Sema Begdaş: Avrupa Konseyi kararlarını takip etmeli

Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, 30 Kasım-2 Aralık tarihleri arasında kapalı gerçekleştirdiği toplantısı sonrasında, Türkiye’deki “Öcalan-2” kararına halihazırda indirilemez ve inceleme imkanı olmayan müebbet hapis cezasına çarptırılmış olup tutuklu bulunan kişilerin sayısı hakkında bilgi istedi.

Komite ayrıca Türkiye’deki yetkilileri, genel tedbirlerin uygulanmasında kaydedilen ilerleme hakkında en geç 2022 Eylül ayı sonuna kadar bilgi sunmaya davet etti.

Önder Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecridi ve Avrupa Konseyi bakanlar Komitesinin aldığı kararları ANHA’ya değerlendiren Demokratik Birlik Partisi (PYD) Sözcüsü Sema Begdaş, Önder Öcalan felsefesinin Ortadoğu’da yayılmasını istemeyen uluslararası güçlerin tecridi sürdürdüğü tespitinde bulundu.

‘TECRİTLE ÖNDER ÖCALAN VE HALKLAR ARASINA MESAFE KONULMAK İSTENİYOR’

Tecrit sistemiyle Önder Öcalan ile Ortadoğu halklarının birbirinden koparılmaya çalışıldığını söyleyen Sema Begdaş, “Önderlik İmralı’da tecride karşı mücadele ediyor. İmralı’yı demokrasi, barış ve kadın özgürlüğü ekseninde bir akademiye dönüştürdü. Bu kapsamda verilen mücadele uluslararası güçlerin komplosunu boşa çıkardı. Bugün Rojava Devrimi bütün halklara umut kaynağı oluyorsa, bunun mimarı şüphesiz Önder Apo’dur. Rojava’da halklarının demokratik bir sistemde birlikte yaşıyor olması Türk devleti ve komplocuları korkutuyor.  Bizim bugün İmralı’da verilen direnişi sahiplenip Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünün sağlanması çağrısına cevaben mücadeleyi büyütmemiz gerekir” diye belirtti.

Türk devletinin tecritle kendi yasa ve hukuk kurallarını da hiçe saydığını kaydeden Sema Begdaş şunları kaydetti: “Dünyanın her yerinde tutukluların görüş hakkı yasalarla belirlenmiştir. Fakat söz konusu yasalar Kürt halkı ve Önder Abdullah Öcalan söz konusu olduğunda, Türk devleti kurallarını ve yasalarını hiçe sayıyor.”

‘TUTSAKLARIN HAKLARINA ÖZEL OLARAK SALDIRIYORLAR’

“Türk devleti tutsakların haklarını ayaklar altına alıyor” diyen Sema Begdaş faşizmle yönetilen Türk devletinin İmralı’da yürüttüğü sistematik tecride ilişkin şu hususlara dikkat çekti; “Bugün İmralı’da Önder Apo özel uygulamalarla karşı karşıya. Avukatların son yaptığı açıklama bu tecrit ve sözde disiplin cezalarının artık kabul edilemeyecek boyutlara ulaştığını gösteriyor. Türk devletinin uyguladığı bu tecride karşı herkes harekete geçmelidir.”

Önder Apo’nun demokratik modernite paradigmasının Ortadoğu’da halkların umut ve kurtuluş modeli olduğunu ifade eden Sema Begdaş, “Bugün enternasyonaller ve birçok ülke Rojava Devrimi’nde kendi umudunu ve geleceğini görüyor. Aynı şekilde bütün halklar Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünde kendi özgürlüğünü görüyor” dedi.

‘ÖNDER APO’NUN FİZİKİ ÖZGÜRLÜĞÜ TALEBİ DÜNYAYA YAYILDI’

Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünün sağlanması için dünyanın her yerinde gerçekleştirilen kampanyaların umut verici olduğunu dile getiren Sema Begdaş, “Önder Apo’nun paradigmasıyla dünyaya yayılan Rojava Devrimi ve DAİŞ çetelerine karşı burada verilen mücadele bugün çok güçlü bir şekilde sahiplenildi. Bu fikri ortaya çıkartan Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünün sağlanması için dünyanın her yerinde çağrılar yükseldi. Dünya halkları kapitalizmin yarattığı krizden Önder Apo’nun ortaya koyduğu felsefeyle kurtulmanın mümkün olduğu çok net anlaşıldı” değerlendirmesini yaptı.

Kadınların Önder Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması için verdiği mücadeleye de işaret eden Sema Begdaş, “Birçok kadın inisiyatifi Önder Apo’nun fiziki özgürlüğü için her alanda mücadele ediyor. Kuzey ve Doğu Suriye ve dünyanın her yerinde halklar Önder Apo’nun fiziki özgürlüğü için alanlara çıkıyor” dedi.

Avrupa Konseyi’nin “Öcalan-2” başvurusunda, Türk devletinde hukuk mekanizmasının olmadığı, yasalarda değişiklikler yapması gerektiği yönündeki kararını başlangıç itibariyle olumlu bulduklarını söyleyen Sema Bekdaş, “Bu kararın CPT ve AİHM’in daha önce aldığı kararların uygulanması bakımından önemsiyoruz” diye belirtti.

‘KENDİ ALDIKLARI KARARI DENETLEMELİLER’

Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin kendi aldığı kararları daha fazla denetlemesi gerektiğinin önemi ve gerekliliğine de dikkatleri çeken Sema Begdaş, “Bu kararın alınmasında halkımızın ortaya koyduğu büyük direniş şüphesiz çok büyük. Önder Apo’ya uygulanan tecrit Kürt halkına karşı uygulanan tecrittir. Bu karar aynı zamanda Türk devletinin hukuksuzluğunu bir kez daha gösterdi. Halkımızın bundan sonra da ortaya koyacağı direniş ve mücadele birçok şeyi değiştirecek güçtedir” ifadelerini kullandı.

Sema Begdaş Ortadoğu’nun farklı yerlerinde, tecridin ortadan kaldırılması için yürütülen çalışmaları hatırlatarak, bu çalışmaları büyütme çağrısı yaptı.

 ‘TECRİDE KARŞI SOKAKLARDA OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ’

PYD’nin Önder Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması için yürüteceği çalışmalara değinen Sema Begdaş şunları kaydetti: “Önder Öcalan’ın fikir ve felsefesinin halklara ulaşması için çalışmalarımızı sürdürecek ve eylemlerimize devam edeceğiz.”

Halkların Önder Apo’nun fiziki özgürlüğü için “Şimdi özgürlük zamanı” şiarıyla alanlara akması gerektiğini ifade eden Sema Begdaş, değerlendirmesini şöyle bitirdi: “Uluslararası insan hakları örgütleri de tecridin sona erdirilmesi ve Önder Apo’nun fiziki özgürlüğüne kavuşması için daha fazla somut adım atmalı ve aldıkları kararların takipçisi olmalı.”

ANHA