​​​​​​​Claire Baker: Öcalan’a Özgürlük kampanyası büyüyor

Önder Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin son bulması ve özgürleşmesi için 5 yıldır süren Öcalan’a Özgürlük kampanyasına ilişkin konuşan İşçi Sendikası Konfederasyonu Sekreteri Claire Baker, kampanyanın her geçen gün daha da büyüdüğünü söyledi.

UNITE ve İngiltere’nin en büyük üçüncü sendikası olan Genel-İş Sendikası’nın (GMB), başlattığı “Öcalan'a özgürlük” kampanyası 2016 yılından bu yana sürüyor. Uzun bir süredir devam eden bu kampanyanın öncülerinden olan İşçi Sendikası Konfederasyonu sekreteri Claire Baker, kampanyaya ve sonuçlarına ilişkin ANHA’nın sorularını yanıtladı.

*Kampanyanıza ilişkin bilgi verir misiniz? Bu hamle nedir ve ne aşamadadır?

Kampanyamız İngilter’de “Uk Trade Union Campaing” adıyla 2016 yılında Öcalan’a özgürlük adıyla başladı. Bizler Ticaret Birliği (Unite the Union) ve GMB olarak bu kampanyayı başlattık. O günden bu yana kampanyamız giderek büyüdü.  İngiltere Ticaret Birliği, birliğe destek olan gruplar ve Thompson Solicited Ticaret Birliği kampanyaya destek veriyor. Bununla bizler kısa bir sürede onları meclisimize dahil edebildik.

*Kampanyanız hangi aşamaya vardı?

İngiltere’nin en büyük iki uluslararası festivalinin temellerini oluşturduk. Bu festivalde Önder Abdullah Öcalan ve Kürt halkının davası için 200-300 bin kişi katıldı. Bu bizim için önemli aşama oldu. Çünkü kampanyamız İngiltere Ticaret Birliği Hareketi içerisinde önemli bir aşama kazandı.

*Kampanyanızın sadece İngiltere ile sınırları kaldığını söyleyebilir miyiz?

Önder Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için çağrılar yapan birleşik Kürt grupları ve uluslararası inisiyatiflerle çalıştık. Bizim hamlemizin farklı olduğunu düşünüyorum. Çünkü, Ticaret Birliği, Kolombiya, Filistin, Kuba ve diğer devletlerin uluslararası hamlelerinden besleniyor. Kampanyamız 5 yıldır İngiltere’de yürütülüyor. Ancak artık bununla sınırlı kalmak istemiyoruz. Diğer Avrupa Ticaret Birliklerine, Ticaret Birliği Konfederasyonu gibi farklı kesimleri de aramıza almak istiyoruz. Bu Ticaret Birliği Konfederasyonun içinde birçok farklı ticaret grupları yer almaktadır. Bunların birçoğu bize destek olmak için çağrılar yaptılar. Geçtiğimiz sene online olarak bir grup oluşturduk. Önder Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılması için İtalya, İspanya, Fransa, İzlanda birlikleri hepsi burada yer aldı. Kampanyamız ağırlıklı olarak İngiltere’de yürütüldü. Ancak İngiltere dışına da yaymak istiyoruz. Sadece Avrupa değil, kuzey Amerika ve Kanada’ya da kampanyamızı yaymak istiyoruz.

*Türk devletinin Önder Abdullah Öcalan üzerinde tecridi derinleştirmesindeki temel amaç nedir?

Kuşkusuz Öcalan üzerindeki tecridin son bulması ve özgürleşmesi gerekiyor. Önder Öcalan’ın özgürleşmesi neden önemli? Çünkü bölgedeki barış rolünü oynaması için özgürlüğü şart. Önder Öcalan üzerinde yürütülen tecrit politikası insan haklarına ve Türk devletinin kanunlarına aykırıdır. Türk devleti, tecrit ile sadece Kürtlere karşı değil ona karşı olan herkese yaklaşımını açık bir şekilde ortaya koyuyor. Tecrit Türkiye ve sınırları dışındaki halklara karşıdır.

Öcalan, avukat ve ailesi ile görüştürülmelidir. Burada önemli olan konu uluslararası kurumların tecrit karşısında sessiz kalmalarıdır. Özellikle de bu konuda İngiltere hükümeti ve Avrupa komiserliği sessizliğini koruyor. Bu sessizliği de Türkiye’nin Suriyeli mültecilerin dosyaları ile Avrupa Birliğine baskı uygulamasından kaynaklandığını söyleyebiliriz. Ayrıca NATO’daki jeopolitik konumunun da etkisi büyük.

Bu bir kişinin tecrit edilmesi olarak görünen ancak genişleyerek büyük bir alana yayılan çok yönlü bir tecrittir. Uluslararası destek ile bunun sonlandırılması gerekiyor.

*Düşman tarafından kuşatılan Rojava nasıl başarı elde edebilir?

Rojava düşman arasındadır. Özgürlük, eşitlik ve kadınların özgürlüğünü temsil ettiği için Erdoğan Rojava’yı kendisine tehdit olarak görüyor. Bunların hepsi Türk devletinin çıkarlarına aykırıdır. Trump’ın geri çekilme kararından sonra Türk devletine Rojava’ya saldırabilmesi için kapı aralandı. Rojava’ya dönük tehditler olduğu görülüyor.

Rajava’nın geleceği ve huzuruna ilişkin kesin bir şey söyleyemem. Ancak Rojava’nın savunmasına ilişkin yükselen sesler var. Rojava’da yeni bir yaşam kuruluyor ve yaşamın korunması gerekiyor. Çünkü, Rojava çok ciddi tehdit altındadır. İngiltere ve Avrupa Birliği’ndeki ülkelerin bunu savunması gerekir.

Rojava’nın varlığını garanti altına almak büyük bir mücadele gerektirecektir. Biz Türk devletinin ve Esad’ın saldırılarına karşı Rojava’ya destek veriyoruz ve vereceğiz de. Çünkü devam eden bir proje var ve bir çok kesim bu projeyi yeni bir yaşam projesi olarak  benimsiyor.

ANHA