Rûken Nexede: Özgür bir toplum için canımızı feda ediyoruz

Rojhilat ve İran’da 2022 yılında başlayan Jin Jiyan Azadî Devrimi’nin tüm dünyaya yayıldığını belirten KJAR Üyesi Rûken Nexede, “Kadınlar olarak zafere, direnişe ve devrime olan inancımız tam. Özgür bir toplum için canımızı feda ediyoruz" dedi.

Rûken Nexede: Özgür bir toplum için canımızı feda ediyoruz
15 Sep 2024   09:01
HABER MERKEZİ

Jîna Êmînî’nin 16 Eylül 2022’de İran’ın ahlak polisleri olarak da bilinen İrşad devriyeleri tarafından gözaltına alınıp işkenceyle öldürülmesinin üzerinden iki yıl geçti. Jîna’nın ölümü İran’da ve dünyada geniş çaplı protestolara yol açtı. Bu protestolar "Jin, Jiyan, Azadî" (Kadın, Yaşam, Özgürlük) sloganıyla kadınların öncülüğünde gerçekleşen bir harekete dönüştü.

Doğu Kurdistan Özgür Kadın Topluluğu (Komelgeha Jinên Azad a Rojhelatê Kurdistan-KJAR) üyesi Rûken Nexede, İran’da iki yıl önce başlayan Jin Jiyan Azadî Devrimi’nin yıl dönümüne ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

 Devrim şehitlerini anarak sözlerine başlayan KJAR üyesi Rûken Nexde, ayrıca Jin Jiyan Azadî Devrimi’nde alanlara çıkarak mücadele eden herkesi selamladı. Jin Jiyan Azadî Devrimi’nin şehitlerin yarattığı bir değer olduğunu belirten Nexede, en büyük değerin şehit ailelerine sahip çıkmak olduğunu vurguladı. Özgür basın çalışanlarının devrimin sesini tüm dünyaya duyurduğunu hatırlatan Nexede, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Rêber Apo, sadece Jin, Jiyan, Azadî sloganının değil, aynı zamanda zihinsel devrimlerin de mimarıdır. Dünyanın dört bir yanında herkes Rêber Apo'yu bu şekilde tanıyor ve özgürlük felsefesinin izinden gidiyor. Ayrıca özellikle Rojhilat ve İran'daki toplum da Önderliği böyle tanıdı. Rêber Apo, hakikatin yaşadığı topraklarda hakikat ve özgürlük felsefesiyle insanlık için mücadele etti. Önderlik bu nedenle mücadelesinin ve felsefesinin merkezine kadınları dahil etti.

Rêber Apo, toplum ve iktidar gerçekliğini görürken, aynı zamanda köleleştirilmiş kadın gerçekliğini de gördü. Bu yüzden yaşamın kaynağının kadın olduğunu fark etti. Bundan dolayı Önderlik, kadın özgür olmadan toplumun özgür olamayacağını belirtiyor. Dolayısıyla Rêber Apo fikrini kadınlara ve topluma sunduğunda, bu felsefede kendisini ilk bulan kadınlar oldu. Çünkü tarihte köleleştirilenler kadınlardır. Daha sonra devlet veya erkek egemen yönetim sistemi, kadının köleliği üzerine inşa edildi. Bu nedenle Önderlik, toplumların özgürlüğünün yolunun kadının özgürlüğünden geçtiğini gördü. Bunun sonucunda da Önderliğin çıkışından bugüne kadar her yerde kadınların Önder Apo'nun fikir ve felsefesi etrafında toplandığını ve toplanmaya devam ettiğini görüyoruz. Bugün Önderliğin düşünce ve felsefesi sayesinde erkek egemen sistemin uygulamaları sorgulanıyor. Kadınlar kendilerini tanıdı, kadınlarda ve toplumlarda değişimler yaşandı. Bunun örneklerini başta Bakûr ve Rojava olmak üzere birçok yerde görmek mümkün. Günümüzde demokratik ve özgür bir sistemin kurulmasına öncülük edenler kadınlardır.”

‘JIN JIYAN AZADÎ DEVRİMİ DÜNYAYA YAYILDI’

2022 yılının Eylül ayında Rojhilat ve İran’da gelişen Jin Jiyan Azadî Devrimi’nin daha sonra dünyaya yayıldığının altını çizen KJAR üyesi Rûken Nexede, “Jin Jiyan Azadî Devrimi’nde herkes vardı. Her ulustan kadınlar ve gençler hep birlikte, her dilde Jin, Jiyan, Azadî sloganları attı. Hep birlikte, ‘Biz birbirimizi destekliyoruz ve hepimiz Kurdistan'ın destekçileriyiz’, ‘Biz kadınlar özgür olacağız’ dediler. Eğer Rojhilatlı ve İranlı bir erkek, kadının elinden tutup mücadele saflarına katılarak Jin, Jiyan, Azadî sloganları atıp şehit düşüyorsa, bu kadınlar öncülüğünde bir toplumun ve yaşamın inşa edileceğine olan inancını gösteriyor. Bu devrim, Önderliğin, “Rojhilat ve İran’da ahlaki, demokratik ve özgür bir toplum her yerden daha hızlı şekilde inşa edilebilir” sözünü de doğruluyor.

