‘Önder Apo’nun fiziki özgürlüğü sağlanmadığı sürece alanlardayız’
Önder Abdullah Öcalan’a uygulanan ağırlaştırılmış tecridin esasında kadınlara yönelik olduğunu belirten Kongra Star üyeleri, Önder Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sağlanmadığı sürece alanlarda olacaklarını kaydetti.
9 Ekim 1998’de başlayan uluslararası komplo sonrası 15 Şubat 1999’da tutsak edilen Önder Abdullah Öcalan’a yönelik ağırlaştırılmış tecrit uygulamaları işkence boyutunda sistematik bir şekilde sürdürülüyor.
Kendisinden 3 yıldır herhangi bir haber alınmayan Önder Abdullah Öcalan üzerindeki tecride tepki gösteren Kongra Star üyeleri, Önder Abdullah Öcalan şahsında tüm kadınların tecrit edildiğini kaydetti.
Önder Abdullah Öcalan’a yönelik uygulanan tecridi kınayan Kongra Star üyesi Emel Îsmelî, "Ağırlaştırılmış tecrit altına tutulan Önder Apo’nun durumuna ilişkin herhangi bir bilgi verilmiyor. Aynı zamanda görüş yasağı 6 ay daha uzatıldı. İşlenen insanlık dışı suçlara karşı sözde kendini insan haklarını korumakla yükümlü gören tüm kurumlar bu tecride karşı sessiz” şeklinde konuştu.
“Bizler Önder Abdullah Öcalan’ın fikir ve felsefesiyle büyüdük, artık bu tecride son verilmelidir. Önder Abdullah Öcalan’dan bir haber alıncaya kadar sürekli ayakta kalacağız” diyen Emel konuşmasının sonunda, insan hakları kuruluşlarına Önder Abdullah Öcalan ve tüm siyasi tutsakların durumuna ilişkin görev ve sorumluluklarını yerine getirme çağrısında bulundu.
İşgalci Türk devletinin insan hakları kurumlarının varlığına rağmen, Önder Abdullah Öcalan’a yönelik yürüttüğü kirli politikalar kapsamında ağır tecridi uygulamakta ısrarlı olduğunu vurgulayan Elîf Mihemed ise, Türk devletinin uyguladığı tecrit ile Önder Abdullah Öcalan’ın dünyaya yayılan fikir ve felsefesinin önünü almayı amaçladığının altını çizdi.
Emel konuşmasının sonunda, ′′Ancak biz Önder Apo’nun fikir ve felsefesiyle büyüyoruz. Önderliğe yönelik tecridi şiddetle kınıyoruz. Kadınlar olarak Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünün sağlanması için daima alanlarda olacağız ve ne gerekiyorsa onu yapacağız” ifadelerini kullandı.
Kongra Star üyesi Leyla Îbiş de Önder Abdullah Öcalan şahsında uygulanan tecridin tüm halklara yönelik olduğunu söyledi.
Uygulanan tecridin adaletsizce olduğunu belirten ve adalete çağrı yapanların nerede olduğunu soran Leyla Îbiş, “Önder Apo'nun kadınlar için temel aldığı proje, kadınların özgürlüğüdür. Bu nedenle biz kadınlar Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünü sağlamak için sonuna kadar mücadele edeceğiz” dedi.
Uygulanan tecridin Önder Abdullah Öcalan’ın fikir ve felsefesini sonlandırmak amaçlı olduğunun altını çizen Newroz Heşêm, “Tehdit mektuplarıyla bizi Önderimizden koparamazlar. Bölgedeki tüm bileşenler Önder Apo’nun fikir ve felsefesi temelinde kendini eğitiyor” ifadelerini kullandı.
Son olarak tüm kadınlara çağrıda bulunan Newroz “Önder Apo kadın özgürlüğünü sağlamak için devrimi gösterdi. Biz kadınlar olarak Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünü sağlamak için mücadelemizi büyütmeliyiz. Önderliğin fiziki özgürlüğü sağlanmadığı sürece kimse oturmamalı” dedi.
