Dera yeniden gündem de

On yıldır başlayan Suriye krizi halen devam ederken Dera vilayeti bir kez daha gündeme geldi. Şam hükümeti ve İran yanlısı Dördüncü Tugay, güçlerini burada yoğunlaştırıyor. Xiyas Neîse, Dera'daki olayların Suriye krizinde yer alan güçler arasında varılan bir anlaşmanın başlangıcı olduğunu doğruluyor.

Dera yeniden gündem de
27 OCAK 2021   08:04
HABER MERKEZİ- AZAD SEFO

Stratejik öneme sahip olan Dera'da durum bir kez daha kötüye gidiyor. Dera, Suriye'nin güneyindeki bölgeleri başkent Şam ile birleştiriyor. Suriye'nin birçok bölgesi açısından oldukça önemli bir yer. Çünkü Golan Tepeleri'ne ve İsrail sınırlarına yakın. 2011 baharında başlayan ayaklanmalara ev sahipli yaparak özel bir öneme sahipti.

Ölüm olaylarının artması ardından Şam hükümeti ve İran yanlısı Dördüncü Tugay, Dera eyaletine daha fazla sevkiyat gönderdi. Hükümet şehirdeki militanların hafif ve ağır silahlarıyla birlikte hükümete teslim etmeleri için uyardı. Böylece Dera vilayeti bir kez daha gündeme girdi.

RUSYA ARACILIĞIYLA

Suriye krizi sırasında Dera'nın büyük bir kısmı silahlı grupların kontrolü altına girdi. Ancak Batı’nın desteğinin kesilmesi, Rusya ile İsrail'in aracılığı ve Suriye'ye müdahale eden güçler arasında anlaşmaya varmasının ardından Şam hükümet güçleri, 2018 yılının Haziran ayında Rusya'nın desteğiyle Dera’nın güneyine askeri saldırı başlattı. Saldırı, Şam hükümet güçleri geçtiğimiz yılın Ağustos ayında Dera’nın Kuzey Doğusunun büyük bölümünü kontrol etmesi ardından, Ürdün sınırına doğru bir saldırı başlattı.

Rusya, hükümet ve silahlı kuvvetlerin temsilcileriyle bir dizi görüşmeler gerçekleştirdi. Görüşmeler Dera’nın Busra El Şam karargahında gerçekleştirildi. Sonuç olarak Şam hükümeti güvenlik kurumlarının varlığının az olduğu veya hiç olmadığı alanlarda yeni yerler kuruldu. Şam hükümeti de güvenliğini artırmak amacıyla silahlı güçler ile bir anlaşmaya varmaya çalıştı.

Sünni Gençlik Güçleri (Qiwat beeb Sunne) Temmuz 2018'de Rusya'nın şartlarını kabul etti ancak Dera, Tefes’teki diğer gruplar ve müzakerelere katılan bazı sivil temsilciler başlangıçta anlaşmanın şartlarını reddettiler ve "utanç" olarak değerlendirdiler. Ancak bu gruplar uzlaşmaya her karşı çıktıklarında, Rusya ve Şam hükümeti kendilerine yönelik saldırılarının seviyesini artırdı ve diğer bölgeleri kontrol etti. Böylece silahlı gruplar nihayet Rusya'nın şartlarını kabul etti.

Rusya başlangıçta silahlı gruplarla Şam hükümetinin güvenlik güçlerinin bu alanların dışında bulunan silahlı gruplara büyük çaplı operasyonlar yürütmeyeceği konusunda anlaştı. Ancak anlaşma, hükümet kurumlarının belediye meclisleri gibi geri dönmesine izin verdi.

Rusya'nın sağladığı kolaylıklar sayesinde militanlar güvenlik durumlarını çözdü ve Rusya’nın desteklediği Beşinci Piyade Tümeni'ne katıldı.

