Efrin'deki Sömürge Evleri'nin finansörü Kuveyt
Türk devletinin Efrîn’de inşa ettiği sömürge evlerinin finansörlüğünün Kuveyt tarafından yapıldığını söyleyen avukat Mistefa Şêx, bunun uluslararası hukuktaki karşılığının suç olduğunu, kaydetti.
İşgalci Türk devleti ve çeteleri işgal ettiği Efrîn’in demografik yapısını değiştirmeye devam ederken, bu amaçla dışarıdan getirilen aileler Efrîn’de inşa edilen sömürge evlerine yerleştiriliyor. Sınır hattına inşa edilen bu evlerle amaç bölgede işgali kalıcı hale getirerek, etnik temizlik yapmak.
‘SÖMÜRGE EVLERİNİN İNŞASI MEŞRU DEĞİL’
Avukat Mistefa Şêx Muslim, Efrîn’de sömürge evlerinin inşa edilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, “Efrînliler göç ettirilerek yerine dışarıdan getirilen aileler buralara yerleştiriliyor. Bu demografik yapıyı değiştirmek ve etnik temizlik yapmaktır. Bunun uluslararası hukuktaki adı suçtur. Efrîn halkının onayı olmadan kimse Efrîn’e giremez” dedi.
Sömürge evlerinin inşasında Kuveyt’in aldığı role dikkat çeken Şêx Muslim, “Basına yansıyan haberlere göre sömürge evleri Kuveyt tarafından finanse ediliyor. Bu evleri inşa edenlerin amacı halklar arasında çatışma çıkarmaktır. Efrîn halkı ile dışarıdan getirilenler karşı karşıya getiriliyor. Göç edenlerin evine kimse yerleştirilemez. Mallarına el konulamaz. Bunların yapılması işgalcilere özgüdür” ifadelerini kullandı.
SUÇA DOYMUYORLAR
Sömürge evlerinin hukuka aykırı olduğunun altını çizen Mistefa Şêx Muslim, “BM Güvenlik Konseyi’nin bu konuda aldığı birçok karar var. Ayrıca Lahey ve Cenevre sözleşmeleri de mülkiyet hakkına ilişkin düzenlemeler içeriyor. Bunların hepsi sömürge evlerinin inşasını gayri meşru görüyor ve yasaklıyor. Lahey Sözleşmesi’nin 46’ncı maddesine göre bir devlet kimsenin şahsi malına el koyamaz. İşgalci bir devletin bu topraklar üzerinde tasarruf hakkı yoktur. Çünkü bu topraklar başkasına ait ve işgal edilmişlerdir. İşgal edilen yerlerin demografik yapısını değiştiriyor. Bütün bunlar ayrı ayrı suçtur. Türk devletinden hesap sorulması gerekir. Kaldı ki, özel mülkiyet açısından dahi ele alınsa birisinin rızası olmadan dışarından birilerini onun mülküne yerleştirmeniz dahi suçtur” şeklinde konuştu.
‘İŞGALCİLERE KARŞI HUKUK İŞLETİLMELİ’
Efrîn’de sömürge evlerinin inşa edilmeye devam edildiğini, bu şekilde her gün yeni bir uygulamayla BM Güvenlik Konseyi’nin ve uluslararası diğer sözleşmelerin ayaklar altına alındığını belirten Mistefa Şêx Muslim, “ Bu hukuksuzluğun durdurulması için hukuk kurumlarının bir an önce harekete geçmesi gerekiyor. Bölgenin demografik yapısının değiştirilmesine karşı hukuk işletilmeli ve işgalcilerden hesap sorulmalıdır” dedi.
(rr)
ANHA
Efrin'deki Sömürge Evleri'nin finansörü Kuveyt
İşgalci Türk devleti ve çeteleri işgal ettiği Efrîn’in demografik yapısını değiştirmeye devam ederken, bu amaçla dışarıdan getirilen aileler Efrîn’de inşa edilen sömürge evlerine yerleştiriliyor. Sınır hattına inşa edilen bu evlerle amaç bölgede işgali kalıcı hale getirerek, etnik temizlik yapmak.
‘SÖMÜRGE EVLERİNİN İNŞASI MEŞRU DEĞİL’
Avukat Mistefa Şêx Muslim, Efrîn’de sömürge evlerinin inşa edilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, “Efrînliler göç ettirilerek yerine dışarıdan getirilen aileler buralara yerleştiriliyor. Bu demografik yapıyı değiştirmek ve etnik temizlik yapmaktır. Bunun uluslararası hukuktaki adı suçtur. Efrîn halkının onayı olmadan kimse Efrîn’e giremez” dedi.
Sömürge evlerinin inşasında Kuveyt’in aldığı role dikkat çeken Şêx Muslim, “Basına yansıyan haberlere göre sömürge evleri Kuveyt tarafından finanse ediliyor. Bu evleri inşa edenlerin amacı halklar arasında çatışma çıkarmaktır. Efrîn halkı ile dışarıdan getirilenler karşı karşıya getiriliyor. Göç edenlerin evine kimse yerleştirilemez. Mallarına el konulamaz. Bunların yapılması işgalcilere özgüdür” ifadelerini kullandı.
SUÇA DOYMUYORLAR
Sömürge evlerinin hukuka aykırı olduğunun altını çizen Mistefa Şêx Muslim, “BM Güvenlik Konseyi’nin bu konuda aldığı birçok karar var. Ayrıca Lahey ve Cenevre sözleşmeleri de mülkiyet hakkına ilişkin düzenlemeler içeriyor. Bunların hepsi sömürge evlerinin inşasını gayri meşru görüyor ve yasaklıyor. Lahey Sözleşmesi’nin 46’ncı maddesine göre bir devlet kimsenin şahsi malına el koyamaz. İşgalci bir devletin bu topraklar üzerinde tasarruf hakkı yoktur. Çünkü bu topraklar başkasına ait ve işgal edilmişlerdir. İşgal edilen yerlerin demografik yapısını değiştiriyor. Bütün bunlar ayrı ayrı suçtur. Türk devletinden hesap sorulması gerekir. Kaldı ki, özel mülkiyet açısından dahi ele alınsa birisinin rızası olmadan dışarından birilerini onun mülküne yerleştirmeniz dahi suçtur” şeklinde konuştu.
‘İŞGALCİLERE KARŞI HUKUK İŞLETİLMELİ’
Efrîn’de sömürge evlerinin inşa edilmeye devam edildiğini, bu şekilde her gün yeni bir uygulamayla BM Güvenlik Konseyi’nin ve uluslararası diğer sözleşmelerin ayaklar altına alındığını belirten Mistefa Şêx Muslim, “ Bu hukuksuzluğun durdurulması için hukuk kurumlarının bir an önce harekete geçmesi gerekiyor. Bölgenin demografik yapısının değiştirilmesine karşı hukuk işletilmeli ve işgalcilerden hesap sorulmalıdır” dedi.
(rr)
ANHA
