‘Serêkaniyê ve Girê Spî’ye geri dönmek için direnişten başka yol yok’
Serêkaniyê ve Girê Spî’nin Türk devleti ve çeteleri tarafından işgal edilmesinin üzerinden 5 yıl geçti. İşgale tepki gösteren göçmenler, Serêkaniyê ve Girê Spî’ye geri dönmek için direnişten başka yolun olmadığını söyledi.
İşgalci Türk devleti ve çeteleri, 9 Ekim 2019'da Serêkaniyê ve Girê Spî’ye yönelik başlattığı işgal saldırıları üzerinden 5 yıl geçti. Türk devleti ve çetelerinin işgali altında olan kentte, insanlar zorla yerlerinden edildi, halkın topraklarına, evlerine el konuldu, insanlık dışı suçlar işlendi. 300 binden fazla kişi yerinden edildi. Yerinden edilenlerin bir kısmı Özerk Yönetim'in kurduğu kamplara bir kısmı ise Kuzey ve Doğu Suriye Bölgeleri’ndeki şehirlere gitti.
Serêkaniyê ve Girê Spî’den zorla yerinden edilen ve bölgede yaşayan göçmeler, ajansımıza konuştu.
Serêkaniyê’nin Şêx Şiblî göç edip Hesekê’nin Taêh Mahallesi’nde kurulan Serêkaniyê Kampı’na yerleşen Mihemed El Mihêdî (50), kışın kendilerini soğuktan koruması için çadırının çevresine duvar ördü. Sağlık durumu kötüleşen Mihemed El Mihêdî, yerleştirdiği ona Serêkaniyê’yi hatırlatıyor.
Mihemed El Mihêdî’nin kaldığı kampta 15 bin 649 kişi (2 bin 519 aile) bulunuyor.
GERİ DÖNMEYİ UMUT EDİYOR
Her an geri dönüş yolunu gözeten Mihemed El Mihêdî, "Yüreğimizde hasret var. Çadırların evimiz olmasını kabul edemiyoruz. Her an sokaklarımızı, evlerimizi, tarlalarımızı hatırlıyoruz. Memleketimizde huzur içinde yaşardık. Tekrar geri dönmeyi umut ediyoruz" diye belirtti.
'NASIL ÇIKTIYSAK GERİ DÖNECEĞİZ'
Bir duvarın dibinde çocuklarıyla birlikte oturan Fatme El Mihemed (40), kaldığı çadır yandığı için kerpiç ile inşa ettiği küçük bir yerde kalıyor. Uluslararası kuruluşları, bölgede zor koşullarda yaşam mücadelesi veren göçmelerin yaşadığı zorlukları görmezden geliyor. Fatme El Mihemed, “5 yıldır çadırlarda yaşıyoruz. Çadırım yandıktan sonra bu odayı yapınca evimi hatırladım. Ama hâlâ tekrar dönüp arkadaşlarımızla, akrabalarımızla bir araya gelme umudumuz var. Nasıl çıktıysak, geri döneceğiz" dedi.
HERKESİN UMUDU
Serêkaniyê göçmenlerinin kaldığı Serêkaniyê Kampı’nın yanı sıra Hesekê'nin batısında bulunan Tiwêne köyü yakınlarında Waşokanî Kampı da bulunuyor. Kampta 16 bin 20 kişi (2 bin 260 aile) bulunuyor.
Waşokanî Kampı’nda kalan Hisên Hesen (40), evini, toprağını kaybeden insanın huzur bulamadığını söyledi. İşgalin sona erip, Serekaniyê'ye geri dönmeyi umduğunu belirten Hisên Hesen, herkesin kendi topraklarına dönme umudu olduğunu söyledi.
‘TOPRAK BİZİM TOPRAĞIMIZDIR’
Özerk Yönetim'in 22 Kasım 2019'da Eyn İsa’da kurduğu Girê Spî Kampı’nda 7 binden fazla göçmen yaşıyor.
Girê Spî Kampı’nda kalan 9 çocuk babası Ebdurezaq El Umer (50) şunları söyledi: "Benim durumum Türk devletinin işgali altındaki bölgelerden gelen yüzbinlerce göçmenin yaşadığı durumla aynıdır. Silok beldesinde bulunan evim askeri üs yapılacağı bahanesiyle tamamen yıkıldı. Ama memleketime geri döneceğim günün umuduyla yaşıyorum. Bizim geri dönme şansımız olmazsa da ülke sevgisiyle ve direnişle yetiştirdiğimiz çocuklarımız topraklarımıza geri dönecektir.
İşgalciler, okul ve sokak isimlerini değiştirip, evlerimize çetelerin ailelerini yerleştirseler de amaçlarına ulaşamayacaklar. Ne kadar zaman geçerse geçsin o topraklar bizimdir. Demokratik Suriye Güçleri (SDG) savaşçılarınızın direnişiyle tekrar topraklarımıza geri döneceğiz.”
‘GERİ DÖNMEK İÇİN CANIMIZI VERMEYE HAZIRIZ’
Girê Spî'li Edûlê Xelîl (40), uluslararası anlaşmalar sonucunda kentlerinin işgal edildiğini belirterek, "Girê Spî, DAIŞ çetelerinden özgürleştirilince Türk devleti çılgına döndü. Anneler direnişte büyük rol oynadı. Topraklarını geri almak için canlarını feda etti ve işgali bitirmek için de her şeylerini feda etmeye hazırdır” diye ifade etti.
DİRENİŞTEN BAŞKA YOL YOK
4 çocuk babası Xelîl El Elî (30) ise şunları anlattı, “İşgalin yıl dönümü olması bizim için çok acı verici bir durum. Ama aynı zamanda direnimizi güçlendirerek, kentte dönmek için güçlü bir moral sahibiyiz. Evimin anahtarını cebimde taşıyorum. Direnişle, mücadeleyle, dayanışmayla, QSD'nin desteğiyle topraklarımıza döneceğiz. Direnişten başka çare yok" dedi.
(ma)
ANHA
eyn isa
hesekê