Dr. Malik El Hafiz: Anayasa taslağı otoriter iktidarın kurulmasına zemin hazırlıyor
Suriyeli yazar ve Siyasi Bilimler Uzmanı Dr. Malik El Hafiz, Şam'daki geçici yönetim tarafından kamuoyuna duyurulan Anayasa taslağı’nın merkezi, dar bir yönetim anlayışına sahip olduğunu, bu haliyle tasarının Baas Partisi döneminde uygulanan anayasa gibi sivil devletin kurulmasına engel olacağı ve merkezi bir iktidarın kurulmasının önünü açacağını vurguladı.

Şam yönetiminin yakın zamanda kamuoyu ile paylaştığı “Anayasa taslağı”na karşı Suriye’nin siyasi ve toplumsal kesimlerinden tepkiler gelmeye devam ediyor. Tasarının aynı topraklarda yaşayan tüm bileşenleri kapsamadığını, merkezi iktidar anlayışını esas aldığını Suriye'nin çok yönlü, çeşitlilik içerisindeki yapısının görmezden gelindiği ve bu haliyle ülkede yeni bir kriz döneminin önünü açtığı öngörülüyor.
TASARI DAR BİR YÖNETİM ANLAYIŞINI İŞARET EDİYOR
Suriyeli yazar ve Siyasi Bilimler Uzmanı Dr. Malik El Hafız, Anayasa Tasarısı’na ilişkin ANHA’ya konuştu. El Hafiz, “Açık ve net bir şekilde Şam iktidarı tarafından yayımlanan ‘Anayasa taslağı’ doğrudan, bileşenlerin çeşitliliğini esas alan ulusal istekleri karşılamıyor” değerlendirmesinde bulundu.
El Hafiz, “Anayasa taslağı”nın Suriye'nin geleceği konusunda gerçek bir ulusal uzlaşma oluşturmaktan ziyade doğrudan dayatılan merkezi tekçi iktidarı dayatma çabalarının bir aracı olarak yapıldığına dikkat çekti. Anayasaya ilişkin beklentilerini paylaşan El Hafiz, “Anayasa, iktidar sistemini sağlamlaştırma amacıyla yapılmamalıydı. Tasarı, Suriye bileşenlerini temsil eden birliğin, uzlaşının ve demokratik sistemin belgesi olmalıydı. Bu haliyle ‘ilan edilen başkan’ için oluşturulmuş gibi, sembolik bir başkan! ‘anayasa taslağı’nın çeşitli maddelerinde göze çarpan başlıca ayrıntılar siyasi istikrarı sağlamak yerine parçalanmayı ve ülkedeki krizleri derinleştirecektir” dedi.
KAYGAN ÇERÇEVE
Hiç kuşkusuz Anayasa taslağı’nın genel hatlarıyla derin ulusal diyalogun ve geniş bir siyasi aşamanın yanı sıra bazı çevrelerin halk referandumu ile siyasi ve hukuki tartışmaların ürünü olduğunu dile getiren El Hafiz, “Tasarı geçiş hükümetinin tek taraflı kararıyla oluşturuldu. Yalnızca süreci yürütmek amacıyla oluşturulmuş bir tasarı değildir; tamamıyla her şeyi tek kişi de merkezileştiren bir sistem. Herhangi bir siyasi anlaşma olmadan yapılan bu Anayasa Tasarısı, hiç kimsenin kendisini hiçbir şeyden sorumlu tutamayacağı başkanın buyruklarına bırakıldı. Birlik içerisinde, gelişmiş, istikrarlı birleşik bir devlete doğru adım atmak isteyen Şam iktidarı için bu tasarı sürdürülebilir bir zemin olamayacak, zayıf bir çerçevede kalacaktır” değerlendirmesinde bulundu.
