Zaxo’da katledilen Zehra bebeğin anısına- Şükrü GEDİK

Zaxo’da katledilen Zehra bebeğin anısına- Şükrü GEDİK
27 Jul 2022   00:53

Musul’dan Zaxo’ya tatile giden Iraklı vatandaşlar, Perex köyü yakınlarındaki piknik alanında Tük devleti tarafında bombalandı. Bir yaşındaki Zehra bebek ve aralarında çocuklarında bulunduğu 9 kişi hunharca katledildi, 23 kişi de yaralandı.

BU SEFER KİMSEYİ İKNA EDEMEDİLER

Her yaştan insanın gidip vakit geçirdiği Zaxo’ya bağlı Perex köyündeki piknik alanında adeta ölüm yağdırıldı. Bombardımanla amaçlanan siyasi beklentiler, devlet çıkarı, gerginlikten kazanç elde etmeye çalışan siyasi aklın akılsızlığı, komplolarla fırsat yaratma, provokasyonlara zemin sunma vb. değerlendirmeleri bir tarafa bırakırsak, insani boyutu çok daha yıkıcı olmuştur. Tatil yapan kadınlar, çocuklar bilerek katledildi. Katliamın olduğu yer askeri alan değil, savaş ortamı değil, peki bu katliam niye? Cevaplanması gereken çok soru var.  Türk devleti, her zaman olduğu gibi yine işi pişkinliğe vurarak bu katliamı PKK’ye yıkmaya çalışarak kurtulacağını sandı. Yalan söylemeyi adet edinmiş yetkililer bu sefer kimseyi ikna edemediler.

KATLEDİLEN ÇOCUKLAR

Türkiye’nin katlettiği çocuk sayısı Zehra bebekle katlanarak büyüyor. Hedef gözeterek bilerek, planlayarak onlarca çocuğun katledilmesi salt kendi başına insanlık suçudur. Bu çocuklar savaş ortamında katledilmedi. Bir yaşındaki Bağdatlı Zehra bebek Zaxo’daki tatil beldesinde, 12 yaşında ki Şengalli Saleh Nasır Hıdır, SİHA ile dedesiyle birlikte Sinûnê’deki dükkânın içinde, 12 yaşındaki Uğur Kaymaz 13 kurşunla, babasıyla birlikte Kızıltepe’deki evinin önünde, 12 yaşındaki Ceylan Önkol havan topuyla Lice’nin Şenlik köyünde evin 200 metre yakınında, 15 yaşındaki Berkin Elvan başına sıkılan gaz fişeğiyle fırına ekmek almaya giderken, 11 yaşındaki Mazlum Akay gaz bombasıyla, mahalle bakkalından evine dönerken katledildi.

GERÇEKLER BELGELİ

Liste uzun ve de ağır. Daha onlarca çocuk kendi mahallesinde, sokağında oyun oynarken askeri panzerlerin altında ezilerek, gaz bombasından, mayından, asker-polis kurşunuyla can vermiştir. İHA raporlarında, Bir Göz De Sen Ol İnisiyatifi verilerinde, Gündem Çocuk Derneği (GÇD) kayıtlarında ve çeşitli araştırma kuruluşlarının anket sonuçlarında katledilen çocukların bilançoları mevcuttur. Meclise verilen soru önergelerinde devletin resmi belgelerinde kayıt altına da alınmıştır. Katledilen çocukları araştıran kaynakların ortaya çıkardığı bu veriler, raporlar, bilançolar, Türkiye’yi resmeden gerçek belgelerdir. Yüzlerce çocuk devletin kolluk kuvvetleri tarafından bilinçli bir şekilde katledilmiştir. Bunlar içinde 35 günlük olan bebek de var.

KATLEDİLEN ÇOCUK LİSTESİNE YENİLERİ EKLENİYOR

Türk devletinin çocuk katletme geleneği eskilere dayanıyor. Süngü ile anne karnındaki çocukları katleden kültürden geliyorlar. Katledilen çocuk listesine Zehra bebek de eklendi. Zehra bebeği 155 mm Hovitzer top mermisiyle katleden Türk devleti, suçüstü yakalanmasına rağmen bu katliamı saptırmaya çalışıyor.

