katılır.
Mücadeleye katılıp düşmanla savaşma kararı veren Şehit Nûredîn Gulo’nun evli ve 4 çocuk babası olduğunu söyleyen Ehmed Gulo, Nuredin Gulo’nun katılım yapması ardından babasının torunlarına bakmaya başladığını söyledi.
Ehmed Gulo babası Yusif Gulo’nun oğlu Nuredin Gulo’ya, “Git ve başını kaldır. Çünkü halkımın özgürlüğü için ben de bir savaşçı olmak istedim ama fırsat olmadı” dediğini belirtti.
AİLEDEN ÇOK SAYIDA GENÇ ÖZGÜRLÜK HAREKETİNE KATILDI
Şehit Nûredîn Gulo’nun, 3 yıllık mücadelenin ardından Kürdistan dağlarında şehit olduğunu söyleyen Ehmed Gulo, şehitliğin açıklanmasının ardından aileden çok sayıda gencin Kürdistan Özgürlük Hareketi'ne katıldığını belirtti.
Şehit Yûsif Gulo, 20 Eylül 2003 tarihinde Rojavayê Kurdistan’da kurulan Demokratik Birlik Partisi'nin (PYD) kurucularındandı. Bundan dolayı Gulo ailesi, Şam hükümetine bağlı güvenlik kurumlarında birçok kez engellemelerle karşı karşıya kaldı.
Şam hükümet güçlerinin evlerine yaptığı baskını hatırlatan Ehmed Gulo, o anları şöyle anlattı: “Ramazan bayramı zamanıydı, Şam hükümet güçleri evimizi kuşattı ve ‘evinizi PKK kadrolarına sığınak yaptınız’ diyerek bizi ve çocuklarımızı tutuklamak istedi. İçinde silah ve üyelerinin olduğu 4 araç ile evimize saldırdılar, o sırada Rêzan Gulo’yu götürdüler ve tutuklamak istediler. Rêzan'ın ellerini kelepçelediler, halk ayağa kalkarak onu Şam hükümet güçlerinin elinden kurtardı. Daha sonra ben, Şehit Yûsif Gulo ve diğer 33 aile ferdi tutuklanarak Halep'teki askeri mahkemeye götürüldük. Birkaç ay hapiste kaldık ve sonra serbest kaldık.”
APÊ YÛSİF UZLAŞMA KOMİTESİNİN İLK KURUCULARINDANDI
Rojava Devrimi'nin başlamasıyla birlikte devrimi destekleyen ilk kişilerden biri olan Apê Yûsif Gulo, Kürtleri, Arapları ve Suriyelileri bir araya getirmede önemli rol oynayan ve aralarındaki sorunları çözen uzlaşma komitesinin ilk kurucularından biriydi.
Apê Yusif’in alçak gönüllü bir kişiliğe sahip olduğunu belirten Ehmed Gulo, şunları söyledi; “Şehit Yûsif Gulo, halk arasındaki sorunları yumuşak bir yöntemle çözüyordu. Ona sorunlarını anlatanlar asla eli boş dönmüyordu, insanların sorunlarına çözüm bulana kadar mücadele ediyordu. Halkın güvenini ve sevgisini kazandı. Fakirlere, zayıflara ve mazlumlara destek oluyordu, onların sorunlarının çözümünde yardımcı oluyordu. Onu nadiren evde görürdük. O, toplumun hizmetkarıydı ve amacı gönüllere sevgi ekmekti. Şehit Yûsif Gulo, Kurdistanî bir kişilikti, siyasi görüşleri partisel ve dar değildi. 1990'larda Kürt serhildanlarının tümüne destek verdi.”
Babası Yûsif Gulo’nun şehit düşmeden birkaç gün önce şunları dediğini belirten Ehmed Gulo: “Hazırlıklı ol, durum daha da zorlaşıyor, düşman birbirimizle savaşmamız için saflarımıza girmeye çalışıyor. Kürt davasının hizmetine dönmeleri, düşmana hizmet etmemeleri ve kendi dar çıkarları peşinde koşmamaları için ENKS partileriyle tartışmalıyız.”
Yûsif Gulo'nun Önder Abdullah Öcalan'a verdiği sözü devam ettireceğinin sözünü veren Ehmed Gulo, aynı zamanda Kuzey ve Doğu Suriye halkı ile şehitlerine ve Kürdistan'ın dört parçasındaki Kürt halkına mücadeleye devam etme sözü verdi.
