Üçlü anlaşma ve Şehba üzerindeki ambargo

Şehba’da yaşamı her alanda yaşanmaz hale getiren ambargo, Rusya, Türkiye ve İran arasında Şam hükümetinin katılımıyla yapılan üçlü anlaşmaların sonucudur.

Üçlü anlaşma ve Şehba üzerindeki ambargo
4 Aralık 2023   03:54
HABER MERKEZİ

Şam hükümeti güçleri, son birkaç haftadır Şehba bölgesindeki ambargoyu ağırlaştırdı. Şehba üzerinde 6 yıldır ambargo uygulayan Şam hükümeti, bölgeye temel ihtiyaç malzemeleri, ilaç ve yakıtın girmesine izin vermiyor. Bu durumda insanların yaşamı üzerinde olumsuz bir etki yaratıyor. 

Ambargo sonucunda Şehba’da yakıtın azalması nedeniyle Eğitim ve Öğretim Kurulu, Şehba ve Efrîn kantonlarında eğitime ara verdi. Bunun sonucunda 14 bin 500 öğrenci eğitim haklarından mahrum oldu.

Halep’in Şêxmeqsûd ve Eşrefiyê mahallelerindeki Halk Belediyesi, 2 Aralık’ta bir açıklama yaparak, Şam hükümetinin, halkın iradesini kırmak amacıyla Şehba bölgesi ile Şêxmeqsûd ve Eşrefiyê mahallerine yönelik insanları yerinden etmek amacıyla açlık politikası yürüttüğüne dikkat çekti.

HALKA KARŞI AMBARGO KARTINI KULLANIYOR

Özellikle anlaşmalardan sonra bölgeye yönelik işgalci Türk devletinin saldırı ve tehditleri, Efrîn’in işgal edilmesinden sonra Şehba ve Kuzey ve Doğu Suriye halkları üzerindeki baskılarda arttı. Burada halkın teslim alınması ve Özerk Yönetim projesini bırakmaları amaçlanıyor. Bu görevde 4. Tugay yoluyla Şam hükümetinin görevidir.

Ambargo birçok sürece dayanıyordu, Astana ve Soçi de yapılan her görüşmenin ardından bir süreç başlıyordu. Başlangıçta, Efrîn’in 18 Mart 2018’de Türk devleti tarafından işgal edilmesinin ardından demografik yapının değiştirilmesi ve bölge halkının yerinden edilmesi için göç politikası yürütüldü.

Rusya, İran ve Türk devleti arasında 14 ve 15 Mayıs 2018 tarihinde Kazakistan’ın başkeni Astana’da yapılan 9. Astana toplantısının ardından her üç taraf Ankara ile Şam’ın yeniden yakınlaşması konusunda mutabakata vardı.

Birkaç ay sonra 3 Kasım 2018’de Şam hükümeti, Efrîn Kant onu’nun Şêrawa ilçesine bağlı 6 köye, özellikle çevre köylerin günlük ihtiyaçlarının karşılandığı Birc Qas köyündeki haftalık pazara ambargo koydu. Ardından ambargoyu genişleterek Til Rifet, Ehrez, Ehdas ve Fafîn ile bu ilçe beldelerin 4 köyüne, ayrıca Efrînli göçmenlerin kaldığı Efrîn, Şehba, Veger, Serdem ve Berxwedan kamplarına ambargo uyguladı.

İşgalci Türk devletinin dönemin istihbarat başkanı şimdiki Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Şam hükümetinin ulusal güvenlik ofisi başkanı Elî Memlûk arasındaki ilk görüşmenin ardından, her iki tarafın Özerk Yönetim’in hedef alınması ile Şehba Kantonu, Şêxmeqsûd ve Eşrefiyê mahalleri üzerinde ağır ambargo uygulanması konusunda anlaştıkları bilgisi paylaşıldı.

Şam hükümeti, 2 Haziran 2020’de  kantona yakıtın geçişine izin vermedi. Bundan dolayı bir kriz oluştu ve 250 Suriye lirası olan mazotun fiyatı 600 Suriye lirasına çıktı. Sonuç olarak toplu taşıma araçlarının sahipleri, gidiş ve geliş fiyatlarını 100 liraya kadar yükseltti. Bazıları da çalışmayı durdurdu.