Hovitzer: hedef gözeterek 30 km mesafeye kadar ateş kabiliyeti olan bir silahtan bahsediliyor. Bu top mermisi sadece Türkiye’nin envanterinde vardır. Geçmişte yaptığı gibi, Osmanlı oyunuyla, alavere dalavere ile katliamı PKK’ye yıkmakla, katliamcı yüzünü bu sefer gizleyemez. Zehra bebeğin katledilmesinde sorumlu olan KDP yetkilileri, Zehra bebeğin tabutunu taşımaları da başka bir yorum konusudur. ‘Bu kadar da iki yüzlülük olmaz’ dedirten türden bir durum. Hem katlediyor hem de tabutunu taşıyorlar.

ZEHRA BEBEĞİN ŞEHADETİ IRAK’I AYAĞA KALDIRDI

Zehra bebeğin katledilmesinde Türk devleti suçludur ve suçu da sabittir. Bu aşamadan sonra ne yapılması gerekir. Katledilen Irak vatandaşları için Irak devleti gerekli adımları atması hakkıdır ve de görevidir. Türkiye, Musul’un dibine kadar gelmiş Başika’da askeri üs kurmuş. Böyle onlarca askeri üs ile fiilen işgalci güç durumundadır. Bu statüye mutlaka son vermesi, Irak’ın egemenlik haklarından doğan yükümlülüklerini yerine getirmesi asli görevidir. Bu katliamdaki sorumluluğunu da görerek somut adımlar atması gerekir. Zehra bebeğin şehadeti bir ulusu, Irak halklarını ayağa kaldırmıştır. Bebek masumiyetiyle topluma verdiği mesaj açıktır. Bu barbarlığın durdurulmasıdır. 

 

YÜZLERCE ZEHRA İÇİN SORUMLULUKLARI OLAN KESİMLER HAREKETE GEÇMELİ

 

Bu konu sadece Irak özgülünde ele alınacak ve sadece Irak devletini bağlayan bir konu değildir. Yüzlerce masum Kürt çocuğu, devletin kolluk kuvvetleri tarafında katledilmiştir. Bu yüzlerce Zehra için sorumlulukları olan kesimlerin harekete geçmeleri gerekir. En başta da BM kendi anlaşmalarına sahip çıkması gerekir. BM’nin İnsan Hakları Evrensel Bildirisinde ve Uluslararası İnsan Hakları Sözleşmesinde, Cenevre Çocuk Hakları Bildirisinde, kısacası; BM teşkilatı tarafında kabul edilen medeni, siyasi, hukuki, ekonomik, sosyal ve kültürel hakları içeren bütün anlaşma ve sözleşmelerde, çocuk haklarını gözeten ve herkes için bağlayıcı olan hükümlerine sadık kalması gerekir.

TC’NİN ÇOCUK KATLİAMLARI YARGILANMALI

Yine, özelikle de çocuk haklarını koruma adına faaliyet yürüten bir dizi kuruluş, Kürdistan’daki çocuk katliamlarını gündemine almalı ve görevlerini yerine getirmelidir. UNICEEF, Dünya Çocukları Derneği, Uluslararası Çocuk Hakları Elçileri Derneği (ICHLD) vb. kuruluşlar Kürdistan’daki çocuk katliamlarını araştırmalı ve Türk devletine yaptırım kararları alarak harekete geçmeleri gerekir. Çocukları koruma görevlerini bir takım siyasi mülahazalar nedeniyle yerine getirmeyen ve en basitinde bir kınama mesajı dahi yayınlamayan kuruluşlar çocuk haklarına sahip çıkmaları şaibelidir. Türk devleti, çocuk katliamları ve çocuk istismarları suçlarından dolayı yargılanıp mahkûm edilmesi gerekir.

Zehra bebeğin katledilmesinden sonra Türk devletine karşı caydırıcı somut adımlar atılmaz ve engellenmezse Zehra bebek bir kez daha katledilmiş olacaktır. Zehra bebeğin masumiyetine, çocuk haklarına saygı gereği, Türk devletinin saldırılarını durdurmak, çocukları yaşatmak herkesin görevidir.

ANHA