(rd/rr)
ANHA
‘Önder Apo’nun fiziki özgürlüğü sağlanmadığı sürece alanlardayız’
9 Ekim 1998’de başlayan uluslararası komplo sonrası 15 Şubat 1999’da tutsak edilen Önder Abdullah Öcalan’a yönelik ağırlaştırılmış tecrit uygulamaları işkence boyutunda sistematik bir şekilde sürdürülüyor.
Kendisinden 3 yıldır herhangi bir haber alınmayan Önder Abdullah Öcalan üzerindeki tecride tepki gösteren Kongra Star üyeleri, Önder Abdullah Öcalan şahsında tüm kadınların tecrit edildiğini kaydetti.
Önder Abdullah Öcalan’a yönelik uygulanan tecridi kınayan Kongra Star üyesi Emel Îsmelî, "Ağırlaştırılmış tecrit altına tutulan Önder Apo’nun durumuna ilişkin herhangi bir bilgi verilmiyor. Aynı zamanda görüş yasağı 6 ay daha uzatıldı. İşlenen insanlık dışı suçlara karşı sözde kendini insan haklarını korumakla yükümlü gören tüm kurumlar bu tecride karşı sessiz” şeklinde konuştu.
“Bizler Önder Abdullah Öcalan’ın fikir ve felsefesiyle büyüdük, artık bu tecride son verilmelidir. Önder Abdullah Öcalan’dan bir haber alıncaya kadar sürekli ayakta kalacağız” diyen Emel konuşmasının sonunda, insan hakları kuruluşlarına Önder Abdullah Öcalan ve tüm siyasi tutsakların durumuna ilişkin görev ve sorumluluklarını yerine getirme çağrısında bulundu.
İşgalci Türk devletinin insan hakları kurumlarının varlığına rağmen, Önder Abdullah Öcalan’a yönelik yürüttüğü kirli politikalar kapsamında ağır tecridi uygulamakta ısrarlı olduğunu vurgulayan Elîf Mihemed ise, Türk devletinin uyguladığı tecrit ile Önder Abdullah Öcalan’ın dünyaya yayılan fikir ve felsefesinin önünü almayı amaçladığının altını çizdi.
Emel konuşmasının sonunda, ′′Ancak biz Önder Apo’nun fikir ve felsefesiyle büyüyoruz. Önderliğe yönelik tecridi şiddetle kınıyoruz. Kadınlar olarak Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünün sağlanması için daima alanlarda olacağız ve ne gerekiyorsa onu yapacağız” ifadelerini kullandı.
Kongra Star üyesi Leyla Îbiş de Önder Abdullah Öcalan şahsında uygulanan tecridin tüm halklara yönelik olduğunu söyledi.
Uygulanan tecridin adaletsizce olduğunu belirten ve adalete çağrı yapanların nerede olduğunu soran Leyla Îbiş, “Önder Apo'nun kadınlar için temel aldığı proje, kadınların özgürlüğüdür. Bu nedenle biz kadınlar Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünü sağlamak için sonuna kadar mücadele edeceğiz” dedi.
Uygulanan tecridin Önder Abdullah Öcalan’ın fikir ve felsefesini sonlandırmak amaçlı olduğunun altını çizen Newroz Heşêm, “Tehdit mektuplarıyla bizi Önderimizden koparamazlar. Bölgedeki tüm bileşenler Önder Apo’nun fikir ve felsefesi temelinde kendini eğitiyor” ifadelerini kullandı.
Son olarak tüm kadınlara çağrıda bulunan Newroz “Önder Apo kadın özgürlüğünü sağlamak için devrimi gösterdi. Biz kadınlar olarak Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünü sağlamak için mücadelemizi büyütmeliyiz. Önderliğin fiziki özgürlüğü sağlanmadığı sürece kimse oturmamalı” dedi.
(rd/rr)
ANHA