ŞAM EGEMENLİĞİ DIŞINDA HİÇBİR BÖLGEYİ KABUL ETMİYOR

Rusya'nın açık ve üstü kapalı uzlaşmalarına rağmen, Şam hükümeti Suriye'nin güneyindeki duruma karşı çıktı ve yetkilileri aracılığıyla Şam hükümetinin egemenliği dışında hiçbir bölgeyi kabul etmediğini defalarca doğruladı.

Fakat burası İdlib'e dönmedi, ancak Şam hükümet güçlerinin bombalanmasını, saldırılarını ve kontrol noktalarının hedef alınmasını durduramadı.

Mayıs 2020'de Şam hükümeti, 9 yerel polisin silahlı kişiler tarafından öldürülmesi olayını kullandı ve beldenin güneybatısındaki noktalarını güçlendirdi. Hükümet diğer birliklerini kendi kontrolü altındaki bölgelere gönderdi.

ŞAM HÜKÜMET GÜÇLERİTARAFINDAN BÜYÜK OPERASYONUN İŞARETLERİ

Mehir el Esad liderliğindeki İran destekli Dördüncü Tugay, 20 Ocak'ta Dera beldesindeki karargahına büyük sevkiyat yaptı. Sevkiyat, çok sayıda asker, onlarca tank, lojistik teçhizat ve yüklü araçlardan oluşuyordu.

Dördüncü Tugay, Mizêrîb kentinde, Mesekên kontrol noktası kurdu ve Konsirwa'da başka kontrol noktaları kurdu ve yolları kesti ve şehirdeki hareketi durdurdu.

Pazartesi günü, Şam hükümet güçleri ve Dördüncü Tugay, Deraa vilayetindeki bir grup yetkiliden sekiz kişinin teslim edilmesini veya Suriye'nin Kuzeyine sürgün edilmesini istedi. Bunun için hükümet, yetkililere taleplerini yerine getirmeleri için 72 saat verdi. Ya da beldede ki karargaha yönelik ağır bir operasyon yapacak.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) yaptığı açıklamada, toplantıya Rusya temsilcileri ve Rus askeri polisinin katıldığını bildirdi. Rus güçleri, Şam hükümetinin talepleri belirlenen süreye kadar yerine getirilmemesi halinde uçakları kullanmakla tehdit etti.

Bu bağlamda Suriyeli muhalefet ve siyasi araştırmacı Xiyas Neîse, Dera ve Güney Suriye'deki çatışmanın Rusya, İran rejimi ve Türk devleti ile ABD arasındaki anlaşmaların sonucu olduğunu ifade etti.

Neîse sözlerini şu şekilde sürdürdü, “Rejim de İran gibi durumu fark etmiş, Dera’da ki durum Rusya ve müttefiklerinin çıkarları için durumu görmezden gelerek kontrolden çıktığını hissediyor. Güçlerinin muhalif savaşçılar tarafından hedef alınması da Dera üzerindeki kontrol seviyesinin azaltılmasında rol oynuyor. Ayrıca hükümet güçlerinin Tefes'e geçmeye çalıştığını ancak mağlup edildiğini söyledi. Bu yüzden Ruslar oradaki durumu çözerek yardım etmek istiyor.”

Neîse, Rusya'nın İsrail ile anlaşma yoluyla, Rusya bağlantılı milislerin varlığını güçlendirmek karşılığında İran ve İran destekli Dördüncü Tugay'ın varlığını azaltmaya çalıştığını kaydetti.

Neîse sözlerini şu şekilde sürdürdü, “Rejim çok zayıf bir konumda, ancak müttefikleri İran ve Hizbullah'ı desteklediği için, İran'ı Suriye'nin güneyinden ve ötesinden çıkarma planında Rusya'yı eskisinden daha dar bir sınırın eşiğine getirebilir.”

Xiyas Neîse son olarak İşgalci devletlerin ve Suriye’ye müdahalecilerin ana aktör olduğunu ve tüm askeri güçleriyle Suriyelilerin bölgenin aktörleri olduğunu kaydetti.

ANHA