DAİŞ dışarıda Kobane destekçileri Türkiye zindanlarında

DAİŞ’in Kobanê’de aldığı yenilginin intikamını almak isteyen Türk Devleti açtığı Kobanê Davası’nda yüzlerce HDP üyesini cezaevine attırdı.

DAİŞ dışarıda Kobane destekçileri Türkiye zindanlarında
2 Nov 2021   04:24
HABER MERKEZİ – ZANA SEYDÎ

Geçtiğimiz nisan ayından bu yana Ankara Ağır Ceza Mahkemesi’nde süren Kobanê Davası’nda HDP eski Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın da aralarında olduğu onlarca HDP MYK üyesi siyasetçi yargılanıyor.

2014 yılında DAİŞ çeteleri Kobanê’ye saldırdığında HDP, Bakur’da Kobanê’ye desteğin büyümesinde aktif rol oynadı. Çetelerin Türkiye’den Kobanê’ye geçişini engelleyen HDP, Türkiye’deki iktidara baskı kurarak yaralıların Kobanê’den çıkarılması için koridor açılmasını sağladı. Türk devleti bu girişimleri suçlama konusu yaparak HDP üyelerini yargılıyor.

Ajansımıza konuşan HDP Êlih (Batman) Milletvekili Necdet İpekyüz, davaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu. DAİŞ’in Suriye ve Irak’ta işgal alanlarını her geçen gün genişlettiği bir dönemde Kobanê’ye saldırdığını hatırlatan İpekyüz, “Erdoğan’ın Kobanê direnişi döneminde Antep’te söylediklerini hatırlıyoruz. Kobanê’nin düşmesini bekliyordu. HDP ise o dönemde halkı Kobanê sınırına topladı. HDP sayesinde onlarca heyet Kobanê sınırına akın etti. Açlık grevi eylemleri yapıldı. Bütün bunlar Kobanê direnişinin başarıya ulaşmasına katkı sağladı” dedi.

Türk Devleti’nin direnişçilere destek vermek yerine DAİŞ çetelerine destek verdiğini söyleyen İpekyüz, “Türk Devleti insani yardımlar adı altında DAİŞ çetelerine silah gönderdi. Bu silahları teşhir eden gazeteciler cezaevine atıldı. Uluslararası hukuka göre gazetecileri yaptığı haberler nedeniyle cezaevine atmak suçtur. Silah taşıma suçunu işleyenlerden hesap sormak yerine onu teşhir edenlerden hesap soruldu” şeklinde konuştu.

İpekyüz sözlerini şöyle sürdürdü: “Türk devleti insani yardımların Kobanê’ye ulaşmasını engelledi. Savaş yaralılarının tedavi edilmesini engelledi. Peşmergelerin Kobanê’ye geçmesi için açılan koridor da uluslararası baskı sonucu gerçekleşti. Bu Türkiye’nin bir lütfu değildi.”

Türk Devleti’nin Kobanê direnişine yaklaşımı nedeniyle Türkiye’deki 35 şehir ve 96 ilçede eylemler düzenlendi. Bu eylemlere Türk devletinin müdahalesi sonucu 37 sivil şehit olurken 761 kişi ise yaralandı. Türk polisi ve askeri bu olaylar sırasında 197 HDP merkezini, 250 okulu ve 800 evi ateşe verdi.

Önder Abdullah Öcalan bulunduğu İmralı Zindanında 9 Ekim 2014’te eylemlerin durması için çağrıda bulundu.

Türk devletinin Kobanê davasını HDP’ye karşı bir mızrak olarak kullandığını söyleyen İpekyüz, “Bakurê Kurdistan’da sürdürülen barış ve çözüm süreci bu dava ile sabote edildi. HDP üyelerine yönelik saldırılar olmasına rağmen HDP üyeleri suçlandı. Birçok üyenin sadece ismine ulaşılarak dosyaya konuldu. Hiç kimse hakkında somut bir delil bulunmuyor” dedi.

‘KOBANÊ DAVASI ADİL BİR DAVA DEĞİLDİR’

Davayı takip eden birçok uluslararası heyetin davayı bir tiyatro olarak nitelendirdiğini kaydeden İpekyüz, “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Selahattin Demirtaş ve arkadaşlarının serbest bırakılması yönünde karar verdi. Davanın adil bir yargılanma ile yapılmadığını söyledi. Bu kararlar uygulanmadı. Dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu ellerinde DAİŞ çetelerinin listesi olduğunu söylemişti. Ancak buna rağmen hiçbir şey yapmadılar. Bu akıl alır bir durum değil” yorumunda bulundu.

Konuşmasının sonunda AB’ye çağrıda bulunan İpekyüz, Kobanê davası konusunda daha aktif adımlar atılmasını istedi. HDP üyelerinin DAİŞ çetelerinin karşısında durduğuna dikkat çeken Necdet İpekyüz, dünyanın Türk devletinin ne yaptığını iyi görmesi gerektiğini söyledi.

Nisan ayında görülen davanın duruşmasında avukatlar duruşma salonunu terk etti. Türk devleti mahkeme salonlarını bir tiyatro sahnesine dönüştürmeye devam ediyor.

(rr)

ANHA