Önderlik bu sözleri, bu toplumların tarihini inceleyerek dile getiriyor. Rêber Apo'nun bu bakış açısını, düşüncesini ve felsefesini Rojhilat ve İran toplumu da gördü ve bu temelde mücadele etti. Ancak egemen güçler, halkı ve Önder Apo'yu birbirinden kopartmak için “Önder Apo diyemezsiniz” diyor. Neden? Kim ne yaparsa yapsın, Rêber Apo halkların önderidir. KJAR olarak her zaman söylüyoruz ve söyleyeceğiz; Rêber Apo önderimizdir. Devrimde yer alan ve canlarını feda eden öncüler bizim öncülerimizdir. Kurdistan'ın dört parçasında özgürlük hareketinde mücadele eden öncüler benim öncülerimdir. Bizler de bugün onların yolunda yürüyoruz, mücadele ediyoruz. Bu devrimdir. Artık Rojhilatlı ve İranlı kadınlar da bunu yapıyor. KJAR’ı öncüleri olarak görüyorlar. Kadınlar el ele vererek KJAR’ın etrafında bir araya geliyor ve ideolojik-siyasi bir kimlikle direniyorlar” diye anlattı.

JIN JIYAN AZADÎ ÇIĞLIĞI EN SON HİNDİSTAN’DA YÜKSELDİ

Rûken Nexede, devamında kadın öncülüğüne işaret ederek şunları söyledi: "Kadın-erkek dengesi toplum için özgürlük yaratır. Çünkü toplum kadın ve erkek üzerine kurulmuştur. Jin Jiyan Azadî devriminin hızla yayılmasının nedenlerinden biri de buydu. Halkların, ulusların, kadınların ve erkeklerin birlikte hareket etmesi, devrimin dikkat çekmesini ve küreselleşmesini sağladı. Dünyada yaşanan tüm sorunların çözümünün kadın devrimi olduğunu herkes gördü. Dolayısıyla bu devrim tüm dünyada kesintisiz olarak devam edecek. Bunun son örneği de Hindistan'da ortaya çıkmıştır. Kadınlar öncülüğünde Hindistan'da şu anda yaşanan değişimlerin kaynağı Jin Jiyan Azadî devrimi ve felsefesidir. Zaten kadınlar orada kitlesel bir şekilde hep bir ağızdan Jin Jiyan Azadî diye haykırıyorlardı.

Kadınlar orada da birlikte hareket ediyor ve öncülük yapıyorlar. Bugün Rêber Apo'nun “21. yüzyıl kadın özgürlük yüzyılıdır” sözlerinin pratikleşmesini görüyoruz. Bu devrim durmadan adım adım ilerlemektedir. Kadın Devrimi yöntemi, erkek egemen sisteme karşı başarılı olabilecek ve sonuç alabilecek tek yöntemdir. KJAR olarak sadece Rojhilat ve İran'da değil, dünyanın her yerinde tüm kadınlara ulaşıp Jin Jiyan Azadî Devrim mücadelesini birlikte yürütmek için çalışıyor ve çabalıyoruz. KJAR olarak şu ana kadar belirlediğimiz projeler üzerinde çalışıyoruz. Giderek daha fazla kadın bu projelere yanıt veriyor ve katılıyor. Ancak, bu çalışmalar kapsamlı olduğu için uzun bir süreç gerekiyor. Ama dediğim gibi, kadınlar projelerimize en üst düzeyde sahip çıkıyorlar.

Jin Jiyan Azadî Devrimi’ne en üst düzeyde öncülük yapanlar şüphesiz İran rejiminin zindanlarında Şirîn Elemhûlîlerin izinden giden kadın tutsaklardır. Bugün zindanlarda devam eden direniş, kadın devrimimizin ve direnişimizin kaynağıdır. Bundan dolayı kadın siyasi tutsaklara ve onların öncülük ettiği direnişe sahip çıkmak, Jin Jiyan Azadî Devrimi’ne sahip çıkmaktır. Kadınlar olarak zafere, direnişe ve devrime olan inancımız tam. Bu yüzden özgür bir toplum için canımızı feda ediyoruz. Bu nedenle zafer bizim olacaktır.”