‘Önder Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü elbet sağlayacağız’
Önder Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kabul edilemez olduğunu söyleyen Berxwedan Kampı’ndaki göçmen kadınlar, tüm engelleri aşarak Önder Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sağlayacaklarını belirtti.
Uluslararası komplo ile 15 Şubat 1999'da esir alınan Önder Abdullah Öcalan, o tarihten bu yana İmralı zindanında tecrit altında tutuluyor. Türk devleti İmralı zindanında ağır tecrit siyaseti uygulayarak, Önder Abdullah Öcalan’ın fikir ve felsefesinin ezilen halklar arasında yayılmasını önlemeye çalışıyor.
Türk hükümeti, en son 29 Kasım'da da Önder Öcalan’ın 6 ay avukatlarıyla, 3 ay da ailesiyle görüşmesini engelledi.
5 Mart 2021’de kardeşi Mehmet Öcalan’la gerçekleşen ve yarıda kesilen telefon görüşmesinden bu yana Önder Öcalan’dan haber alınamıyor.
Türk devletinin işgali ardından, Efrîn’den göç etmek zorunda kalarak Berxwedan Kampı’na yerleşen kadınlar, Önder Abdullah Öcalan üzerindeki tecride ilişkin ANHA’ya konuştu.
‘ÖNDERLİĞİN FİKİRLERİ ZİHİNLERİMİZDEDİR’
Göçmen kadınlardan Sîham Henan, egemen devletlerin Önder Abdullah Öcalan’ın 23 yıldır İmralı zindanında tutsak kalmasıyla yetinmediklerini, bu nedenle ağır tecrit uyguladıklarını söyledi.
İşgalci Türk devletinin cezalar yoluyla Önder Öcalan’ın fikir ve felsefesinin dışarıya çıkmasını engellemeyi amaçladığına dikkat çeken Sîham Henan, “Ama onun fikirlerini her ne kadar engellemeye çalışsalar da planlarının başarısız olacağını biliyorlar. Çünkü Önderliğin fikirleri zihinlerimizdedir. Bizler de Önder Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için eylemler gerçekleştiriyoruz” dedi.
Sîham Henan konuşmasının devamında, tüm özgürlükçü halkları ayağa kalkmaya ve Önder Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için mücadele etmeye çağırdı.
‘ULUSLARARASI GÜÇLER TÜRK DEVLETİ İLE İŞBİRLİĞİ YAPIYOR’
Berxwedan Kampı’nda kalan kadınlardan Fîdan Iço da, Önder Abdullah Öcalan'ın özgürlük ve barış çağrısı yapan felsefesiyle halkı iktidar ve köleliğe karşı uyardığını kaydetti.
Türk devletinin suçları karşısında sessiz kalan uluslararası güçlere de tepki gösteren Fîdan Iço, “Onlar bu suçları işleyenlerin işbirlikçisidir” diye konuştu.
‘ÖNDERLİĞİMİZİ ÖZGÜR OLARAK GÖRMEK EN BÜYÜK ARZUMUZDUR’
Selwa Şêxo isimli göçmen ise Önder Öcalan üzerindeki tecrit ile amaçlananın halkın direnişini zayıflatmak ve Kürtlerin iradesini kırmak olduğunu söyledi. Selwa Şêxo, bu Türk devletinin bu çabalarının sonuçsuz kalacağının altını çizdi.
Selwa Şêxo, “Önderliğimizi özgür olarak aramızda görmek en büyük arzumuzdur’ dedi.
Selwa Şêxo, son olarak, Önder Öcalan’a verilen cezaların kaldırılması ve fiziki özgürlüğünün sağlanması konusunda hukuk örgütlerine çağrıda bulundu.
(mt)
ANHA
‘Önder Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü elbet sağlayacağız’
Uluslararası komplo ile 15 Şubat 1999'da esir alınan Önder Abdullah Öcalan, o tarihten bu yana İmralı zindanında tecrit altında tutuluyor. Türk devleti İmralı zindanında ağır tecrit siyaseti uygulayarak, Önder Abdullah Öcalan’ın fikir ve felsefesinin ezilen halklar arasında yayılmasını önlemeye çalışıyor.
Türk hükümeti, en son 29 Kasım'da da Önder Öcalan’ın 6 ay avukatlarıyla, 3 ay da ailesiyle görüşmesini engelledi.
5 Mart 2021’de kardeşi Mehmet Öcalan’la gerçekleşen ve yarıda kesilen telefon görüşmesinden bu yana Önder Öcalan’dan haber alınamıyor.
Türk devletinin işgali ardından, Efrîn’den göç etmek zorunda kalarak Berxwedan Kampı’na yerleşen kadınlar, Önder Abdullah Öcalan üzerindeki tecride ilişkin ANHA’ya konuştu.
‘ÖNDERLİĞİN FİKİRLERİ ZİHİNLERİMİZDEDİR’
Göçmen kadınlardan Sîham Henan, egemen devletlerin Önder Abdullah Öcalan’ın 23 yıldır İmralı zindanında tutsak kalmasıyla yetinmediklerini, bu nedenle ağır tecrit uyguladıklarını söyledi.
İşgalci Türk devletinin cezalar yoluyla Önder Öcalan’ın fikir ve felsefesinin dışarıya çıkmasını engellemeyi amaçladığına dikkat çeken Sîham Henan, “Ama onun fikirlerini her ne kadar engellemeye çalışsalar da planlarının başarısız olacağını biliyorlar. Çünkü Önderliğin fikirleri zihinlerimizdedir. Bizler de Önder Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için eylemler gerçekleştiriyoruz” dedi.
Sîham Henan konuşmasının devamında, tüm özgürlükçü halkları ayağa kalkmaya ve Önder Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için mücadele etmeye çağırdı.
‘ULUSLARARASI GÜÇLER TÜRK DEVLETİ İLE İŞBİRLİĞİ YAPIYOR’
Berxwedan Kampı’nda kalan kadınlardan Fîdan Iço da, Önder Abdullah Öcalan'ın özgürlük ve barış çağrısı yapan felsefesiyle halkı iktidar ve köleliğe karşı uyardığını kaydetti.
Türk devletinin suçları karşısında sessiz kalan uluslararası güçlere de tepki gösteren Fîdan Iço, “Onlar bu suçları işleyenlerin işbirlikçisidir” diye konuştu.
‘ÖNDERLİĞİMİZİ ÖZGÜR OLARAK GÖRMEK EN BÜYÜK ARZUMUZDUR’
Selwa Şêxo isimli göçmen ise Önder Öcalan üzerindeki tecrit ile amaçlananın halkın direnişini zayıflatmak ve Kürtlerin iradesini kırmak olduğunu söyledi. Selwa Şêxo, bu Türk devletinin bu çabalarının sonuçsuz kalacağının altını çizdi.
Selwa Şêxo, “Önderliğimizi özgür olarak aramızda görmek en büyük arzumuzdur’ dedi.
Selwa Şêxo, son olarak, Önder Öcalan’a verilen cezaların kaldırılması ve fiziki özgürlüğünün sağlanması konusunda hukuk örgütlerine çağrıda bulundu.
(mt)
ANHA
