Aydınlar: Suriye'nin geleceği diyaloğa bağlıdır
Özerk Yönetimi’nin çözüm için yaptığı diyalog çağrılarının önemine dikkat çeken Halep’teki Suriyeli aydınlar, Suriye’nin geleceğinin iç diyaloğa bağlı olduğunu belirterek, Şam hükümetinin bir an önce diyalog çağrılarına cevap vermesini istedi.
Suriye'deki kriz üzerinden 13 yıl geçti ama sorun çözülemedi. Yıllardır birçok uluslararası toplantı, kongre ve zirve düzenlendi ama soruna kalıcı bir çözüm bulunamadı. Sorunun çözümü için Demokratik Özerk Yönetimi birçok kez Şam hükümetine diyalog çağrısında bulunuyor. Ama Şam hükümeti, tüm talepleri reddederek, çözümsüzlükte ısrar ediyor.
Diyaloğun önemine ilişkin Halep’teki Suriyeli aydınlar, ajansımıza konuştu.
ŞAM HÜKÜMETİNİN TAVRI
Yazar Welîd Hebeş, “Çatışmaların üzerinden yıllar geçti. Ama sonunda protestocuların talepleri haklı çıktı. Yerel ve uluslararası güçlerin müdahaleleri bölgedeki mücadele alanı çatışmalı alana dönüştürdü. Çatışmalar 2011’den beri de sürüyor. Türk devletinin çatışma ve krizdeki rolü de çok büyüktü. Türkiye, selefi ve cihatçıları sınırlarından Suriye'ye geçmesine izin verdi. Tüm bunları da işgal projesini ve Misak-ı Milli’yi hayata geçirmek için yaptı” dedi.
“Üçüncü yolu” ve Demokratik Ulus projesini esas alan Kürt partilerinin tutumunun çok değerli olduğunu ifade eden Welîd Hebeş, "Özsavunma temelinde tüm Suriyelileri kucaklayan ortak bir diyalog forumu kuruldu” diye belirtti.
Cenevre ve Astana yerine Suriye’deki şehirlerin diyalog ve çözüm merkezi olması gerektiğinin altını çizen Welîd Hebeş şunları söyledi: “Özerk Yönetim öncülüğünde Suriye’de diyalog çabalarının bölgesel ve uluslararası güçler tarafından kesilmesi kabul edilemez. Bu temelde başka ülkelerden yapılan uluslararası toplantı ve çözüm girişimleri de sonuç getirmiyor.
Şam hükümetinin inatçılığı ve hala hakim olan önceki zihniyetinden dolayı diyaloğun önündeki en büyük engellerdir. Suriye'de işgali hep birlikte bitirmek ve ülkeyi kalkındırmak adına Özerk Yönetim, Şam hükümeti ve Suriye'deki diğer partiler arasındaki oluşturulacak diyaloğun Suriye'nin geleceği için en uygun çözüm olduğunu belirtti. Özerk Yönetim, diyaloğun başlaması ve sorunların çözümü için de birçok kez çağrılarda ve girişimlerde bulundu. Ama Şam hükümeti bu konuda geri durdu ve çözümsüzlükte ısrar etti.”
SURİYE’NİN GELECEĞİ
Mihemed Şêx Qenber, “Çatışmadan menfaat sağlayan devletlerin baskılarından dolayı sorunlar çözülemiyor. Ankara, içerde yaşadığı siyasi ve ekonomik sıkıntılarını dışarıya taşımak için tüm gücüyle Şam hükümetiyle yeniden uzlaşmak istiyor. Ancak Türkiye’nin asıl amacı Özerk Yönetim ve Suriye'deki demokratik projedir. Osmanlı'dan bu yana değişmeyen Türkler, din ve İslam adı altında çatışmaları derinleştiriyor. Kıbrıs, Libya, Suriye ve diğer ülkelere müdahale ederek, bölgenin huzurunu bozuyor ve halkın kaynaklarına göz dikiyor. Suriye'nin geleceği, Şam hükümetinin milliyetçi fikirlerinden ve işgalci Türk devletinin çetelerinden uzak Özerk Yönetim öncülüğünde geliştirilen Demokratik Ulus projesine bağlıdır” diye ifade etti.
ÇÖZÜM İÇİN DİYALOG ŞART
Yazar Mihemed Eli ise şunları söyledi: "Rusya, bölgede çatışmayı uzatarak, olumsuz bir rol oynuyor. Şam hükümetine Ankara ile uzlaşması için baskı yapıyor. Irak ve İran’ın da Türkiye ile Şam arasındaki uzlaşma çabalarına katılması ve destek vermesi normaldir. Çünkü dört devlet de Kürt halkına karşı yönelik soykırım ve komplolarda parmakları var.
Özerk Yönetim, Suriye'nin hiçbir tarafıyla diyaloğu reddetmemiştir. Bu aynı zamanda Özerk Yönetimi’nin çatışmaları bitirmedeki ısrarını da gösteriyor. 2254 sayılı karar, gelecekte Özerk Yönetim ile Şam hükümeti arasındaki diyalogların temeli yapılmalıdır.”
(ma)
ANHA