‘UNICEF, Türkiye’nin haklarını ihlal ettiği çocukları korumalı’

Efrîn İnsan Hakları Örgütü Bürosu Üyesi Heyhan Ali, işgalci Türk devletinin Efrîn’de çocuklara karşı işlediği hukuksuzluğun belgelendiğini ve işgalcilerin işlediğinin savaş suçu olduğunu belirtti.

10 Aralık 2019 09:55

ŞEHBA – MIZGÎN HEMO

İşgalci Türk devleti ve bağlı çeteleri Ocak 2018’de Efrîn kantonunda sivillere yönelik insanlık dışı savaş suçlarını işlemeye devam ederken, işgalcilerin saldırılarından dolayı çok sayıda çocuk ve sivil katledildi, yüzbinlerce sivil göçe zorlandı.

‘YÜZLERCE ÇOCUK KATLEDİLDİ’

Savaş suçlarını belgeleyen Efrîn İnsan Hakları Örgütü Bürosu, işgalci Türk devletinin saldırıların başından bu yana 300’den fazla çocuğun saldırıların hedefi olarak yaralandığını ve katledildiğini söyledi.

İşgalci Türk devleti ve çeteleri son olarak 2 Aralık’ta Şehba’ya bağlı Til Rifat ilçesinde bir okul bahçesini hedef alarak 8’i çocuk 10 sivili katletti.

Efrîn İnsan Hakları Örgütü Bürosu Üyesi Heyhan Ali, “İşgalci Türk devleti ve bağlı çeteleri sivillere yönelik vahşi katliamlar uyguluyor. Son olarak 2 Aralık’ta Til Rifat’ta okul bahçesini hedef alarak 8’i çocuk 10 sivili katletti 20’den fazla sivil de yaralandı” diye kaydetti.

İşlenen suçların uluslararası kanunlara aykırı olduğunu belirten Heyhan, sözlerine şöyle devam etti: “Lahey, Roma ve Cenevre sözleşmeleri ve bu sözleşmelere bağlı protokollere yapılan ihlaller hem savaş suçu hem de insanlığa karşı işlenen suçlar kapsamına giriyor.”

‘ÇOCUKLAR KAÇIRILIYOR!’

Efrîn’de işlenen savaş suçlarının kanıtlandığını belirten Heyhan, işgalci Türk devletinin çeteleri tarafından çocukların fidye karşılığında kaçırıldığını ve kötü muamelelere maruz bırakıldığını ifade etti. Heyhan söz konusu kaçırılma olaylarına örnek olarak, okulda Türkçe eğitime zorlanan 10 yaşındaki Mihemed Seydo Xelîl adlı çocuğun kaçırılmasını gösterdi.

İşgalci Türk devletinin Efrîn’de sivillere karşı işlediği savaş suçlarını belgeleyerek, ilgili alanlara ulaştıracaklarının altını çizen Heyhan, UNICEF’in görevini yapması gerektiğini belirterek, “Yalnızca kınama açıklamaları ve rapor yayınlamakla sınırlı kalmamalılar” dedi.

ANHA