Bir kez daha Özerk Yönetim’e karşı anlaşmalar yapıldı. 16 Şubat 2020’de Astana’da yapılan 15’inci oturumun ardında, aynı yılın içinde 7 Temmuz’da 16’ncı oturum ve 21 Aralık’ta 17’nci oturum yapıldı. Bu anlaşmalarda Özerk Yönetim’e karşı maddeler vardı. Ardından Şam hükümeti uluslararası yardım örgütlerine baskı yaptı ve halka yardım ulaştırmalarını engelledi. Ayrıca UNICEF ise Efrînli göçmenlerin yaşadığı 37 köye ulaştırdığı içme suyunu kesti. UNICEF, desteklerin yetersizliğini bahane olarak sundu.

Şam hükümeti, hastaların ambulansla taşınmasını engelledi ve hastaların sadece Suriye Kızılay’ının bu işi yapmasına izin ve bilerek hastaların durumunu ihmal etti. Bunun sonucunda Şehba Kantonu’nda 3 çocuk ve Efrînli bir göçmen yaşamını yitirdi.

HALK ÜZERİNDEKİ AĞIR SONUÇLARI

Ambargo her geçen gün bölgedeki yurttaşların ve göçmenlerin acısını ve zorluklarını arttırıyor. En çok da kışın gelmesiyle yakıt bulmakta zorluk yaşamaktalar. Yakıtın bulunmamasından dolayı elektrikler de kesildi ve günde sadece 4 saat verildi. Ardından 2 saat verildi ve şimdi tamamen kesildi. Son birkaç haftada mazotun litresi 8 bin 500 Suriye lirası ve benzinin litresi ise 13 bin 500 liraya yükseldi. Suriye lirasının değer kaybetmesi nedeniyle bu fiyatların daha da artması bekleniyor.

Şam hükümetinin kontrol noktaları Şehba Kantonu ile Şêxmeqsûd ve Eşrefiyê mahallelerine ilaç geçişine izin vermiyor. Bunun sonucunda ilaç fiyatları arttı. Şam hükümeti, Şehba Kantonu’nun kendi kontrolü altında olmamasını bahane ediyor.

 Yakıt Komitesi’nin son verilerine göre, Şehba Kantonu’nun aylık 30 bin gaz tüpüne ihtiyacı var. Ancak Şam hükümeti gaz tüplerinin Şehba bölgesine geçişine izin vermiyor. Ambargo nedeniyle gaz tüplerinin fiyatı 25 bin liradan 150 bin liraya kadar yükseldi. Gaz tüplerinin tamamen engellenmesi tehlikesi var.

Bölgede eğitimin durdurulması, temel ihtiyaç maddelerinin tükenmesi, elektrik ve yakıtın olmamasının yanı sıra ambargo sonucunda Özerk Yönetim’in yol asfaltlama, kamu merkezlerinin yapımı, hastane ve sağlık merkezleri gibi projeler durduruldu. Yakıtın olmaması ulaşım fiyatlarını da arttırdı ve ulaşımın tamamen durma tehlikesi bulunmakta.

Kuşatmanın devam etmesi ve Suriye lirasının değerinin düşmesiyle Şehba kantonu yaşam unsurlarının yokluğuna doğru gidiyor. Bu arada Efrîn'deki mülteciler ve Afrin'in asıl sakinleri direniyor ve Türk işgalinin kaldırılmasının ardından topraklarına dönmeyi bekliyor.

Ambargonun sürdürülmesi ve Suriye lirasının değer kaybetmesi nedeniyle Şehba Kantonu temel yaşam ihtiyaçlarının tükenmesine doğru gitmekte. Buna rağmen Efrînli göçmenler ve bölgenin asıl halkı direniyor ve işgalci Türk devleti çıkarıldıktan sonra evlerine dönmeyi bekliyorlar.

(df)

ANHA