‘Kuantum Çağı’nın diyalektiği Barış ve Demokratik Toplumdur’

Yazar Medenî Ferho, Önder Apo’nun perspektiflerindeki Demokratik Ulus vurgusunun farklı toplumlar arası ilişkilerin geliştirilmesi ile halkların kardeşliğinin oluşturulması anlamına geldiğini vurgulayarak “Kürt halkı ve Özgürlük Hareketi, Önder Apo’nun Barış ve Demokratik Toplum paradigmasıyla Kürt-Türk kardeşliğine doğru ciddi adımlar attı” dedi.

‘Kuantum Çağı’nın diyalektiği Barış ve Demokratik Toplumdur’
22 May, 2025   03:50
HABER MERKEZİ

Önder Apo’nun ‘Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’yla ​​kamuoyuna ilettiği mesajlara ilişkin Yazar Medenî Ferho, görüşlerini ANHA ile paylaştı.

Medenî Ferho, Önder Abdullah Öcalan’ın mücadelenin başlangıcından bu yana 52 yıldır her zaman eşitliği, demokrasiyi, adaleti ve birliği savunduğunu hatırlatarak “Önder Apo, tüm perspektiflerinde halkların kardeşliğine vurgu yapmıştır” dedi.

‘BAHÇELİ SORUNLARIN FARKINDA OLDUĞU İÇİN ÖNDER APO’YA ÇAĞRI YAPTI’

Tarihte Türk tarihçilerin de Selçuklu Hanedanlığı döneminde Kürdistan topraklarına geldiklerini ve Kürt Beylikleri ile işbirliği içerisinde olduklarını kabul ettiklerini hatırlatan Ferho, “DEM Parti Heyeti’nin son İmralı ziyaretinde Önder Apo, Sırrı Süreyya Önder şahsında halkların kardeşliği perspektifini bir kez daha vurguladı. Halkların kardeşliği Demokratik Toplum anlamına gelir. Demokrasi de tahakküme yer yoktur. PKK önderliğinde yürütülen 52 yıllık mücadele boyunca Kürt halkı, faşizme temel oluşturan Türk-Turan ve Türk-İslam zihniyetini kınamış ve buna karşı durmuştur. ‘Kızıl elmacılık’ Türk halkına kazandırmaz. İttihat ve Terakki zihniyetinin asırlık faşizmi Türk devletini bölgesinde ve dünyada izole olmaya mahkûm etti” ifadelerini kullandı.

Ferho, Türk devletinin Kürtlere karşı imha, inkâr ve soykırım politikalarının Ankara’yı derin bir bataklığın içine çektiğini ve bu yüzden Türkiye’nin milliyetçi çizgisinde en keskin olan Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Başkanı Devlet Bahçeli’nin sorunların çözümü ve Ankara’yı bataklıktan kurtarmak için Önder Apo’ya çağrıda bulunduğuna dikkat çekti.

‘KUANTUM YÜZYILI’ VE ÖNDER APO’NUN ÇAĞRISI

PKK’nin çağdaş zihniyetle çağdaş bir toplum inşa ettiğini ifade eden Ferho, şunları kaydetti: “Dünya filozofları 21’nci ve 22’nci yüzyıla ‘kuantum’ yüzyılları derler. Ulus-devletler ise ‘yapay zeka’ için milyarlarca dolar masraf yapıyor. Dünya filozofları ‘yapay zekaları silahlandırmayın, toplumlara ve haklarına karşı yapay zekayı kullanmayın’ diye çağrıda bulunuyor.  Sayın Abdullah Öcalan ‘Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’ ile bu soruna da yanıt oluşturuyor.”

Ferho, çağdaş toplumların inşasında barış, kardeşlik olgusu, eşitlik, birliktelik ve sadakat bilincinin var olduğunu hatırlatarak bu hakikatin barış ve doğrudan demokrasi anlamına geldiğini söyledi.

‘ULUS-DEVLET ATAERKİL ZİHNİYETİN KURUMSAL YAPISI’

“Ataerkil zihniyetin kurumsal yapısı ulus-devletler, demokrasiyi parçalamıştır” diyen Ferho, ulus-devlet anlayışının parlamenterleri halkın temsilcileri pozisyonundan çıkartarak diktatörlüğün aracı haline getirdiğini ifade etti. Önder Apo’nun bu tarz yaklaşımları reddettiğini ve kınadığına dikkat çeken Ferho, “Önder Apo, Doğrudan Demokrasi zihniyetini yaşamın merkezine koyuyor” dedi.

