Siyasetçi Şebîb: Erdoğan, Suriye’de ilhak politikasını sürdürmek istiyor

Erdoğan'ın Şam'la ilişkilerini düzeltmek için ısrarcı olmasının altında kötü amaçların olduğun belirten Suriye İlk Partisi Genel Başkanı Salman Şebîb, “Erdoğan, Şam ile QSD arasında savaş çıkarmak, bölgede işgalini güçlendirmek ve bölgeyi ilhak politikasını sürdürmek istiyor” dedi.

Siyasetçi Şebîb: Erdoğan, Suriye’de ilhak politikasını sürdürmek istiyor
30 Jul 2024   06:20
HABER MERKEZİ
 YEHYA EL HEBÎB

Suriye İlk Partisi Genel Başkanı Salman Şebîb, işgalci Türk devletinin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ile Şam'la ilişkilerini düzeltme girişimlerine ve bölgede yürütülen politikalara ilişkin ANHA’ya konuştu. 

Şam ile ilişkilerin düzeltilmesi için atılacak her adımda engellerin olduğunu ifade eden Salman Şebîb şunları söyledi: "Suriye ile Türkiye arasında ilişkilerin düzeltilmesi veya yakınlaşma yönünde ciddi bir adım atıldığına inanmıyorum. İki taraf arasında güven yok.  Ayrıca aralarında zor konular da var. Bu da arabulucuların misyonunu neredeyse imkansız hale getiriyor. Bu temelde özellikle aralarındaki anlaşmazlıkları çözmeye çalışan Rusya, ekonomi ve hizmet konularında kimi açılımlar yaparak, kimi adımlar atmaya başladı. Çabaların sonuç alacağına inanmıyorum. İlişkileri düzeltme girişimleri önünde engeller çıkacak ve zaman kaybı yaşanacak."

Ankara ile Şam hükümeti arasındaki ilişkilerin düzeltilmesinin önünde birçok engelin bulunduğunu anlatan Salman Şebîb, "En önemli engel, her iki tarafın da Rusya üzerinden ya da güvenlik ve siyasi konularda yaptığı açıklamalar ve ortaya koyduğu koşullardır. Her iki taraf da (Şam ve Ankara) şartları yerine getirmek istese de mevcut şartlarda kimi şartların yerine getirilemeyeceğine inanmıyorum” dedi.

‘ERDOĞAN KÖTÜ AMAÇLAR PEŞİNDE’

Salman Şebîb, “Erdoğan'ın asıl amacı Şam'la ilişkileri düzelterek, Suriye’ye işgal ettiği toprakları dayatmak ve bölgedeki Türkleştirme politikasını sürdürmektir. Türkiye’nin tüm bu politikaları ve bölgede yürüttükleri işgal Suriye toprak bütünlüğünü öngören Astana Anlaşmalarına da aykırıdır. Türkiye bu anlaşmayı imzaladı ancak sahada yaptıkları pratikler bu anlaşmaya aykırıdır. Erdoğan'ın bölgedeki asıl niyeti Suriye ordusu ile QSD arasında askeri bir savaş açmaktır. Bu senaryo ya da savaşın gerçekleşmesi halinde bunun sadece her iki taraf için de değil, Suriye devleti, halkı ve toprakları üzerinde de çok ciddi ağır sonuçları olacaktır.  Bu nedenle mevcut sorunların çözümü için her iki tarafın da (Şam ve QSD) daha bilinçli ve gerçek diyalogları bir an önce yürütmesi gerekmektedir. Eğer diyalog Suriye'nin tüm bileşenlerinin çıkarlarını korumak ve Suriye’nin geleceğini güvence altına almaksa bunun mümkün olacağını düşünüyorum."

Erdoğan'ın Suriye'deki planlarından vazgeçmeyeceğine dikkat çeken Salman Şebîb şunları söyledi: "Erdoğan, düşmanca sömürü planlarını gerçekleştirmek için Suriye ile ilişkileri düzeltmek adına her şeyi yapacak. İskenderun'un ilhak senaryosunun tekrar edilmesini planlıyor. Bunun en açık kanıtı ise bölgenin tahrip edilmesi, asıl sakinlerin yerlerinden edilmesi ve yerlerine çetelerin ailelerinin yerleştirilmesi için Katar ile birlikte sömürge evlerinin yapılmasıdır. Türk devleti ‘Güvenliğimi koruyorum’ söylemi yalandır. Türkiye'nin hedefi işgaldir. İşgal ettiği bölgelerle de yetineceğine inanmıyorum. Türk devletinin gözü Halep ve ötesindedir.”

Astana toplantılarının yenileri yapılacağına ilişkin açıklamalara ilişkin ise Salman Şebîb şunları anlattı: "Astana toplantılarının yenilerinin yapılması için girişimlerin olduğu açıktır. Suriye, sorunun çözümüne müjde olmadığı kesindir. Çünkü Astana sürecinden hiçbir yeni adım atılmadı. Yeni Astana toplantıları girişimleri de Suriye sorununa gerçek anlamda bir çözüm getirmeyecek. Bu Arap beyannamesi, BM'nin 2254 sayılı kararı ve Cenevre gibi Suriye sorununa çözüm getirecek adımların iptal edilmesidir. Her yeni Astana toplantıları fikri Suriyelilerin hayalini kırıyor. Arabulucular, Erdoğan ile Suriye Devlet Başkanı'nı bir araya getirse de iki ülke ilişkilerinde ciddi bir kopuşa yol açacağına inanmıyorum."

(ma)

ANHA