(mt/hb)
ANHA
Apê Yusif’in Qazi Mihemed’den Önder Öcalan’a hikayesi
İşgalci Türk devleti tarafından, 9 Kasım’da Qamışlo’nun Hilêliyê Mahallesi'nde SİHA’yla hedef alınarak torunları Mezlûm ve Mihemed Gulo ile birlikte şehit edilen Apê Yûsif Gulo, 1940’da Bakûrê Kurdistan’ın Nusaybin ilçesine bağlı Celê köyünde dünyaya gelir. Yurtsever bir ailede büyüyen Apê Yusif, Türk iktidarının Kürtlere yönelik baskı ve suçları nedeniyle ailesiyle birlikte Rojava’ya göç eder.
Rojava’ya göç ettikten sonra tarım yaparak geçimini sağlayan babasına yardım etmek için ilkokul 2’nci sınıfta okulu bırakan Apê Yusif, okulu bırakmış olsa da okuma ve araştırma aşkından hiç vazgeçmedi. Apê Yusif, Mela Şêxmus Ebdullah’dan Kuran-ı Kerim dersi alır ve dinleri araştırmaya başlar.
O dönemde Komünist Parti’nin kurucusu Nûri Ferhan aracılığıyla Komünist hareket ile tanışan Apê Yusif, Kürt siyasi hareketinin öncülerinden Cegerxwin ile tanışır ve partinin toplantı, yürüyüş gibi birçok çalışmasında bizzat yer alır.
Apê Yusif daha sonra 100 hanenin bulunduğu Qamişlo’nun Hilêliyê mahallesine yerleşerek, burada Demokrat Parti kurucusu Mehmud Niyo ve Seydayê Keleş gibi yurtsever şahsiyetlerle tanışır.
YAŞAMINI KÜRT MÜCADELESİNE HİZMET ETMEYE ADADI
Bir yıl içinde Demokratik Parti’ye katılan ve partinin Qamişlo sorumlusu olan Apê Yusif, 60’lı yılların başında Başûrê Kurdistan’da Barzani devrimine katılmak ister ancak partinin çalışmaları nedeniyle katılamaz.
Yaşamını Kürt mücadelesine hizmet etmeye adayan Apê Yusif, Qazi Mihemed’den Mela Mistefa Barzani devrimine ve Önder Abdullah Öcalan öncülüğündeki Kürdistan Özgürlük Hareketi mücadelesine kadar, tanık olduğu Kürt halk devrimlerine desteğinde bir gün bile eksikliğe düşmedi. Apê Yusif birçok kez Önder Abdullah Öcalan ile bir araya geldi ve Önder Öcalan’a Kürt halk mücadelesine hizmet etmeye devam etme sözü verdi.
Apê Yusif, 1975’te savaşçı Osman Sebri, ölümsüz Kürt siyasetçi Hemid Hac Derwiş ve Nuredin Zaza tarafından kurulan Xoybun Hareketi’nde yer aldı. Hareketin üyeleri 1976’da solcular ve sağcılar olarak ikiye ayrıldı. Apê Yusif solcular arasında yer alarak, 1966’da ilk konferanslarını gerçekleştirdikleri Suriye Sol Partisi’ni arkadaşlarıyla kurar.
Mela Mistefa Barzani devrimine destek verdiklerini söyleyen Apê Yusif’in kardeşi Ehmed Gulo, kardeşinin o dönemde de devrime hizmet eden Rojava’daki şahsiyetler arasında yer aldığını ifade etti.
Ehmed Gulo, “Eylemlerimiz Barzani devriminin başarısızlıkla sonuçlandığı 1975 yılına kadar devam etti. Devletler arasında devrim ateşini söndürmek amacıyla yapılan anlaşmalardan sonra Barzani devrimi oldu” ifadelerini kullandı.
PKK DESTEĞİNDE HERHANGİ BİR İKİLEMDE KALMADI
Devrimin başarısız olmasından sonra Başûrê Kurdistan’dan Rojava’ya çok sayıda göç olduğunu dile getiren Ehmed Gulo, “Kardeşim güvenlik sorunu yaşayan ve yakalanma riski olan birçok göçmeni evinde sakladı. Yiyecek, içecek ve giysi ihtiyaçlarını karşıladı. Şehit Yusif Gulo, Bakûrê Kurdistan’da Kürt halk ayaklanmasının başından bu yana Önder Abdullah Öcalan’ın öncülüğündeki PKK’ye desteğinde ikilemde kalmadı” şeklinde konuştu.
Ehmed Gulo konuşmasına şu şekilde devam etti: “Önder Öcalan'ı ilk olarak 1986 yılında Şam'da ziyaret eden Yûsif Gulo, O’nun mücadelesinden ve direnişinden hemen etkilenmişti. Önder Öcalan'ın fikirlerini esas alarak mücadelesine başladı.”
