​​​​​​​Kadar Pîrê: Özerk Yönetim deklarasyonu köklü değişiklik yapmak içindir

ABD’nin eleştirilerine rağmen Suudi Arabistan Suriye’nin Arap Birliği’ne dönmesi için çalışıyor. Şam hükümetinin Dışişleri Bakanı Feysel Miqdar, 12 Nisan’da Suudi Arabistan’ı ziyaret ederek mevkidaşı Feysel Bin Ferhan ile bir araya geldi.

Suriye’de çatışmaların başlamasıyla birlikte Arap Birliği, Suriye’nin üyeliğini askıya alarak, mali yaptırımlar uyguladı. Ayrıca Suriye ile diplomatik ilişkileri, ticareti ve hava seyahatlerini durdurdu.

‘SUUDİ ARABİSTAN’IN GİRİŞİMİ TÜRKİYE’NİN ÖNÜNÜ TUTMA ÇABASIDIR’

Sınır Tanımayan Kürtler Örgütü Başkanı Kadar Pîrê, ABD’nin Suriye’ye karşı olmadığını ancak BM’nin Suriye ile ilgili 2254 sayılı kararını değerlendirdiğini söyledi.

Suudi Arabistan’ın Suriye’yi Arap Birliği’ne döndürme çabalarına ilişkin olarak Kadar Pîrê, “Her devlet kendi çıkarlarını gözetiyor. Suudi Arabistan da Suriye krizi nasıl çözülebilir diye bir arayıştadır, özellikle İran’ın onayı ve kabulüyle Türkiye-Rusya planının işaretlerinden sonra bu arayışa girdi. Şam rejimi şimdi Rusya ve İran’ın Suriye’deki varlığına sırtını dayayarak destek alıyor” dedi.

Pîrê, Suudi Arabistan’ın bu girişiminin, önerilen tüm çözümlerden daha tehlikeli olan Türk devletinin çözümünü engelleme girişimi olduğunu belirtti.

Türk devletinin “Türk ulusunun güvenliği” adı altında gelecekteki stratejik ve çıkarlarını gözettiğini, amacının da Kürt halkını ve Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’ni yok etmek olduğuna dikkat çeken Pîrê şöyle devam etti: “Özellikle Suriye’nin diğer bölgelerini işgal etme ve Suriye halkını yok etme politikaları başarısız olduktan sonra, Türk devleti Kuzey ve Doğu Suriye demokratik projesinden korkuyor ve tamamen yok etmek istiyor.”

‘RUSYA’NIN ÇÖZÜMÜ SURİYE HALKININ ÇIKARLARINA GÖRE DEĞİL’

Rusya’nın Şam ve Ankara uzlaştırma çabalarına dikkat çeken Kadar Pîrê, Rusya’nın çözümünün Suriye halkının çıkarlarına göre olmadığını, ancak egemen sistemlerin çıkarlarına yani Suriye, Türkiye ve İran’a göre olduğunu belirtti.

‘RUSYA TÜRK DEVLETİNİ KENDİ TARAFINA ÇEKMEK İSTİYOR’

Pîrê, Rusya ve Türk devletinin Kürtleri ve Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’ni yok etmek istediğini, Şam rejiminin kalıp kalmamasının da onlar için bir anlam ifade etmediğini dile getirdi.

Pîrê şöyle devam etti: “Rusya, özellikle Ukrayna savaşında sıkışması ve Türk devletinden deniz koridorlarını açmasını istemesi nedeniyle Türk devletini yeni uluslararası ittifaklarda kendi tarafına çekmeye çalışıyor. Bu, iki taraf arasında bir değiş tokuştur işidir, ancak Suriye halkının ve tüm bölge halkının çıkarları pahasına yapılmaktadır.”

‘ÖZERK YÖNETİM’İN BEYANNAMESİ ARAP DEVLETLERİ VE GARANTÖR ÜLKELER İÇİN MESAJDIR’

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, 18 Nisan’da Suriye’deki çatışmanın barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözülmesi için bir deklarasyon yayınladı.

Kadar Pîrê, Özerk Yönetim’in deklarasyonunu şöyle değerlendirdi: “Özerk Yönetim deklarasyonu uluslararası güçlerin, Avrupa ve ABD’nin onayını almış uluslararası kararları dikkate alan Suriye’nin yerinden çözümüdür. Deklarasyon, tüm tarafların gözeten bütün Suriyelilerin katılımını sağlayan bir çözümdür. Deklarasyon, monarşik ve diktatörlük sistemine dönüşen devlet yapısında gerçek bir değişim önermektedir. Deklarasyonun bu dönemde yayınlanması özellikle Arap devletlerine ve garantör ülkelere bir mesajdır. Bu mesajın içeriği ise şöyle; Suriye’nin gerçek güçleri var, onların yok sayılması kabul edilemez ve Demokratik Suriye Güçleri ile Özerk Yönetimi dışlayarak çözüm mümkün değildir. Çözüm, Özerk Yönetim'in katılımıyla olmalı, sadece rejimle çözüm önererek veya doğrudan diyalog kurarak değil. Deklarasyon, Suriye’deki herhangi bir çözümün Suriye halkının çıkarlarına göre gerçek değişiklikler yapması gerektiğini söylüyor. Ancak merkezi rejim ve diktatörlük kalırsa hiçbir değişiklik olmaz. Rejim gücünü bu noktadan alıyordu, bu nedenle gerçek bir çözüm olmalıdır.”

Deklarasyon dünyaya şu mesajı veriyor; Suriye güçlerinin var olduğunu ve çözümün onların elinde olduğunu herkes bilmelidir. Bu güçler Suriye’yi ve geleceğini düşünüyor. Ayrıca bu gücün kararlarını alırken hiçbir tarafa bağımlı olmadığını herkesin bilmesi gerektiği mesajını da veriyor. Ancak bu gücün Suriye’de gerçek bir çözüm bulmak için tüm taraflarla müzakere ettiğini söylüyor.

Önceki girişimlere ilişkin olarak Kadar Pîrê şunları dile getirdi: “ Daha öncede birçok girişim açıklandı. Cenevre’deki, Astana’daki  ya da Soçi’deki felaketten bahsedersek bunların hepsi bölgedeki sistemler için çözüm yollarıydı. Ama Özerk Yönetim’in deklarasyonu Suriye halkının acılarını sonlandıracak bir çözümdür. Bu deklarasyonu şöyle adlandırabiliriz; Suriye halkının girişimi, tüm Suriye halkı için bir çözüm bulmaktır diyebiliriz.”

(df)

ANHA