‘Jin, Jiyan, Azadî’ kadınları birleştirdi
Tunuslu gazeteci Zihûr El Meşreqî, "Jin, Jiyan, Azadî” sloganının tüm dünyada her türlü zulme, baskı ve şiddete karşı kadınları birleştiğini ve özgürlük ile direnişin şiarı haline geldiğini söyledi.
Tunuslu aktivist ve gazeteci Zihûr El Meşreqî, Rojhilatê Kürdistan'da Kürt kadını Jîna Emînî'nin katledilmesinin sonrasında başlayan “Jin, Jiyan, Azadî” serhildanın ikinci yıl dönümüne ilişkin ajansımıza konuştu.
"Tunus, Arap devrimlerinin beşiğidir. İran'da, Suriye'de, Irak'ta ve dünyanın her yerinde özgürlükleri için mücadele eden kadınları selamlıyorum” diyen Zihûr El Meşreqî, "Jin, Jiyan, Azadî” şiarına dikkat çekerek, “Bu slogan evrenselleşti. Bu slogan kadının özgürlük sembolü oldu. Kadınlar bu şiarla zorbalığa hayır dedi. Tüm dünyada kadınların zulme ve baskıya karşı özgürlük ve direniş sembolü oldu. İran ve Rojhilat’taki ‘Jin, Jiyan, Azadî’ serhildanı Suriye'de, Irak'ta, Türkiye'de, Asya'da, Hindistan'da ve hatta Afrika'da yankı buldu. Kadınlar, ‘Özgürlüğe evet, yaşama evet, iradeye evet’ diyerek, sesini haykırdı” diye belirtti.
Jîna Emînî’nin katledilmesine dikkat çeken Zihûr El Meşreqî şunları söyledi: "Sadece Jîna öldürülmedi, Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da özgürlük isteyen, demokrat kadınlar öldürüldü. Jîna başörtüsü nedeniyle öldürüldü. Ortadoğu'daki kadınlar da başörtüsü nedeniyle öldürüldü.
Kadınlar ataerkil zihniyete karşı birlik olmalı. Haklarımız için mücadele etmek, siyasi alanda aktif olmak hakkımızdır. Başkasının hakkını istemiyoruz. Bugün ataerkil zihniyete karşı ortak mücadele etmeliyiz.”
(ma)
ANHA