Lübnan'ın Bekaa bölgesinde, Mahsum Korkmaz Akademisi'nde kongresini gerçekleştiren ve 1982 yılında işgalci Türk ordusuna karşı savaşmak üzere ülkeye dönme kararı alan PKK'nin, 15 Ağustos 1984'te silahlı mücadeleye başlamasının ardından Şehit Yûsif Gulo'nun oğlu Nûredîn Gulo, 1988 yılında Kürdistan Özgürlük Hareketi'ne katılır.
Mücadeleye katılıp düşmanla savaşma kararı veren Şehit Nûredîn Gulo’nun evli ve 4 çocuk babası olduğunu söyleyen Ehmed Gulo, Nuredin Gulo’nun katılım yapması ardından babasının torunlarına bakmaya başladığını söyledi.
Ehmed Gulo babası Yusif Gulo’nun oğlu Nuredin Gulo’ya, “Git ve başını kaldır. Çünkü halkımın özgürlüğü için ben de bir savaşçı olmak istedim ama fırsat olmadı” dediğini belirtti.
AİLEDEN ÇOK SAYIDA GENÇ ÖZGÜRLÜK HAREKETİNE KATILDI
Şehit Nûredîn Gulo’nun, 3 yıllık mücadelenin ardından Kürdistan dağlarında şehit olduğunu söyleyen Ehmed Gulo, şehitliğin açıklanmasının ardından aileden çok sayıda gencin Kürdistan Özgürlük Hareketi'ne katıldığını belirtti.
Şehit Yûsif Gulo, 20 Eylül 2003 tarihinde Rojavayê Kurdistan’da kurulan Demokratik Birlik Partisi'nin (PYD) kurucularındandı. Bundan dolayı Gulo ailesi, Şam hükümetine bağlı güvenlik kurumlarında birçok kez engellemelerle karşı karşıya kaldı.
Şam hükümet güçlerinin evlerine yaptığı baskını hatırlatan Ehmed Gulo, o anları şöyle anlattı: “Ramazan bayramı zamanıydı, Şam hükümet güçleri evimizi kuşattı ve ‘evinizi PKK kadrolarına sığınak yaptınız’ diyerek bizi ve çocuklarımızı tutuklamak istedi. İçinde silah ve üyelerinin olduğu 4 araç ile evimize saldırdılar, o sırada Rêzan Gulo’yu götürdüler ve tutuklamak istediler. Rêzan'ın ellerini kelepçelediler, halk ayağa kalkarak onu Şam hükümet güçlerinin elinden kurtardı. Daha sonra ben, Şehit Yûsif Gulo ve diğer 33 aile ferdi tutuklanarak Halep'teki askeri mahkemeye götürüldük. Birkaç ay hapiste kaldık ve sonra serbest kaldık.”
APÊ YÛSİF UZLAŞMA KOMİTESİNİN İLK KURUCULARINDANDI
Rojava Devrimi'nin başlamasıyla birlikte devrimi destekleyen ilk kişilerden biri olan Apê Yûsif Gulo, Kürtleri, Arapları ve Suriyelileri bir araya getirmede önemli rol oynayan ve aralarındaki sorunları çözen uzlaşma komitesinin ilk kurucularından biriydi.
Apê Yusif’in alçak gönüllü bir kişiliğe sahip olduğunu belirten Ehmed Gulo, şunları söyledi; “Şehit Yûsif Gulo, halk arasındaki sorunları yumuşak bir yöntemle çözüyordu. Ona sorunlarını anlatanlar asla eli boş dönmüyordu, insanların sorunlarına çözüm bulana kadar mücadele ediyordu. Halkın güvenini ve sevgisini kazandı. Fakirlere, zayıflara ve mazlumlara destek oluyordu, onların sorunlarının çözümünde yardımcı oluyordu. Onu nadiren evde görürdük. O, toplumun hizmetkarıydı ve amacı gönüllere sevgi ekmekti. Şehit Yûsif Gulo, Kurdistanî bir kişilikti, siyasi görüşleri partisel ve dar değildi. 1990'larda Kürt serhildanlarının tümüne destek verdi.”
Babası Yûsif Gulo’nun şehit düşmeden birkaç gün önce şunları dediğini belirten Ehmed Gulo: “Hazırlıklı ol, durum daha da zorlaşıyor, düşman birbirimizle savaşmamız için saflarımıza girmeye çalışıyor. Kürt davasının hizmetine dönmeleri, düşmana hizmet etmemeleri ve kendi dar çıkarları peşinde koşmamaları için ENKS partileriyle tartışmalıyız.”
Yûsif Gulo'nun Önder Abdullah Öcalan'a verdiği sözü devam ettireceğinin sözünü veren Ehmed Gulo, aynı zamanda Kuzey ve Doğu Suriye halkı ile şehitlerine ve Kürdistan'ın dört parçasındaki Kürt halkına mücadeleye devam etme sözü verdi.
(mt/hb)
ANHA