İBN-İ HALDUN’DAN ÖRNEKLER

Ferho değerlendirmeleri arasında Ortadoğu’nun etkili filozoflarından İbn-i Haldun’un şu sözlerine dikkat çekti: “Milliyetçilik, asabi bir ruh yaratır; asabi ruh eşitlik, paylaşma, hoşgörü, eşitlik, yardımlaşma ve toplumsal yaşam bağlarını bitirir.  Asabiyetle hareket eden toplumlar hayvani vahşet yaratır. Devlet, asabiyet ruhuyla hareket ederse, barış yıkılır ve faşizm başlar.”

İbn Haldun’un bu gerçeği Kuran-ı Kerim’den ayetlerle dile getirdiği bilgisini paylaşan Ferho, Önder Apo’nun Medine Antlaşması’na değinirken bu gerçeğe dikkat çektiğini belirtti.  

HZ. YUSUF ÖRNEĞİ

Önder Apo’nun son görüşmelerde İmralı Heyeti’nde yer alan Sırrı Süreyya Önder’in mirasına dikkat çektiğini dile getiren Ferho, şöyle devam etti: “Önder Abdullah Öcalan’ın perspektiflerindeki Demokratik Ulus vurgusunun farklı toplumlar arası ilişkilerin geliştirilmesi anlamına geldiğini vurgulayarak ‘Ulusal ve manevi değerler, fitne-fesat aracı olmamalıdır

Önder Abdullah Öcalan’ın açıklamalarından şunu anlıyorum, nasıl ki Hz. Yusuf’un kardeşleri onu kuyuya attıysa Türk milliyetçiliği de Kürtlere karşı yüz yıldır imha ve inkar siyaseti yürüttü. Ama yine de Kürt halkı, Özgürlük Hareketi ve ‘Barış ve Demokratik Toplum’ perspektifiyle iki halk arasındaki kardeşliği koruyor ve bu argümanla adım atıyor.”

LOZAN ANTLAŞMASI

PKK’nin 1924 Lozan Antlaşması’na işaret etmesinin bazı hakikatleri gün yüzüne çıkarma amacı olduğunu belirten Ferho, ‘kurtuluş savaşı’ döneminde Türk ve Osmanlı ordularından eser kalmadığını, Osmanlı ordusunun silahsızlandırıldığı ve siperlerde esir alındığı bir döneme dikkat çekmek istediğini ifade etti.

Ferho, ‘kurtuluş savaşı’ sürecinin tarihi gerçeklerine ilişkin “Ulusal Savaş sürecinde Kürt halkı Dilok, Maraş ve hatta Çanakkale’de mücadele etmiş ve 1920’de Ankara Meclisi’nin kurulmasında temel rol oynamıştır. O dönem oluşan mecliste 120 milletvekilinin 70’i Kürt’tü. Bu hakikat bilinmelidir. Türkiye parlamentosu, Ankara hükümetinin kuruluş esaslarına göre yasalarını ve anayasasını değiştirmelidir. Bu gerçeklerin örnekleri Erzurum ve Sivas kongrelerinde görülmektedir. Tarihi hakikatler ışığında devlet, kalıcı barışı sağlama ve Demokratik Toplum inşasında ciddi adımlar atmalıdır” değerlendirmesinde bulundu.

‘GÖKALP VE ATSIZ ZİHNİYETİNE SON VERİLMELİ’

Yazar Medenî Ferho, değerlendirmelerini şöyle noktaladı: “Türkiye’nin iktidarındaki AKP ve MHP eğer İslam ruhuna göre hareket ediyorsa, Ziya Gökalp ve Nihal Atsız’ların zihniyetine son vermelidir. Türk-Turan ve Türk-İslam ideolojilerinin her ikisi de ortaktır ve halkların kardeşliğine karşı aynı günahı işlemişlerdir. Bu iki ortak zihniyet, Türk toplumunun azim ve tahammül ruhunu yıpratmıştır. Ziya Gökalp ve Nihal Atsız gibi milliyetçi karakterlerin Türkiye’de yaratmış olduğu krizler derinleşiyor. Türkiye’de her gün 4 kadın katlediliyor. Toplum ahlakını çürüttüler. Milliyetçi zihniyet, dönemin tarihsel diyalektiğini yansıtamaz. Kuantum yüzyılının tarihsel diyalektiği Barış ve Demokratik Toplum’dur.”

(ca/cj)

ANHA