Beşir Melle Newaf: Statü için fırsat her zamankinden daha fazla

Kürt halkının kazanımlarını koruması ve statü sahibi olması için Kürdistan’ın dört parçasında imkanların olgunlaştığını belirten Beşir Melle Newaf, “Kürt halkının artık ulusal birlik kongresin gerçekleştirmesi gerekiyor” dedi.

24 Jul 2021 00:23

HABER MERKEZİ- ZANA DENİZ

İşgalci Türk devletinin Başûrê Kurdistan’a yönelik saldırısını tepki gösteren Kuzey ve Doğu Suriye Cizre Bölgesi Aydınlar birliği üyesi Beşir Melle Newaf, “Kürt halkı olarak 21’inci yüz yılda kazanımlarımızı korumak ve statü sahibi olmak için imkanlar dört parça Kürdistan açısından da olgunlaşmış durumda” dedi.

AKP’nin ortaya çıktığı 2002 yılından itibaren saldırıların kapsamının derinleştiğinin altını çizen Beşir Melle Newaf, “AKP’nin ortaya çıkışı sonrası bu saldırıların kapsamı derinleştirilerek daha fazla sürdürüldü. Türk devletinin ilk günden bugüne kadar bütün saldırıları sonuçsuz kaldı. Bütün bunların yanında Kürt halkı PKK’yle güçlü bir bağ kurduğundan kaynaklı, Türk devleti artık bütün Kürtleri kendisine hedef olarak görüyor. Bununla birlikte eski yaşadığı yenilgisini kazanımla sonuçlandırmak için daha yoğun saldırıyor” dedi.

‘AKP VARLIĞINI PKK’NİN YOK EDİLMESİNE BAĞLAMIŞ DURUMDA’

AKP hükümetinin kendi misyonunu ve kazanımını PKK’nin yok edilmesine bağladığını belirten Beşir Melle Newaf, “AKP’nin amacı sadece PKK’yi marjinalleştirmek değil. Artık Başûrê Kurdistan’ın tamamını işgal etmeyi hedefliyor. İşgalci Türk devletinin işgal saldırıları bölgedeki diğer üç sömürgeci devletlerin de çıkarınadır. Rojava devrimi ve Başûrê Kurdistan’da 21’inci yüz yılda ortaya çıkan kazanımlara karşı bölgede bulunan sömürgeci devletler, bu süreçleri kendi aleyhlerine çevirmek istiyorlar. Kürt halkı düşmanlarını çok iyi tanımalı. Bunların hepsinin temel çözümüyse Kürtlerin birliğinden geçiyor. Kürt halkının artık ulusal birlik kongresin gerçekleştirmesi gerekiyor. Kürt halkının gelecek stratejisi bakımından bu oldukça önemli” ifadelerini kullandı.

KDP’nin işgalci saldırılar karşısında ki sessizliğini korumasına ve ulusal birliğe dair atılan adımlara kulak asmamasını değerlendiren Beşir Melle Nevaf, şunları söyledi; “İşgalci Türk devleti Başûrê Kurdistan halkının kazanımlarına ilk andan itibaren karşı çıkan tek devlet. Bunun yanı sıra Kürt özgürlük hareketine karşı da KDP’yi kullanmaktan vaz geçmiyor. KDP birçok anlamıyla sıkışmış ve bununla birlikte inisiyatifini Türk devletine kaptırmış durumda. KDP eğer isterse bu durumun önüne geçebilir. İşgalci Türk devletinin saldırılarına karşı sivil kurum ve kuruluşlara, insan hakları kurumlarına mücadele etmek için yol açabilir. Kendisi MİT’in kontrolüne geçmiş olabilir, fakat buna karşı halkın mücadele etmesinin önünde engel olmamalı. Kürt halkı olarak KDP’ye karşı savaş tamtamları çalmamalıyız. Olası bir durumda KDP ve diğer partiler arasında bir iç savaş çıkması durumunda bundan en fazla yararlanacak olan işgalci Türk devletidir.”

‘TÜRK DEVLETİ BÖLGEYİ ZAYIFLATMAK İSTİYOR’

PKK’nin Medya Savunma Alanlarındaki varlığının çok yeni bir durum olmadığını bundan dolayı kimsenin PKK’yi o topraklardan çıkartma hakkının bulunmadığını dile getiren Beşir Melle Newaf: “1982 yılında PKK ile İdris Barzani arasında bir anlaşma yaşandı. Anlaşmada PKK’nin orada kalacağına dair sözler verildi. Bugüne kadar bu durum hiç gündem olmamıştı. Neden bugün bu kadar gündem oluyor. İşte bunun yanıtı, işgalci Türk devleti kimilerini dolduruşa getiriyor ve o bölgeleri güçsüzleştirmek zayıflatmak istiyor. Kürt halkı bakımından şu süreçte en önemli hususlardan bir tanesi KDP’nin Türk devletinin etkisinden çıkartılmasıdır” diye kaydetti.

KDP’yi Türk devletinin etkisi altından çıkartmak için bütün kurumların, aydınların ve siyasi çevrelerin sorumluluk alması gerektiğini kaydeden Beşir Melle Newaf, “Başûrê Kurdistan halkı ve bütün Kürtler olarak KDP’ye baskı yapılmalı ve Türk devletinin oyununa gelmemeliler. KDP Türk devletiyle işbirliği yaparak kendisine zarar olmayacağını düşüne bilir. Fakat bu konuda yanılıyor. PKK’e bu coğrafyada yok edilirse, KDP her halükarda yok olacaktır. İşgalci Türk devletinin 1910 yılından itibaren soykırımcı, katliamcı saldırılarında hiçbir zaman kimseyle dostluk yapmamış dostluk yaptıklarını da daha sonra kendisi katletmiştir” şeklinde konuştu.

‘İŞGALCİLİĞİN GERÇEKLİĞİNE HERKES VARMALIDIR’

KDP içerisinden işgale karşı yükselen seslerin ve kimi peşmerge güçlerinin kardeş kavgasına girmemek için silah bıraktıklarının bu süreçte oldukça önemli olduğunu aktaran Beşir Melle Newaf, “Bu örneklerin daha fazla çıkması gerekiyor. KDP’nin elinde olan ve işgale hizmet eden basın yayın organları bugün savaş tamtamları çalarak savaş borozanlığı yapıyor. Bütün Kürt basın kuruluşları işgalciliğin gerçekliğine vararak haberlerini buna göre yapmalılar. Türk devletinin planı doğrultusunda hareket eden basın kuruluşları Kürt halkına hizmet etmiyor” dedi.

Kürt halkının statü kazanma imkanının olduğunun altını çizen Beşir Melle Newaf: “Kürt halkı olarak 21’inci yüz yılda kazanımlarımızı korumak ve statü sahibi olmak için imkanlar dört parça Kürdistan açısından da olgunlaşmış durumda. Biz geleceğimize ve şehitlerimize sahip çıkmalıyız. Ulusal birliğe her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var. Türk devletinin hizmetine giren açıklamalardan ve söylemlerden vazgeçilmelidir. Kürt halkı birliğini sağlamalıdır” diye kaydetti.