Ülkeye ihanet nedenleri ve çözümü –Diya İSKENDER
‘Ülkeye ihanet en kötü ve kirli davranıştır. Onursuz ve rezil insanların yapacağı bir şeydir’
İhanet, sahtekârlığın hakikatini ortaya koyan, ahlaki başarısızlığın en üst seviyesini ortaya çıkaran bir terim. İhanetçi olarak tanımlanan kişiler, aileleri ve arkadaşları tarafından dışlanmış kişilerdir. Eski çağlardan beri ülkesine ihanet eden kişi cezalandırılmış, eski ve modern din kanunlarında onlara saygı ve değerle değil, ahlaksızlıkla, kötülükle ve değersizlikle bakılır.
Hainler, onlar için çalışanlar tarafından bile her zaman hor görülür. Avusturyalı bir subay, Avusturya'ya karşı savaşı kazanmasına yardımcı olacak bilgiyi vermek için Napolyon'a geldiğinde, Napolyon ona selam vermeden bir kese altını yere atar. Avusturyalı subay "İmparatoru elini sıkarak selamlamak istiyorum" der, ancak Napolyon ona şöyle yanıt verir: "Bu altınlar senin gibiler içindir. Ülkesine ihanet eden birinin elinin elime dokunmasını istemiyorum."
Hitler'e ölmeden önce sorarlar; hayatında tanıdığın en kaba insanlar kimler? Hitler şöyle cevap verdi: "Karşılaştığım en onursuz insanlar ülkelerini işgal etmeme yardım edenlerdir."
Che Guevara ayrıca şöyle diyor: "Ülkesine ihanet edip onu satan, babasının parasını hırsızları doyurmak için çalan gibidir. Ne babası onu affeder, ne de hırsızlar onu ödüllendirir."
31 Temmuz 2022'de Demokratik Suriye Güçleri (QSD), ülkelerine ihanet eden ve Türk işgali ile işbirliği yapan ajan ve casuslara yönelik operasyon yaparak, çok sayıda QSD savaşçısı ve komutanı, güvenlik güçleri mensupları ve kurum çalışanlarının şehit olmasına neden olan ajanları yakaladı. Yakalanan ajanlar cezalarıyla yüzleşmek üzere mahkemeye sevk edildi.
Bu durum “insanların ülkelerine ihanet etmelerinin sebepleri nelerdir” Sorusunu gündeme getiriyor.
Bu soruyla ilgili birçok cevap ortaya çıktı. Yoksulluk, gaddarlık, cehalet, açgözlülük, yanlış eğitim ve yabancılaşma duygularının ihanet ortamının oluşmasında ve yayılmasında büyük rol oynadığı konusunda araştırmalar var. Kuşkusuz insanın ülkesi ve toplumla olan zayıf bağı, nedenleri bilinmeden çözülemeyen ve etkileri azaltılamayan bir hastalık gibidir.
İhanet pandemisinin yenilebilmesi veya en azından sınırlandırılabilmesi için birçok önlem ve yönteme ihtiyaç vardır. İnsanlar bu yöntemleri şu şekilde ifade edebilirler:
-Zenginlik adaletli dağıtılmalı, hukukun üstünlüğüne saygı gösterilmeli, ihtiyaç ve yoksunluktan uzak, insana yakışır bir yaşam ortamı sağlanmalıdır.
-Genel ekonomik kalkınma, en derin sosyal adaletle uygulanmalıdır.
-Dinler devletten, okullardan ve bilimden ayrılmalı ve yurttaşlık yolu geliştirilmelidir.
-Din, mezhep, aşiret, milliyet, etnik ve cinsiyet farkı gözetmeksizin halkın her kesimine istihdam olanakları sağlanmalıdır. Ayrıca, toplumsal bireyler ile egemen otorite arasında güvenin tesis edilmesi için çalışmalar, kriterlere ve tanımlayıcı çerçevelere göre yapılmalıdır.
-Dindarların hayatında duygusal öneme sahip kutsallık sembollerine saygı göstermenin yanı sıra, iletişim özgürlüğünün tüm biçimleriyle kültürünü tüm bileşenlerine yaymak için çalışmalar yapılmalıdır.
-Demokrasinin kuralları uygulanmalı, halkın inanç, örf ve adetlerine saygı gösterilmeli, her türlü istismar, şiddet ve baskı yöntemleri önlenmelidir.
-Parasız, önemsiz, eğitime ve ahlaka büyük ilgi duymadan gelişmiş bir öğrenme sistemi ile yapılmalıdır. Aynı zamanda affetme ve sevgi kültürü yaygınlaştırılmalı, her türlü baskı ortadan kaldırılmalı, insanların onuru korunmalı ve farklı tarafların görüşleri kabul edilmelidir.
-Spor ve sanat merkezleri (Tiyatro, sinema, müzik, resim vb.) açılmalı ve bu merkezlerin bir araya getirilmesiyle zihin ve davranışların eğitilmesi teşvik edilmelidir.
-Toplumdaki yoksulluğa, işsizliğe, cehalete, uyuşturucuya, umutsuzluğa, sınıf farklılıklarına karşı çalışma yapılmalıdır.
Bahsedilen hususlarda, ihanetçiliğe son verip kökünden söküp atabileceğimizi, ciddi ve sürekli bir çalışma içerisinde herkesin işbirliği ile mümkün olduğunu görürüz.
Bunlar olana kadar zamana ihtiyacımız olabilir, önemli olan doğru yolda olmamız.
(rr)