ŞAM’IN ANAYASA TASLAĞI VE BAAS PARTİSİ’NİN TEMEL ANAYASASI: YÖNTEMDE FARKLI FAKAT İÇERİKTE BENZER
Şam geçiş hükümetinin “Anayasa taslağı” ile Baas Partisi'nin önceki temel anayasası arasındaki benzerliklere vurgu yapan El Hafiz, “Yöntem olarak bu ‘Anayasa taslağı’, Baas Partisi'nin temel anayasasından farklı görünüyor olabilir fakat içerik olarak aynı otoriter iktidarın devlet yönetim tarzını tekrarlıyor; bu haliyle, sadece araçlar ve egemen ideoloji değişmiş oluyor” dedi.
SİVİL DEVLET İNŞASININ ÖNÜNDE ENGEL OLUŞTURUYOR
Anayasanın Suriye'de oluşması muhtemel sivil devletin sonunu getirmesi ve ülkenin İslamlaştırılması ihtimaline ilişkin olarak El Hafiz, “Anayasa taslağında hukuktaki temel rolün dine verildiğine dair açık ibareler yer alıyor. Bu durum, din ve siyasetin ayrışmasına dayalı oluşturulan sivil devlet fikrine aykırı düşüyor. Anayasaya dinin dahil edilmesi, yasaların dine göre yorumlanacağı anlamına gelir. Bu da bireylerin, özellikle azınlıkların ve kadınların haklarını ihlal eden ciddi bir sorundur” tespitinde bulundu.
El Hafiz şöyle devam etti: “Taslakta da demokrasiden bahsedilmiyor. Demokrasi; çok partili siyaset, basın özgürlüğü, bağımsız yargı, adil seçimler ve iktidarın devri anlamına geliyor. Bunların hemen hepsi geçiş hükümetini oluşturan egemen güçlerin uygulamak istemediği ilkelerdir. Bunun yerine, çoğu zaman bazı söylenmemiş ilkelere göre ‘danışma’ ve ‘hükmetme’ hakkında konuşmalar işitiyoruz. Bu anlayış, toplumun tüm bileşenlerinin geniş katılımına hizmet etmek yerine merkezi iktidara kesimlerinin geniş katılımına hizmet etmek yerine hükümete hizmet ediyor.”
YENİ OTORİTER BİR REJİMİN TEMELİ İNŞA EDİLİYOR
“Anayasa taslağı” ile Suriye'de yeni bir otoriter rejim inşa etme ihtimalinin olduğunu değerlendiren El Hafiz, “Otoriter rejimlerin anayasaları gibi geçiş hükümetinin Anayasa taslağı da toplumsal denetimine ilişkin hiçbir anayasal garanti vermeksizin, tekçi merkezi iktidarın tüm siyasi kararları elinde bulundurmasına izin veriyor” dedi.
Taslakta geçiş hükümetinin sonlandırılmasına ilişkin özel bir mekanizma belirtilmediğine dikkat çeken El Hafiz, geçici hükümetin süresiz olarak devam etmesine olanak veren net bir çerçevenin de belirtilmediğini ve bu durumun bazı ülkelerin deneyimleriyle benzer olduğunu kaydetti.
Değerlendirmesinin devamında El Hafiz “Taslağın yazılmasında Suriye siyasi güçlerinin bütünlüklü bir katılımı olmadı. Bu da tasarıyı hazırlayanların kendi iktidarlarını güçlendirmeyi amaçladıkları anlamına geliyor” dedi.
Konuşmasının sonunda Anayasa taslağı’nın tehlikelerine dikkat çeken El Hafiz, “Demokratik, yenilikçi bir devlet kurmak yerine merkezi tekçi iktidarı dayatmak halk oylamasıyla seçilmemiş bir geçiş hükümetini meşrulaştırmaya çalışmaktır. Hukuki temel zeminler ile oluşturulan yeni otoriter merkezi sistem, ulusal eşitlik ilkesini ortadan kaldırarak dini bir grubun çıkarlarını dayatmak anlamına geliyor” diye konuştu.
El Hafiz, son olarak Anayasa taslağı’nın tüm Suriye bileşenlerini kapsayacak toplumsal çerçevede tekrar ele alınması gerektiğini vurguladı.
(ca/df)
ANHA