Yenilen TC'yi, KDP kurtarıyor

Yenilen TC'yi, KDP kurtarıyor
11 Aug 2021   02:03

DENİZ AYDIN

DUHOK –KDP özel güçlerinin kurduğu askeri noktalar ve gerillanın bulunduğu birçok alana ağır silah takviyesinin yapılması, Metina, Avaşin ve Zap bölgesinde tıkanan işgalci TC ordusuna açık bir destektir. KDP bu şekilde Kürdistan özgürlük gerillası karşısında tarafını sömürgeci ve soykırımcı Türk devletinden yana belirlemiş oluyor.

23 Nisan’da başlatılan Metina, Avaşin ve Zap saldırıları devam ederken, Kürdistan gerillası geliştirdiği yeni taktik ve eylemlerle İşgalci Türk ordusunu adeta hareket edemez duruma getirmiş durumda. Savaş uçakları ve helikopterlerle Avaşin bölgesine bağlı Girê spi, Tabura Ereban, Girê Sor alanlarına yönelik bombalamalar rutin halini alırken, gelişen gerilla direnişi Türk ordusuna ağır kayıplar verdirmeye devam ediyor. Zira bu direnişe takılan Türk ordusu sahada ilerleyemiyor. Ne var ki, tarihi yenilgiyle karşı karşıya kalan Türk ordusunun imdadına koşan KDP, özel güçlerini sahaya sürerek bir yandan yenilen orduya nefes aldırmak bir yandan da yeni çatışma alanları yaratmaya, gerilla gücünü bölerek güçten düşürmeye çalışıyor.

SİVİL YERLEŞİM YERLERİNİ BOŞALTMAK, AJAN YERLEŞTİRMEK

Türk ordusu gerilla karşısında karadan ilerleyemeyince, havadan savaş uçakları ve SİHA’larla hedefine sivil yerleşim yerlerini alarak sürekli bir bombardıman gerçekleştiriyor. Bunun sonucunda Kanimasi kasabası sınırları içerisinde kalan bölgede bugüne kadar iki bin dönümlük arazi zarar gördü. Burada halka ait bağ ve bostanlar, üzüm bağları ve diğer meyve ağaçları bilinçli bir şekilde ateşe verildi.

Diğer yandan işgalci TC devletine açıktan destek veren KDP, Barzan mıntıkasına yakın bölgede Çemço’dan Şeladizêye kadarki alana yerleştirilmek üzere Aziz Weysi komutasındaki paralı Gulan ve Zerawani güçlerini TC’ye destek vermek ve alanda gözlem noktaları yapmak için görevlendirmiş durumda. TC havadan SİHA- İHA’larla keşif faaliyetlerini daha rahat sürdürmek ve alandaki hakimiyetini arttırmak için bu paralı özel güçleri de  yerden istihbarat toplamak amacıyla kullanıyor. Bu şekilde bölgedeki sivil yerleşim yerlerinin tamamen boşaltılması hedefleniyor. Bu temelde özellikle Metina alanına bağlı Hiror, Kêste, Çelkê, Deşêş, Serero, Hedine, Binavê, Edinê ve Ore gibi köyler sürekli bombardımana tutuluyor.

Behdinan alanında bulunan Xelifan mıntıkasında 3 HPG gerillasına pusu kurarak kaçıran KDP, bununla sınırlı kalmayarak Metina ve Kani Masi nahiyesine bağlı bölgelerde kurduğu yeni askeri noktalarla sadece gerilla güçlerinin eylemlerini engellemeyi değil, ama aynı zamanda istihbarat faaliyetler ile belirlenen gerilla noktalarına yönelik operasyon yapma hazırlığını yapıyor. Bu yönlü ciddi bilgiler mevcut.

ADIM ADIM İŞGAL PLANINA DESTEK

24 Temmuz 2015 itibarıyla devreye konulan yeni savaş konseptinin temel ayağı kuşku yok ki, Medya Savunma Alanları’dır. Çökertme Planının en önemli ayağı olan gerillaya yönelik imha saldırıları, Medya Savunma Alanlarında “Pençe 1-2 ve 3” adı altında aralıksız bir şekilde sürdü. Buralardaki bazı bölgelere yerleşmeye çalışan Türk ordusu, eşi benzeri görülmemiş bir saldırıyla en son tekniği de devreye koyarak ve hiçbir savaş kuralı tanımayarak özgürlük hareketini tümden tasfiye etmeye çalıştı-çalışıyor.

Ancak son savaş tekniği ve her türlü saldırıya rağmen bugüne kadar ilerleme sağlayamayan işgalci ordu, beklemediği bir direnişle karşılaştı. Gerillanın yeni tarz ve taktiği ile geliştirilen savaş tünelleri ve hava araçlarıyla yapılan eylemler oldukça etkili ve sonuç alıcı oldu. Bu temelde İşgal saldırılarında sonuç alamayan Türk devleti, KDP’yle ortak operasyon birimleri kurarak gerilla alanlarını kuşatmaya almaya çalışıyor. Özellikle Amediye-Metina hattını birbirinden koparmak için, Metina alanına bağlı Gavnarkê – Kanimasi hattına, Safarya, Ciditke, Bekulke köyleri civarında bulunan tepelere ve Gire Casus’da var olan askeri noktalara yeni takviyeler yaptı ve alanda yeni üsler tahkim etti. Metina’nın batısında bulunan ve Çiyaye Spî alanına açılan Sere Metina’da Banke köyüne bu amaçla Zerevanî güçlerini yerleştirdi. MİT- Parastın ortaklaşmas ve Türk savaş uçakları ile koordineli çalışan onlarca ajan yapı çatışma alanlarına yerleştirildi.

