'Annem bize mücadeleyi miras bıraktı'

İşgalci Türk devletinin Helinc köyüne yaptığı saldırıda katledilen 6 çocuk annesi Emîna Weysî, çocuklarını yurtseverlik ve Önder Abdullah Öcalan’ın felsefesiyle büyüttü. Kongreya Star Koordinasyon üyesi olan en büyük kızı Mizgîn Xelîl, annesinin kendilerine kadın özgürlük mücadelesini ve direnişi miras bıraktığını söyledi.

'Annem bize mücadeleyi miras bıraktı'
'Annem bize mücadeleyi miras bıraktı'
'Annem bize mücadeleyi miras bıraktı'
'Annem bize mücadeleyi miras bıraktı'
28 Aug 2020   01:23
KOBANÊ – DÎCLE EHMED

İşgalci Türk devleti 23 Haziran’da Kobanê’nin Helinc köyünü bombalamış ve Kongreya Star Koordinasyon üyesi 2 kadın ile yurtsever bir anne olan Emîna Weysi’yi katletmişti. Koordinasyon üyeleri Zehra Berkel ve Hebûn Mele Xelîl gibi anne Emîna Weysi de geride mücadeleyle geçen bir yaşam bıraktı.

EMÎNA WEYSÎ KİMDİR?

6 çocuk annesi 55 yaşındaki Emîna Mihemed Weysi, Kobanê’nin Helinc köyünde dünyaya gelen Anne Emîna yurtsever ve mücadeleci bir ailede büyür. Evlendikten sonra da çocuklarını Önder Öcalan’ın felsefesi ve Kürt Özgürlük Mücadelesi fikirleriyle büyüttür. Yaşamı boyunca mücadele eden Emîna çocuklarına mücadeleyi, sevgiyi ve örgütlülüğü miras bıraktı.

Kobanê'de Suriye hükümeti döneminde Emîna ana, kadınları ve toplumu örgütlemek için gizlice birkaç arkadaşıyla çalışma yürütüyordu. Emîna ana, köydeki kadınlarla aylık toplantılar düzenleyerek, köy halkının ve kadınlarının sorunlarını çözmek için herkese evinin kapısını açar. 

‘ANNEM MÜCADELEYİ MİRAS BIRAKTI’

Kongreya Star Koordinasyon Üyesi ve Şehit Emîna Weysî’nin en büyük kızı Mizgîn Xelîl, annesi direnişle geçen yaşamına dikkat çekerek, kendisinin de mücadeleyi ondan öğrendiğini, söyledi.

Mizgîn, “Kadın özgürlük mücadelesine katılmam ve direnişte yerimi almam, annemin emeklerinin sonucudur. Annem beni kadın özgürlük fikirleri ve Önder Öcalan’ın felsefesiyle büyüterek bana ulus mücadelesini miras bıraktı. Bu esaslar üzerinden 2018 yılında Kongreya Star’ın 8’inci konferansında Şehit Zehra ve diğer 3 arkadaşla birlikte Kongreya Star Fırat Bölge Koordinasyonu üyesi olarak seçildim” dedi.

Annesinin mücadelesini devraldığını söyleyen Mizgîn şunları dile getirdi: “Annem 50 yaşına geldiğinde eskisi gibi çalışmalarını yürütemedi. Tüm mücadele çalışmalarını ben devam ettirdim. Annem mücadeleye katılmamın önünü açtı. Bana bu mücadeleyi mirasını bıraktığı ve mücadele azmini verdiği için çok mutluyum. O’nun sayesinde kendimde mücadele gücü ve azmini görüyorum.”

Annesinin Şehit Hebûn ve Şehit Zehra ile birlikte yürüttüğü çalışmalarının olduğunu belirten Mizgîn, “Meclis ve komünler içerisinde ekonomik sorunları çözmek ve toplumu çocuk yaşta evliliğe karşı örgütlemek için kantonun doğu kesimindeki ilçelerde kadınları birlikte örgütledik” dedi.

‘EVİMİZ ASKERİ ÜS DEĞİLDİ’

Mizgîn, annesi ve Kongreya Star Koordinasyon üyelerinin katledildiği günü ise şu cümlelerle anlatıyor: "Zehra ve Hebûn arayıp sıcaktan çok yorulduklarını ve bizim evde buluşacaklarını söylediler. Eve vardıklarında, annem onları karşılamak için dışarı çıktı. Çok yorgun görünüyorlardı.  Saat 19.30'u geçiyordu. Akşam yemeğini hazırlıyordum. Aniden evi sarsan yüksek bir ses geldi, ne olduğunu bilmiyordum. Evi dumanlar sarmıştı. Hiçbir yeri göremiyordum ve bu yüzden dışarı çıkmaya çalışıyordum. Vücutlarının evin etrafına dağıldığını gördüm. Annem de son nefesini veriyordu."

Mizgin, "Evimiz askeri üs değildi. Kadın mücadele ve direniş ruhunu hedef alan bu katliamın sorumlusu Rusya'dır" diyerek katliamı kınadı.

(şo)

ANHA