2015 yılından sonra askeri, siyasi, ekonomik ve istihbarat açısından Güney Kürdistan, Türk devletinin denetimine daha fazla sunuldu. KDP, TC’nin bölgede bir çok yeni karakollar  kurmasına ön ayak oldu. Bu şekilde Türk ordusunun 1997 yılından bu yana var olan onlarca askeri üssüne onlarcası daha eklendi. Türk devletinin Aralık 2017’de başlattığı Güney Kürdistan’ı işgal saldırıları ilk olarak Raperin Soran hattına yönelikti. Behdinan (Zap, Metina Heftanin alanları) ve Soran (Xakurkê, Xinêre, Diyala ve Sîdeka alanları) hattı birbirinden koparılmaya çalışıldı. Bu alanda halen kısmen konumlanmış durumdalar. Güney Kürdistan’ı tamamen işgal etme amaçlı yapılan bu saldırıların bir diğer ayağı KDP’nin Kandile bağlı Zînî Wertê’ye askeri güç yerleştirme planıydı.  

Bu planın ilk aşaması olarak MİT denetiminde KDP’ye bağlı yeni karakol ve gözetleme noktaları kurulacak, gerilla noktaları gözetlenecek, hareket tarzı izlenecek, silah depoları ve finans kaynaklarının yerleri keşfedilecekti. Bu bilgiler ışığında gerilla alanları hedef alınarak Kandil alanı denetime alınmış olacaktı. Nitekim bu duruma karşı başta aydın ve sanatçılar olmak üzere toplumun birçok kesiminden tepkiler gelişmesi işin rengini değiştirdi ve planları suya düşürdü.

Kandil'de istediğini bulamayan KDP, geçtiğimiz yıl Zaxo kırsalında bulunan Kela Şabanike, Siyare Bena ve Kela Dêrê alanlarına konumlandı. Buradan Türk devletine aktardığı istihbarat bilgileriyle şimdiye kadar yüzlerce hava saldırısı gerçekleştirildi. Birkaç ay öncesinde Metina, Gare, Sidekan ve Çoman hattına güç göndererek bu alanlarda konumlanmaya çalıştı. KDP’nin planı, burada yeni gözlem noktaları, karakollar kurarak PKK gerillalarının hareketlerini ve telsiz konuşmalarını kontrol altına alarak, sahadaki ajanları aracılığı ile elde edilen bilgileri Türk devletine iletmekti. Bu şekilde gerilla direnişi karşısında ilerleme sağlayamayan işgalci Türk ordusuna yeni alanlar açmaktı. Ancak, PKK’nin sağduyulu, sorumlu yaklaşımı ve oluşan kamuoyunun baskısıyla bu plandan da hedefledikleri sonucu alamadılar.

Eğer plan gerçekleseydi Amediyê boğazına yakın bölgelere 2 yeni askeri nokta kurularak doğudan Tepe Hakkari güneyden Amediyê, Metina bölgesinden koparılarak buralar kontrol altına alınacaktı. Yine oluşturulan bu hatlardan Zağrosların iç hatlarına ve Garê alanına yeni bir işgal operasyonu başlatılmış olacaktı. Nitekim direniş ve sağduyulu yaklaşımlar bu planların önünde engel oluşturdu. Tüm bu planlar şu ana kadar başarısız olsa da KPD provokasyonları hız kesmeden devam ediyor.

Sahada yaşanan bu gelişmeler KDP’nin Türk devletiyle tam bir işbirliği halinde gerillaya karşı sıkıştırma, bastırma ve saldırı harekatının içinde yer aldığını açık şekilde ortaya koyuyor. KDP’nin işbirliğine rağmen Kürdistan gerillası karşısında ilerleyemeyen Türk ordusu, KDP’nin gerillaya yardım etmesi bir yana, sadece savaş dışında kalması, kuşatmayı kaldırarak, istihbarat bilgilerini paylaşmaması durumunda gerilla Türk ordusuna tarihi bir yenilgi yaşatacak durumdadır.

Ne var ki, özellikle KDP içindeki kimi kesimlerin PKK düşmanlığı üzerinden Türk devletiyle girdiği işbirliği, sadece PKK’ye değil, Kürt halkına tarihsel bir kayba neden olmaktadır.

Dolayısıyla 3 ayı aşan savaşın gösterdiği gerçek şudur ki, Kürtler Lozan’ın yüzüncü yıl dönümüne doğru giderken, yeni bir ihanet ve işbirlikçilikle tarihi bir kayıp yaşamak değil, ulusal birliklerini kurarak tarihi kazanıma doğru adım atmak durumundadır. Kürtlerin buna gücü, dirayeti vardır. Ancak mutlak surette her türlü işbirlikçi ve ihanete karşı durarak, içten çürütme, tasfiye ve kaybettirme faaliyetlerine karşı güçlü bir tutum alınmak durumundadır. Bu yapılabildiği oranda yeni yüzyıl kaçınılmaz olarak Kürdistan’ın özgürleşme yüz yılı olacaktır.

ANHA